Cenk Koray diploma aldı...
Ataninemin torun sevgisi dillere destandı. Bizleri el üstünde tutardı. Oysa annem ve dayıma hiç yüz vermezdi. Biraz büyüdükçe bu ayırımı fark etmeye başladık. Aslında ağabeyim onun ilk göz ağrısı idi. Benden bir tık öndeydi. Her zaman ona gizlice ayırım yapardı. Bu durumdan şikâyetçi değildim.
Ağabeyimin Kuleli Askerî Lisesi'ni kazanması Anadolu turundan dönüşümüz, beni de ön plana çıkardı. Her şeyden önce parasal anlamda iyi arka çıkardı.
Kendisine evlatlarıyla konuşma tarzının nedenini sordum. Sonra da ekledim; "Bizde ne var?" O da tereddütsüz cevap verdi; "Kazulet oldular. Ne yapayım artık onları."
Vefatına kadar, aynı tavrını sürdürdü. Torunlarına ve hayvanlara gösterdiği sevgiyi çocuklarından hep esirgedi. Ya da açığa çıkarmadı.
Sıra bende
Tesadüf mü bilmiyorum. Benim de bir kızım ve bir oğlum var. Tek torunum kızımdan. İlahi tesadüf olduğuna inanıyorum. Cenk Koray'ın vefatının birinci yılında torunum dünyaya geldi. Tarihlerden 23 Temmuz'du.
Bugün gibi
Cenaze hazırlıkları ve toprağa veriş sırasında müthiş dostlarının çırpınışına tanık oluşumu unutamam. Müjdat Gezen, Neco ve Ömür Göksel. Bu üçlünün bağlılığını anlatmaya kalemim yetmez.
Zaman içinde Müjdat Gezen'in Cenk Koray Jr'la iki sohbeti oldu. Ünlü sanatçının bana söyledikleri aynen şöyleydi; "Burhan, küçük Cengo da tenis oynuyormuş. Adaşı da iyi oynardı. Üstelik bu da iyi Beşiktaşlı."
Soya çekim
Minik Cenk, daha ilkokul dördüncü sınıftayken tenise merak sarmıştı. Yaşıtlarının katıldığı turnuvalarda teniste pek çok derece aldı. Bu işe devam ederken ani bir kararla müziğe döndü. Dayısının yönlendirmesiyle cümbüş çalmaya başladı. Peşinden gitara yönlendi.
Ataninesi ya da benim annemin Üsküdar Musiki Cemiyeti'nde Fahri Kopuz'un öğrencisi olması ve burada keman çalması kalıtımsal bir şeydi sanırım. Soya çekim mutlaka bulaşmıştı.
Bir de ilave yapayım Cenk'in anneannesi de uzun süre İnci Çayırlı'nın korosunda koristlik yapmıştı.
Hani övünmek gibi olmasın ama ben de çeşitli orkestralarda solistlik yaptım. Demek ki Cenk Koray'ın temeli sağlam
GSL'ye giriş
Torun Cenk, şimdilerde maalesef kapanan Music Art'a kaydoldu. Burada da gitar eğitimine başladı. Gerçekten değerli bu eğitim merkezinin katkılarıyla istediği okula girdi; Aşık Veysel Güzel Sanatlar Lisesi.
Millî Eğitim Bakanlığı'nın bu mükemmel okulundan cuma günü mezun oldu. Takdir ve çok az öğrenciye verilen Onur Belgesi'yle.
Son yılı çok başarılıydı. Okulun müzik bölümü öğrencileri Sırbistan'daki 8. Teknofest'in açılışını yaptılar. Cenk Koray da, kemanıyla katkıda bulundu.
Final konseri
Uluslararası platformda Türkiye'yi temsil eden öğrencilerden 4'ü mezuniyet gününde de konser verdiler. Bizimki de bu defa basgitarıyla yer aldı. Sadece bu dörtlü değil, görsel bölümü öğrencileriyle birlikte muhteşem bir şölen gerçekleştirdiler.
Öğretmen-öğrenci uyumunu görünce gerçekten şaşırdım. Daha doğrusu iftihar ettim. Dilerim bu birlik ve beraberlik hiç bozulmasın. İlerideki yıllarda bu dayanışmanın devam edeceği konusunda hiç şüphem yok.
Konservatuvar
Cenk ve okul arkadaşları dün de bir üst kademe eğitim için sınava girdiler. Hedef, öğretimlerini konservatuvarda devam ettirmek.
Bu barajı aştıkları an, sırada İTÜ'nünki öncelikli yetenek imtihanları var. Galiba en önemli aşama bundan sonrası. Arzu ve azmin final etabını kazandıracağına inancım tam.
Dualarla
Kaldı ki, bazılarına batıl gelse de, benim inancım fazla. Cenk Koray'ın doğumu çok riskli olmuştu. Hatta erken doğumla dünyaya geldi. O dönem önce Allah'a dua ettim. Sonra da Cenk Koray ağabeyime yalvardım. Rüyalarıma kadar girdi.
Yine aynı yola başvuracağımdan emin olabilirsiniz. Cenk ağabeyim yattıkça, Allah adaşına uzun ve başarılı ömür nasip etsin. Bütün dileğim bu.
GÜNÜN SÖZÜ
Bir kapı kapanırsa, bir başkası açılır. Buna üzülmekten, gözümüz kapanan kapıdan başkasını görmez. Bu yüzden önümüzde açılan yeni kapıyı fark etmeyiz... Alexandr Graham Bell