​​​​​​​Bülent Kuşoğlu'na hiç bulaşmayacaktı

Ahmet Hakan Coşkun iyice dikiş tutmaz hale geldi. Grubunun neredeyse CEO'su durumunda, o hâlâ ülkenin yarısını kızdıran tiplerle devam ediyor. Bu kez Sinan Aygün'ü konuk almıştı. Yanına da bir "hık" deyici. Bunlara gerek var mı bilmiyorum. Aygün kendince savunma yaptı. Bir yerde üç gündür söylediklerinin tekrarını dinledik. Arada da sağa sola kürek kürek bipler...

Eski ATO Başkanı, CHP 24. Dönem Miletvekili, bu defa baltayı taşa vurdu. Kılıçdaroğlu'nun vekili Bülent Kuşoğlu'na bir takım imalarda bulundu.

Mesela; "Bütün harcamaların organizasyonunu o yapıyor... , Bayrakları o sipariş verdi... , Matbaaları o buldu..." gibisinden.

Rengi değişti

Bülent Bey'i yeğeni Sadrettin Kuşoğlu vasıtasıyla tanımıştım. Bırakın bir iki ismi, böyle bir sülale tanımadım. Hepsini heykelleştirip altına da "Dürüstlük Ailesi" yazabilirsiniz.

Bülent Kuşoğlu terbiye çerçevesinde kalmaya devam ederek açtı ağzını, yumdu gözünü. Sinan Aygün fırçayı yedikten sonra bir tek soru sordu:

"Kılıçdaroğlu benimle görüşmeniz için sizi aradı mı?". Kuşoğlu'ndan "Hayır" cevabını alınca renginin değiştiği, morardığı ekrandan bile belli oldu. Neticede Sinan Aygün, "Bülent Bey, sizden özür diliyorum" diyerek konuyu bağladı.

Benim burada Aygün'e söyleyebileceğim; "Herkes karşısındakini kendi gibi sanmamalı" olacak. Hatta buna bir ilave daha yapabilirim:

"Her kuşun eti yenmez..."

ANAMI GEZDİREN KADI

Cemal Kaşıkçı'yı imha planı beklendiği şekilde tamamlandı. İdam kararı verilen 3 kişi için de infaz falan beklemeyin. Ülkenin en güzel yerlerinden birinde gılmanlarla besiye alanıcaklardır. Ortalık yatışınca da, mesela veliaht prens, kral olunca af çıkarır, noktayı koyar. Tuhaf olan tepkilerden biri Kaşıkçı'nın çocuklarının demeçleri:

"Birlikte onay verdiler... Yargılama adildi..."

Babalarının kemikleri bile yok edildi, bunlar neler söylüyorlar?..

Hani bir laf vardır; Korku otu Selanik...

Esas katiller

Organizasyonun beyni Kahtani ile "özel tandır"ın evsahibi İstanbul Başkonsolosu'nun istikbali de parlak. İleride Suudi Arabistan'ı yönetecek ilk 5'te mutlaka yer alırlar.

Yakışan öykü

Bu konuyu daha fazla uzatmadan eski bir kıssadan hisse ile tamamlamak istiyorum;

Arkadaşları delikanlıyı kenara çekip başlamışlar anlatmaya:

-Annen dulluğa fazla dayanamadı. Sarıklı-cübbeli, heybetli bir adamla gönül eğlendiriyor.

Delikanlı sesini hiç çıkarmamış ancak validesini izlemeye başlamış. Gerçekten de tarife uygun biri annesiyle atta vaziyetinde. Babalığını araştırmaya başlamış. Sonuç felaket. Bu zat-ı muhterem kadı...

Sus-pus olup mutad hayatını sürdürmeye karar vermiş. Buraya kadar tamam da arkadaşları annesiyle ilgili tezvirata daha da hız vermişler.

Yetim delikanlı bu işi bitirmenin formülünü tek cümleyle bulmuş:

-Ne yapayım, anamı gezdiren kadı...

***

Yıl 2019 ama hâlâ kadılarla işi götürenler var. Hatta rejimi yasal hale getirmeyi amaç edenler bile mevcut.

YORUMSUZ

Birkaç gündür kimi ekranlarda aynı kuşağı görüyoruz. Genelde de malum kanallarda gösteriliyor. Fazla merakta bırakmadan yazayım da hatırlarıyın:

"RTÜK 25 yaşında, değerlerimiz koruma altında"

Kutlamaları RTÜK'e yazmak serbest. Tabi inanıyorsanız...

ŞİMDİ DE HAFTER

Daha önce de yazdım. Mete Çubukçu Pasaport programında defalarca uyardı. Libya meselesi başımıza yeni dertler açacak. Bu ülkenin bir bölümünü Hafter denilen kasap yönetiyor. Bölgede oynanan satrançtaki son hamlemiz belli odakları rahatsız etti. Yunanistan Dışişleri Bakanı kalkıp bu eşkıyanın ayağına gitti. Mısır, Kıbrıs Rum Kesimi vb. Yunanlılardan farksız. Bu durumda muhalif partilerimiz gibi davranabilmek zor. Madem bütün dünyanın önünde satranca başladık, devam mecburiyetindeyiz. Size bir itirafta bulunayım. Şimdilerde acı gerçeği anladık. Silah sanayine ağırlık vermek için oldukça geç kaldık. İHA ve SİHA'ları hallettik. Ancak hava ve deniz kuvvetleri için aynı şeyleri söylemek mümkün değil.

İnat

Öte yandan ekonomik kriz büyüyor. Böylesi bir ortamda hiç olmazsa Kanal İstanbul Projesi'ni bir süreliğine ertelemek faydalı olacaktır. Korkum Erdoğan'ın korkunç inadı.

KONYA DÜŞÜYOR

Trabzon için; biraz daha toparlanırsa şampiyonluğa yürür diyebilirim. 1-0 yendiği Konyaspor için ise endişelerim büyüyor. Eğer bu takımın başında Aykut Kocaman olmasa 4 hafta önce kovulmuştu. Ben uyarayım da onlar bildiğini okusun.

GÜNÜN SÖZÜ

Aynalara ve gazetelere asla inanmayın. John Osborne

Yazarın Diğer Yazıları