Aklî milliyetçilik... İlmî milliyetçilik...
Son zamanlarda çok sık vurguluyorum. Millî milliyetçilik ile sahte milliyetçiliği ayırt edebilmek için... Hamaset gazına gelmemek için... Bir daha bir daha, kullanılıp atılan olmamak için... Ödediğimiz ve ödeyeceğimiz acı bedellerin yanımıza kalmaması için... Evlatlarımızın bize ileride "Baba, hiç mi aklınız yoktu? Bu sahtekarlara nasıl inandınız? Onca tecrübenin sonunda nasıl tuzaklarına düştünüz? Hep Türk tarihinden bahsettiniz, Çinlilerin Türklere kurduğu tuzakların kaç Türk devletine nelere mal olduğunu anlatıp durdunuz da hiç mi gözünüzün önünü göremediniz?" dememeleri için...
Göktürk Yazıtlarını ders kitabı bellemiş bir milletiz, milliyetçi nesilleriz biz;
* Akılsız hakanlar tahta oturmuş şüphesiz, kötü hakanlar tahta oturmuş şüphesiz. Kumandanları da akılsız imişler şüphesiz, kötü imişler şüphesiz. Beyleri, halkı itaatkâr olmadığı için, Çin halkı hilekâr ve sahtekâr olduğu için, beylerle halkı karşılıklı kışkırttığı için, Türk halkı kurduğu devleti elden çıkarıvermiş.
* Türk halkı! Aksisin: acıkırsan doyacağını düşünmezsin, bir doyarsan acıkacağını düşünmezsin. Öyle olduğun için besleyip doyurmuş olan hakanlarının sözlerini almadan her yere gittin, oralarda hep mahvoldun tükendin. Her ne sözüm varsa ebedi taşa hakkettim. Ona bakarak öğrenin.
Gönderdiğiniz elektronik posta mesajlarında ve açtığınız telefonlarda, sürekli Zeytin Dalı harekâtı ile ilgili sıcak bilgi talep ediyorsunuz. Hiç şüpheniz olmasın, Mehmetçik bu işin de üstesinden gelecek!.. Ancak, ters giden bazı işleri, yapılan bazı hataları da zamanında, cesaretle dile getirmek bizim görevimiz. Haklı çıktığımız, yıllardır stratejik çukura, Suriye, Irak ve Orta Doğu maceralarına ve bataklığına, "çözüm süreci"ne yönelttiğimiz eleştiriler gibi.
Bugün de, kısa olsa da nereden başlasak?..
Başkentte, vergi dairesine bombalı çanta bırakılarak düzenlenen ve çok ucuz atlatılan kahpe terör örgütünün eylemi ile giriş yapalım... Emniyet yetkililerinden aldığım bilgiye göre, eylemin gerçek hedefi vergi dairesi miydi yoksa başka bir yer miydi?.. Hâlâ şüpheler var ve olayı tam olarak çözebilmek için operasyonlar devam ediyor. Ancak çok üst düzey bir yetkilinin dile getirdiği bir gerçek de "operasyon kapsamında tutuklanan zanlıların çoğu Suriye kökenli ve bize milyarlarca dolara mal olan mülteci kamplarında barınmışlar ve Suriye'de PKK/YPG kamplarında eğitim alarak Türkiye'ye giriş çıkış yapmış kişiler."
Ya, şu çok tartışılan ÖSO meselesi!.. Daha önce de yazdım; en büyük hatayı ÖSO'yu Kuvayı Milliye ile bir tutarsak yaparız. Şu soruyu hep gündemimizde tutmakta fayda var; "TSK'nın ÖSO'ya ihtiyacı var mı?" Bölgedeki askeri kaynaklarımızla her gün birçok defa görüşme yapıyorum aynı Fırat Kalkanı operasyonunda olduğu gibi, ÖSO'daki bazı gruplardan şikayetler ve daha da ötesi şüpheler var. Bölgede en son görüştüğüm komutan, terör örgütünün havan saldırısı sonucunda verdiğimiz şehitleri ve çok sayıda yaralıları hatırlatarak, "Mehmetçiğin yemek yediği esnada yere, havan saldırısı yapılıyor. Nokta atışı... Bu teröristler içeriden bilgi sızmasa bu saldırıyı nasıl gerçekleştirebilirlerdi" dedi. Komutan, ÖSO içinde bazı kalleş gruplara dikkat çekerek, Şam cephesi komutanı Ebu Ali Sucu'dan şüphelerini dile getirdi. Bu kadarla kalsın!.. PKK/PYD'nin harekâta katılan zırhlı araçlarımıza düzenlediği roketli saldırılarla devam edelim;
İstihbarat birimlerimizin; Ankara'ya gönderdiği raporlara göre, ABD, bine yakın PKK militanına, omuzdan zırhlı araçlara atılan füzeler konusunda profesyonel eğitim vermiş. En son 8 şehit verdiğimiz tank saldırısının ardından ABD terör örgütüne tanksavar füzeleri yardımını artırmış. İktidar da hâlâ o saldırıda kullanılan füzenin hangi ülkeye ait olduğunu ve kim tarafından terör örgütüne verildiğini açıklayacak!..
***
Kahraman Mehmetçiğimizin bozkurt işaretleri yapması hepimizin gönlünü hoş ediyor ve coşturuyor olabilir. Ancaak!.. Eğri oturup doğru konuşmalıyız. Bunun nasıl bir tuzak olabileceği konusunda düşüneniniz var mı?.. Hatırlayın, bir zamanlar PKK terör örgütünü bölgede kökten kazıyan polis özel harekatçılarımız, operasyonlar sırasında bozkurt işareti yapıyor diye tu-kaka edilmiş, katliam yaptıkları gerekçesiyle linç edilmiş ve sonunda bu çok başarılı birimin kapısına kilit vurulmuş ve dağıtılmışlardı. O hainliğin arkasından, travma geçiren nice polis özel harekatçımızdan neler dinlemiştim neler!.. O kahramanlara kim sahip çıktı?.. Hiç kimse... Diyeceğim; devletin güvenlik güçlerini şu veya bu düşünce ile bölmek doğru değil ve bu ileride başka kirli emellere hizmet eder. Şu soruyu bir sorun hele;
Önümüzdeki günlerde ABD Başkanı Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı McMatser ile Dışişleri Bakanı Tillerson Türkiye'ye geliyor. PKK/YPG hamisi bu muhteremlerin iktidar ile ne pazarlıklar yapacaklarını bilmiyoruz. Terör örgütleri ile yeni pazarlık masaları kurulursa ve birileri Kürtlere dönüp "size karşı savaşı Ülkücüler yaptı. Bozkurt işaretleri yapanlar onlar değil miydi?" diyiverip aradan sıyrılmaya, yeni nifak tohumları ekmeye kalkışırsa ne olur? Bir başka soru;
Mitinglerde rabia işareti yapanlar, en önde cepheye koşacaklarını iddia edenler, neden harekât alanında bu işareti kullanmıyorlar?..
Bir zamanlar Ülkücülerin hayasızca "ağzı salyalılar" diye hakaretlere uğradığını, Türk milliyetçiliğinin ayaklar altına alındığını hiç unutmayalım. Gün, yıllardır millî olmayan milliyetçilere "dur" deme günüdür.
Aklî milliyetçilik... Millî Milliyetçilik...
