Bir de böyle düşünün: Cumhurbaşkanlığını kaybedeceklerini görmüşler

AK Parti-MHP ittifakının, Seçim Yasası''nda yapmak istediği değişiklikleri içeren teklif TBMM''ye geldiği andan itibaren yeterince karalar bağlandı.

İktidarın, muhalefeti engellemek üzere, elinden geleni ardına koymamakta ne kadar kararlı olduğu yeniden ve yeniden anlatıldı.

Muhtemel bütün kabus senaryoları yazıldı.

Anlayanlar anlamayanlara anlattı; anlamayan da kalmadı.

Velhasıl, sonrasında maruz kaldığımız salgın travmasına, bitmeyen kara kışa, kapıya dayanan yokluğa, kıtlığa rağmen, 31 Mart 2019 gecesi içinde açan bahar güllerine gözü gibi bakan insanımızın umudu sağlı sollu bir güzel hırpalandı.

Artık yeter da!

Gamlı baykuşları sahneden indirme zamanı!

*

Bir Rumelilik alameti olarak serde "Epten aykırı gitmek(!)" var ya, bir değişiklik yapıp, biz de, yasalaşması beklenen değişikliklerin AK Parti için nasıl kabusa dönüşebileceğini konuşalım istedim; Yeniçağ YouTube kanalındaki bu haftaki yayınıma İYİ Parti Seçim İşleri Başkanı Avukat Mehmet Tolga Akalın''ı davet ettim.

*

AK Parti''nin, Dimyat''a pirince giderken nasıl evdeki bulgurdan da olma ihtimaliyle karşı karşıya olduğunu tane tane anlattı.

Yasa taslağına bakınca;

Matematik iyi…

Kurgu iyi…

Senaryo iyi…

Rol dağılımı iyi…

Lakin bir detayı "kaçırıyor" Akalın''a göre AK Parti;

"Akılcı" bir birliktelik Millet İttifakı''ın ki.

"Sonuç odaklı"; dolayısıyla "Milletin talep ve tercihleri" doğrultusunda belirleniyor stratejisi.

Demesi şu ki;

"AK Parti, son dönemde kurulmuş olan, şu veya bu oranda iktidardan oy alma potansiyeline sahip ama baraj sorunu olan partileri ittifak düzeni içinden çıkarıp de iltihak modeline zorlarsa, muhalefetin birlikte hareket etme kabiliyetini zayıflatabileceğini hesap eder, "üçüncü ittifak" alternatifini "bir bölen" olarak konumlandırırken, tam tersi olabilir. İktidar menşeli önceki siyasi/hukuki krizler gibi bu yasal düzenleme de Millet İttifakı''na önemli bir katkıda bulunabilir. Millet İttifakı''nın, hedef birliğini yitirmeksizin esnemesine, kendi içinde çeşitlenmesine yahut anlaşarak ittifak içinde ittifak oluşturmasına fırsat verebilir; böylelikle hem partilerin hareket alanını genişletip hem de seçmene daha rahat tercih alanları açabilir. Daha alternatifli tercihler oluşturması iktidar için kabus senaryosuna dönüşebilir."

Akalın, tasarı yasalaşmadığından bu konuların henüz ittifak içinde konuşulmadığını özellikle vurguluyor; sıraladığı ihtimaller, bir nevi kişisel beyin fırtınasının sonuçları.

Çıkardığım şu:

AK Parti, seçime bu değişiklikler uyarınca giderse, 2 Cumhurbaşkanı adayı ama üç ittifakla, hatta belki 3+1 ittifakla da karşı karşıya kalabiliriz; "Seçmen ne istiyorsa o" gibi olacak sanki biraz Millet İttifakı''nın modellenmesi.

*

Peki ya baskın seçim ihtimali?

Akalın''a göre, seçim kurullarındaki "kıdemli hakim" uygulamasının kaldırıldığı değişikliğin yürürlük tarihinin, tasarının yasalaşmasından 3 ay sonra olarak belirlenmesi önemli alametlerden biri.

Ocak ayında zaten değişmiş olan seçim kurullarının, Haziran ayında bir kere daha değiştirilmek istenmesinin bir "sebebi" olmalı değil mi?

Bir de neden bütün yasa maddeleri "en az bir yıl sonra" uygulanacakken, bu "3 ay sonra"?

Madem olmayacak, olmayacak seçime kurul hazırlamanın mantığı ne?

"İlla baskın seçim olacak değil ama baskın seçim ihtimalini de ellerinde tuttukları kesin.." Diyor Akalın.

Zira, "Yürürlük tarihi ile adli tatilin çakışması, Anayasa Mahkemesi''ne itiraz edilse bile toplanıp, karar verilmesiyle ilgili sürecin gecikeceği bir takvime denk getirilmesi, tesadüf değil hiçbiri."

*

Hani "mesajı ne" diyorlar ya;

"Haram oya teşebbüs" adını takmış Akalın tasarıya;

"Bir oya bile yürüme"ye ayarlı.

"Ana stratejisi, bir milletvekili fazla almak üzerine…"

"Büyükşehir Belediye seçimlerindeki gibi, başkanlık gitse bile Meclis çoğunluğunu kaybetmeme…"

Bakın burası çok önemli;

Bu neyi gösteriyor biliyor musunuz?

İYİ Parti Seçim İşleri Başkanı versin cevabını:

- Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili ciddi bir endişeleri olduğunu! AK Parti içinde, Cumhurbaşkanlığının kaybedilme ihtimalinin ciddi bir şekilde ele alındığını…

*

Bir de dananın kuyruğunun koptuğu yer var;

Seçim güvenliği.

O da artık başka bir yazıya…

Yazarın Diğer Yazıları