Binali Yıldırım affını istedi...
Pelikan kuşunun en önemli özelliklerinden biri; alt çenelerinden sarkan ve yiyecek depolamaya yarayan, aynı zamanda genişleyebilen keseleri pelikanların en dikkat çekici özellikleridir. Boğaz keselerini genişleterek çok sayıda balık avlarlar. Ama su üstünde keselerindeki suyu boşalttıktan sonra avlarını yutarlar.
"Başlıkta ne diyon?.. Yazının girişinde ne anlatıyon?.. Ne alaka?" diye hemen hiddetlenmeyin!.. Sakin sakin, sindire sindire okuyun. Sonra da hükmü koyun!..
İstanbul'da oy sayımı ile yattık oy sayımı ile kalktık. Ekrem İmamoğlu, hak ettiği mazbatayı aldı. Şimdi gözümüz kulağımız YSK'da... Papatya falına bakıyoruz; YSK, seçimi iptal eder mi etmez mi?.. Kapalı kapılar arkasında çok ilginç gelişmeler yaşanıyor, köprüler kuruluyor... AKP, kabak gibi ortadan ikiye yarıldı. İptalciler, iptale karşı olanlar... Tartışma, İstanbul seçimi ekseninde yürüyor gibi görünüyor ama öyle değil. O, işin kamuflajı!.. Bir tarafta tahtı ele geçirme kavgası diğer tarafta tahtı kurtarma çabası var. Tahtın kurtulması için partili başkanlık sisteminden vazgeçilmesi, Cumhurbaşkanı'nın parti genel başkanlığını bırakması pazarlıkları, ekonomi yönetimin el değiştirmesi konuşuluyor. R. Erdoğan "Türkiye ittifakı" çağrısını durduk yere yapmadı. Havayı yumuşatalım diye yapılmış bir çağrı değil. Arka kanallardan yapılan görüşmelerden süzülüp geldi. Yeterli bulunmadı. İkna edilmesi gereken deve dişi gibi siyasiler daha fazla somut adım atılmasını istiyor. 31 Mart gecesi iyice şiddetlendi iktidardaki taht kavgası. İstanbul'da oylar tekrar tekrar sayılırken, AKP'de adeta kan gövdeyi götürüyordu. Ekrem İmamoğlu mazbatayı aldıktan sonra AKP'de R. Erdoğan'a çok yakın bir kurmaydan şu sözleri işittim; "Berat Albayrak Tayyip beye bayrak açtı. Ailenin önemli isimlerinden de destek aldı"..
İnanılması güç değil mi?.. Saltanat içinde çok önemli o isim "Pargalı İbrahim" olma yolunda mı gidiyor?.. Fotoğrafa bir daha bakmakta yarar var!.. Damat Berat Albayrak'ın, ABD Başkanı Trump ile Beyaz Saray'da çektirdiği sonra da medyaya servis ettiği o fotoğrafa. Trump'ın karşısına sandalyede oturarak biblo gibi dizilmiş 3 isme bir daha dikkatlice bakın. Ortada Berat Albayrak, bir yanında Hazine Bakanı Steve Mnuchin diğer yanda Trump'ın damadı ve kıdemli başdanışmanı Jared Kushner... Berat Albayrak'ın yanına oturtulan 2 ABD'linin ortak özelliği Yahudi olması. Bu husus AKP içinde günün en önemli tartışma konusu ve birçok komplo senaryosunu da beraberinde getiriyor. Her ne kadar, Albayrak'ın fotoğrafı, Türkiye'ye, "Tarihte ilk defa bir Bakan ABD Başkanı tarafından kabul edildi", "Albayrak, Trump'ın Erdoğan'a duyduğu muhabbetten dolayı elçi olarak kabul edildi" diye servis edilse de kazın ayağı öyle değil!.. Amerikan tarafında bile, "Erdoğan'a burada derin bir mesaj var. Bak damadını en üst seviye de ağılıyoruz. Erdoğan'a dikkat et mesajı verildi" yorumları yapılıyor. Bu "tarihi" görüşmenin yine bir damat -eski bir medya patronun damadı- tarafından organize edildiği iddialar arasında... Bu favori ismin yanı sıra bir de plase isimden bahsediliyor. Geçen bir yazımda kenarından ondan biraz bahsetmiştim. Arayıp bulmak size düşüyor...
Ekrem İmamoğlu'nun mazbatasını geciktirme tezgâhlarında "pelikancılar" denen lobinin ne kadar etkili olduğunu cümle alem biliyor. Ahmet Davutoğlu'nun Başbakanlık'tan azledilmesi sürecinde çok etkin rol oynayan "pelikancılar"dan AKP içinde de çok büyük rahatsızlık oluşmuş durumda. Erdoğan, "Türkiye ittifakı" çağrısını neden yaptı?.. AKP içinde oluşan havadan elde ettiğim izlenime göre şöyle yorumlayabilirim:
1- "Pelikancılar"ı yok edecek. 2- Damat Berat Albayrak'ı Dişişleri Bakanlığına kaydırarak bol bol seyahat ettirecek. 3- Ekonomi yönetiminde uzlaşılacak bir isimle, ekonomide yazılacak acı reçetelerin faturasını muhalefete yıkacak.
Gerçekten, 31 Mart seçimlerinin ardından sarayda iç mücadele çok kızıştı. Ancak, fotoğrafı daha net görebilmek için iktidarın küçük ortağında neler olup bitiyor?.. Oraya da bakmak lazım. MHP Genel Başkanı doktor Devlet Bahçeli, İstanbul seçimlerinin iptal edilip yenilenmesini herkesten daha fazla istiyor. Dünkü konuşmasına bir bakın!.. Erdoğan'ın konuşmadıklarından çok öte şeyler söylüyor Bahçeli. Bu bir rol paylaşımı mı?.. Bence değil!.. MHP kulislerinde, kısa sayılabilecek bir süre içinde Bahçeli'nin sürpriz bir çıkış yaparak ortaklığı bozabileceği yoğun olarak konuşulmaya başladı. Bunu konuşan isimler ise boş koltuklarda boş boş oturanlar değil... Bana sorarsanız, Bahçeli, Berat Albayrak'tan yana olduğunu, Erdoğan'ın anlayacağı dilden açık etti!..
Müthiş bir bilek güreşi mücadelesi yaşanıyor başkent Ankara'da... Masa üzerinde güreşen bilekleri dışarıdan maddi manevi destekleyen güçler var!.. Çok özür dilerim. Az kalsın yazının başlığındaki flaş haberi vermeyi unutuyordum. YSK, İstanbul seçimlerini yenileme kararı alır mı?.. Sorunun cevabı devam eden pazarlıkların sonucuna göre şekillenecek. Binali Yıldırım'a çok yakın bir kaynak söyledi;
"Binali bey, Erdoğan'a İstanbul seçimlerinin yenilenmesi halinde tekrar aday olmak istemediğini söyledi. 'Ben yoruldum. Başka bir arkadaşla devam ederseniz sevinirim' dedi."
Binali Yıldırım, zaten istemeye istemeye İstanbul belediye başkanlığına aday olmuştu. Ben, genel fotoğrafı çektim. Gerisi yine size kaldı!..
YENİÇAĞ GAZETESİNİN Sn. BERAT ALBAYRAK'I
HEDEF ALAN GERÇEK DIŞI HABERİNE CEVABIMIZDIR
Yeniçağ Gazetesi'nde ve gazeteye ait internet sitesinde 21.04.2019 tarihinde manşetten ve devamında 3. sayfada 'Binalı Yıldırım Affını İstedi' başlığıyla yayınlanan Ahmet Takan tarafından kaleme alınan yazı tümüyle çarpıtılmış ve asılsız ifadeler içermektedir.
Yayınlanan bu çarpıtılmış yazı ile Yeniçağ Gazetesi ve yazarının Müvekkilimin şahsı üzerinden kasıtlı bir algı operasyonu yaptığı açık şekilde anlaşılmaktadır. Gazetecilik meslek ilkelerini çiğneyerek yayın yapan gazete her ne kadar tarafımızca muhatap alınmak istenmese de kamuoyunun yalanlarla meşgul olmaması ve gerçeklerin kayda geçmesi adına bu tekzip metni hazırlanmıştır.
Ahmet Takan, daha önce de Müvekkilim Sayın Berat Albayrak'ı hedef alarak asılsız iddialar içeren birçok yazı kaleme almıştır. Bu asılsız iddiaları nedeniyle tarafımızca hazırlanan tekzip metinlerini mahkeme kararlarına istinaden yayınlamak zorunda kalmış olsa da kasıtlı ve aleyhe yayın anlayışını sürdürerek tekzibe konu işbu yazısı ile de gerçek dışı iddiasında hukuka aykırı şekilde ısrar etmektedir.
Müvekkilim Sn. Berat Albayrak'ın siyasi konumu nedeniyle bu tür maksatlı haberlere konu edildiği, eser sahibi tarafından kaleme alınan ve sistematik olarak yayınlanan çeşitli yazırardan de anlaşılacağı üzere Müvekkilim üzerinden T.C. Hükümeti'nin de doğrudan hedef alındığı, gazetenin yalan haberlerle siyasi bir çıkarım elde etmeye çalıştığı ortadadır. Bu sebeple Yeniçağ Gazetesi yazarı Ahmet Takan tarafından ortaya atılan bu iddianın provokasyondan başka hiçbir niteliği bulunmamaktadır. Bu şekilde gazetenin ve eser sahibinin belirli kişi ve kurumları hedef alarak 'gazetecilik' kisvesi altında kamuoyunu kendi menfaatleri doğrultusunda yönlendirmeye çalıştığı anlaşılmıştır.
Gazetenin ve eser sahibinin sadece belirli kişiler aleyhine birtakım iddialar ortaya attığı ve bunları hiçbir şekilde ispatlayamadığı gibi hukuki müeyyidelere de maruz kaldığı ancak bu hukuksuz uğraşına ara vermeden aynı iddiaları başka şekillerde gündeme getirdiği böylece gazetecilik, kamuoyunu bilgilendirme namına herhangi bir uğraşının olmadığı yalnızca Müvekkilim gibi hedef aldıkları kişilerin itibarlarını sarsmaya çalıştıkları anlaşılmaktadır.
Yeniçağ Gazetesi ve yazarları uzun süredir Müvekkilimi hedef alan yazılarla gerçeğe aykırı şekilde belirli bir amaca matuf iftira niteliğindeki iddialarını yayınlayarak hukuk dışı ve basın meslek ilkelerini açıkça ihlal anlamına gelen yayıncılık politikasını sürdürmektedir. Bu nedenle Yeniçağ Gazetesi'nin çamur at izi kalsın stratejisine uygun olarak, kin ve nefret söylemleriyle sürdürmekte olduğu yayın anlayışı basın ve ifade özgürlüğü korumasından yararlanamamalıdır. Zira basın özgürlüğü korumasından yararlanmanın öncelikli kriteri en azından görünür gerçekliğe uygunluktur. Fakat Yeniçağ Gazetesi'nin hiçbir somut gerçekliğe dayanmayan uydurulmuş iddialarla Müvekkilim aleyhine yayın yapması her bakımdan hukuka aykırıdır. İfade ve basın özgürlüğünün sınırlarını aşarak yayın yapan basın organları kamuoyunu, ortaya attıkları iddialarla yönlendirebilmekte ve bu anlamda hedef aldıkları kişilerin itibarlarına zarar verebilmektedirler. Gazete ile televizyonların propaganda ve algı yönetiminin en etkili enstrümanlarından olduğu gerçeği yadsınamaz. Bu anlamda propaganda ve kamuoyu üzerindeki algı yönetiminin Yeniçağ Gazetesi'nde sistematik olarak yayınlanan bilhassa Ahmet Takan imzalı yazılar ile Müvekkilim Sn. Berat Albayrak aleyhine sürdürüldüğü görülmüştür.
Sonuç olarak yazı içeriğinde bahsi yapılan olay tamamıyla hayal ürünü bir kurgudan ibarettir. Bu sebeple tekzibe konu yazı içeriğinde Müvekkilin adının kullanılması habercilik adına kamuoyunu gerçek bilgilerle aydınlatma noktasında hiçbir kaygısı olmayan gazetenin kasıtlı yayın anlayışını bir kere daha gözler önüne sermektedir.
Ülkesini seven, görev bilinci taşıyan, tüm eylem ve işlemlerini hukuk dairesinde yapan, Müvekkilim Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Berat Albayrak bu karanlık odaklara karşı mücadelesini tüm kararlılığıyla sürdürecek, asılsız haber yapmayı kendine düstur edinmiş olan Yeniçağ Gazetesi ve yazarlarından hızlı ve etkin bir şekilde bu hukuk dışı eyleminin yargı önünde hesabı sorulacaktır.
Kamuoyuna saygılarımızla sunarız.
TC. Hazine ve Maliye Bakanı Sn. BERAT ALBAYRAK
Vekili Av. AHMET ÖZEL