ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, Pensilvanya’nın Philadelphia kentinde çoğu papaz, bin 500 kişinin katılımıyla, 6-10 Temmuz arasında düzenlenen ABD Ortodoks Kilisesi Başpiskoposluğu Ruhban Meclisi’nde yaptığı konuşmada, Kıbrıs sorununu nasıl çözeceğini anlattı.
Rum tarafında yayınlanan Simerini gazetesi haberi “Amerikan Başkan Yardımcısı Kıbrıs Sorununu Nasıl Çözeceğini Anlattı... ‘Erdoğan’la Bitireceğiz’... Biden. Helen Amerikanların Huzurunda, Anahtarın, Komşuları Tarafından Tehdit Edildiğinden Çözüm İsteyen Türkiye’nin Elinde Olduğunu Savundu” başlık ve spotlarıyla aktardı.
Yunan işbirlikçisi Biden, Ruhban Meclisi’nde yaptığı 40 dakikalık konuşmanın 20 dakikasını Kıbrıs sorununa ayırdı.
Biden, Anavatan Türkiye Başbakanı Tayyip Erdoğan ile İstanbul’da yapacağı görüşmede Kıbrıs sorununu çözeceğini iddia etti. Biden, ılımlı diye nitelediği iyimserliğini şöyle izah etti:
‘Türk hükümetinin, Ada’daki fiili durumun ekonomik, askeri veya siyasi açıdan çıkarına olmadığını -soylu amaçlarla değil ama pratik nedenlerle- anlamaya başladığı kesindir. İki bölgeli, iki toplumlu federasyon çözümünden Türkiye’nin önemli muhtemel menfaati vardır.’
ABD’nin Kıbrıs’ta tek bir hükümet tanıdığını tekrarlayan Biden şu üç nedene işaret ederek Kıbrıs sorununun çözümü konusunda temkinli iyimserlik belirtti:
1) Kıbrıs yeni başkanının liderliğinde ’ABD’nin özgün stratejik ortağı’haline geldi. 2) Saptanan doğal gaz yataklarıyla küçük Kıbrıs, büyüklüğüyle orantılı olmayan bir rol üstlendi. 3) Türk hükümetinde oluşmakta olan artmış farkındalık.
Başbakan Erdoğan ile özellikle Irak krizinin yaşandığı şu anda yaptığı rutin görüşmelere işaret eden Biden şöyle devam etti: ’Çözüm, bir çatışmanın tarafları anlaşmanın, fiili durumun devamından daha çok çıkarlarına olduğu konusunda anlaştığında olur. Fiili durum Türkiye, Kıbrıslı Türkler, bölge için verimli değildir. Ulaştığımız nokta budur. Aşikardır ki yapılması gereken çok iş var. Saf değilim, bunu uzun zamandır yapıyorum. Kıbrıslı Türkleri dikkatle dinlediğimde, nihayet ’artık yeter’noktasına vardıklarını hissediyorum. Olanak vardır, bölgede olgular değişiyor. Türkiye daha çok yapıcı rol oynamalıdır, bu çıkarınadır. Güvenliği tehdit altındadır. Ruslardan dolayı Karadeniz’de, Suriye’nin çöküşünden dolayı Güney’de ve IŞİD’ten dolayı Doğuda... Sağır vaatlerde bulunmak istemem, ilerlemenin herkesin çıkarına olduğu anlaşılmıştır. Bu, daha önce görmediğim bir şeydi. Sürekli bir çözüm dışarıdan, Biden veya Başkan Obama veya ABD veya başka biri tarafından dayatılmayacak. Çözüm içeriden olacak.’
Fileleftheros ise haberi “ABD Çözüm Konusunda İyimser... Biden: ’Türk Askeri Ada’ya Ayak Basmamalıydı... Ada’da Tek Hükümet Var” başlık ve spotlarıyla verdi.
Gazete Biden’in konuşmasının, Erdoğan’la İstanbul’da yapacağı görüşmede Kıbrıs sorununu çözeceğini söylediği ileri sürülen bölümünü ise okurlarına “Erdoğan’la İstanbul’da Buluşacak” başlığıyla okurlarına aktardı.
Biden’in Rum-Yunan dostluğuna diyeceğim yoktur. Ancak bu dostluğun Türk düşmanlığına dönüşmesine sessiz kalmamız mümkün değildir. Biden Kıbrıs gerçeklerini çok iyi bilmesine rağmen Rum yanlısı bir çözümü biz Kıbrıs Türklerine dayatamaz. Kıbrıs Türkünün geleceği ile oynayamaz. Haddini hududunu kendisine Anavatan Türkiye yetkililerinin vakit kaybetmeden bildirmesi gereklidir. Kıbrıs’ta Biden’in her fırsattadestek verdiği “tek devletli” bir çözüm kesinlikle gerçekleşmeyecektir. KKTC’nin içinde olmayacağı bir çözüm modeli imkansızdır. Anavatan Türkiye’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini ve bölgemizde Anavatan Türkiye’yi yakından ilgilendiren sorunları fırsat bilerek Kıbrıs’ta bir oldu bitti yaratma peşinde olan Biden ancak avcunu yalar. Önümüzdeki Pazar, 20 Temmuz günü, özgürlüğümüze kavuşmamızın 40. yıldönümünü büyük bir onurla kutlayacağız. Başta Biden ve bütün sömürgeci kan emici emperyal güçler bilmelidir ki, Kıbrıs Türkünü 1974 öncesindeki insanlık dışı şartlarda ve Rumun boyunduruğu altında yaşatmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.
20 Temmuz 2011’de kutlamalar için adaya gelen Anavatan Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın “Şu anda bir defa Kıbrıs’ta müstakil bir ‘Kıbrıs Devleti’diye birşey yoktur. Kuzey’de kim var? Kuzey’de Türk devleti var. KKTC var. Rumlar sadece Güney’de var. Kimse dünyayı aldatmasın. Hele hele bizi kimse aldatmaya kalkmasın. Tamamen ortadan, şu anda hatla ayrılmış bir Kıbrıs var. Kimi aldatıyorsunuz.” söylemini hatırlatıyor ve Erdoğan’ın bunları Biden’e bir kez daha tekrarlamasının gerekliliğine dikkat çekiyorum.
