Beşir Atalay Habur’dan İrlanda’ya döndü
MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın ifade krizi ile uğraşırken, terör örgütü PKK ve şehir uzantısı KCK ile ilgili neler olmuş ve acaba perde arkasında bir şeyler mi oluyor?
Merak ettik.
Fidan’ın ifade krizinde ana başlıklarında Oslo süreci, KCK operasyonları ve hatta Habur açılımı yok mu?..
Var...
Habur açılımının baş mimarlarından Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yakın arkadaşı ve sırdaşı Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’a dikkat edin, bu krizde hiç sesi sedası çıkmadı.
Terör örgütü ile mücadelede diyalogcuların baş temsilcisi Beşir Atalay ne yapıyor?
Atalay, son zamanlarda mesaisinin büyük bölümünü Kamu Düzeni ve Güvenliği (KDGM) Müsteşarlığında geçiriyor.
“İfade krizi ile bunun ne alakası var” diye soracaksınız.
Size güvenlik ve istihbarat birimlerinden aldığımız sağlam duyumları aktaralım. Sonra da hiç yoruma girmeden kararı size bırakalım..
KDGM Müsteşarı (Eski Bağdat Büyükelçisi) Murat Özçelik önümüzdeki günlerde Irak’a gidecek. Özçelik’in bir haftalık temas trafiğinin ardından yeni ABD’den döndüğünü de unutmayalım.
Müsteşar Özçelik’in Barzani ile görüşmesi de planlanıyor.
Burada hemen araya girelim ve parantez içinde bir notu paylaşalım.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin, özel kuvvetlerle terör örgütüne karşı yürüttüğü başarılı nokta operasyonları sınır ötesinde de devam ediyor. Bana gelen bilgiler, sınır ötesinde yapılan bu operasyonlarda PKK’lı teröristlerle birlikte bazı çapulcu peşmergelerin de kellelerinin alındığı yönünde. Çapulcubaşı Barzani bu durumdan çok rahatsız. Ankara’ya rahatsızlığını anlatmak için devamlı temsilciler gönderiyor. Başbakan Erdoğan, “hassasiyeti” doğrulatmak amacıyla Genelkurmay Başkanına sorduğu sorulara ise “Bende böyle bilgiler yok” cevabını alıyor.
Devam edelim..
Beşir Atalay’ın yürüttüğü çalışmalardan konsept değişikliği kararı çıktı. Buna, “Srilanka modelinden IRA modeline dönüş” deniyor. Ankara’nın derin kulislerinden gelen bilgi şöyle:
“Terör örgütü PKK ile mücadelede siyasi temsilcisi BDP ile müzakere edilecek. Konsept bu. Öcalan yıkıcı emir verdiğinde yerine getiriyor PKK, ama yapıcı olduğunda dikkate almıyor, baskı altında böyle konuştuğu düşünülüyor. Bildiğini okuyor PKK. O nedenle Öcalan göz ardı edilecek. Projeye direnirse, Selahattin Demirtaş tasfiye edilebilir... Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir bu işe hevesli, ön plana çıkarılabilir. Baydemir’i Avrupa da destekliyor.”
AKP iktidarı modelden modele giriyor. Bakalım evdeki hesap çarşıya uyacak mı?
Jandarmayı lağvetme adımları
AKP’nin iktidara geldiğinden beri Jandarma gücümüz üzerinde yürütülen operasyonların yakın tanığısınız.
Siyasi-askeri gözlemcilerden gelen bilgilere göre AKP, Jandarma Genel Komutanlığını lağv etme çalışmalarında son aşamaya geldi.
Süreç ise şöyle izah ediliyor:
“Ankara ili Beytepe ilçesinde bulunan Uzman Jandarma Okulu (JANU) kapatılıyor. 2012-2013 eğitim öğretim yılında da eğitime devam edecek olan Uzman Jandarmaların 1 yıl süreyle eğitim ve öğretim gördükleri Uzman Jandarma okulunda 2013 yılı itibariyle eğitim ve öğretim yapılmayacak. Sınavları Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından yapılan Uzman Jandarma Okulu için ÖSYM’nin her yıl planlanan sınav takviminde 2013 - 2014 eğitim yılı için yapılacak sınava 2012 yılı sınav takviminde yer verilmedi.”
Bu gelişmenin önemine dikkat çeken gözlemciler, “Jandarma Genel Komutanlığının da Avrupa Birliği uyum sürecinde değişikliklere tabi tutulacağının son zamanlarda medyaya yansıması, bu uygulama ile örtüşüyor. Konu hakkında Jandarma Genel Komutanlığından önümüzdeki süreçte açıklama gelebilir” diyor.
Alacağımız cevabı bildiğimiz için bu sefer Genelkurmay İletişim Daire Başkanı Baki Kavun Paşayı aramadık.
Cevap verirlerse aynen yayınlarız.
Bilgisayarın tableti kaça?
“Dindar nesiller yetiştireceğiz” diyenler Milli Eğitim Bakanlığını dedikodu üretim merkezi haline getirdiler. Başlıktaki gibi, konumuz Tayyip Erdoğan’ın Fatih projesiyle okullara dağıtacağı tablet bilgisayarlar.
Bakanlığın içine girin; herkes bir şey iddia ediyor.
Somut belgeleri olmadığı için iddialara giremeyiz. Ama görünen o ki; rant pastası yine çok büyük. O yüzden kavga da büyük ve daha da büyüyecek.. Somut olandan devam edelim:
- Pilot uygulama için Samsung ve General Mobile firmalarından tabletler Devlet Malzeme Ofisi aracılığıyla alındı.
- Samsung’dan alınan 4 bin 800 tabletin her birine 775 TL ödenecek. General Mobile’dan alınan 4 bin tabletin her biri için ise 599 TL ödenecek.
- Fiyat farkına ilişkin Bakanlık yetkilileri “Bilerek tek marka alınmadı; kalite ve uyumları arasındaki farkı da görmüş olacağız” değerlendirmesi yaptı.
- Bu iki markaya ek olarak Türk Telekom da Bakanlığa 5 bin bilgisayar hibe etti..
- Ayrıca bu alımlar pilot uygulama kapsamındaki rakamlar, ilerleyen safhalarda 5’inci sınıftan 9’uncu sınıfa kadar tüm sınıflar için yapılacak. Dolayısıyla tablet bilgisayar sayısı kısa zamanda yüz binlere, uzun devrede de milyona yaklaşacak...
- Vestel’den pilot uygulama için toplam 84 bin 921 adet akıllı tahta alındı. Bunun için ödenen para ise 339.6 milyon lira.
“Tablet” deyip geçmeyin; ortada büyük paralar dönüyor. Proje ve ihalenin arkasında “büyük” ve “ünlü” bir siyaset adamımızın oğlunun adı geçiyor.
Söylenenlere pek itibar etmedim.
Niye mi?
Dindar siyasetçilerimiz var ya!..
Kalbinizi rahat tutun!..