Yaklaşık 1 aydır Beşiktaş'ta teknik direktörlük koltuğunda oturan Rıza Çalımbay'ın hemen hemen her açıklaması olay.
Göreve gelmeden önce verdiği bir röportajda "Beşiktaş'ta çalışsam 50 tane kupa kazanırım" ifadesi ne kadar gerçeklerden uzaksa, hayallerine kavuştuktan sonra söyledikleri de öyle.
Kısaca hatırlatalım...
5-0 kaybedilen Club Brugge maçı sonrası: "Sakatlıklarla uğraşıyoruz çok oyuncumuz sakat."
1-1 biten Ankaragücü maçı sonrası: "Antrenörlük hayatımda bu kadar sakat oyuncu görmedim."
3-1'lik Fenerbahçe yenilgisi maçı sonrası: "Takım sakat diyorum inanmıyor kimse. Sezon başı olsaydım takımın yarısı olmazdı."
Ve son olarak deplasmanda 2-0 kazanılan Lugano maçı bitimi: "Beşiktaş'ın bu kadar genç oyuncuyu oynattığını hiç görmedim. Hem de Avrupa maçında. Ben bunu göze aldım, mağlup da olabilirdik. Hiç önemli değil, önemli olan o arkadaşları kazanmaktı. Beşiktaş'a böyle iyi oyuncuları göstermek gerekiyordu. Bunların hepsi de çok iyi yere gelecekler. Hem gençler hem de yetenekli oyuncular. Onlardan en az 3-4 tanesinin büyük yıldız olacağına inanıyorum."
Şimdi Rıza hocaya sormak lazım; dün gece oynattığın genç çocuklar bir anda mı ortaya çıktı? Brugge, Ankaragücü, Fenerbahçe maçlarında henüz doğmamışlar mıydı? Sakat oyunculardan yakınırken neden hiç aklına gelmedi bu gençler?
Yani Fenerbahçe derbisinde görev verdiğin, ağzıyla kuş tutsa Beşiktaş taraftarının gözüne giremeyecek Umut'un yerine Emrecan Terzi'yi ...
Aynı şekilde derbide ikinci yarı kurtarıcı olarak oyuna soktuğun Aboubakar'ı değil de Semih Kılıçsoy'a şans versen...
Yine derbide orta sahada Necip değil de Demir Ege Tıknaz'a "Haydi koçum çık sahaya" desen...
İşte o zaman söylediklerinin bir anlamı olurdu.
Aksi halde, "Ben mağlubiyeti göze alıp gençleri oynattım" söylemi hiç samimi değil.
Rıza Çalımbay'ın 28 Ocak 2005'te başlayan Beşiktaş'taki ilk dönemi 17 Ekim 2005'te sona ermişti.
Neredeyse o tarihteki istifasından beridir tekrar Beşiktaş'ın başına geçme hayalini kuruyordu.
18 yıl sonra muradına erdi, ama şu ana kadar beklentilere cevap veremedi.
Rıza hocam sen Beşiktaş'ın efsanesisin. 602 maçla en çok Siyah-Beyazlı formayı terleten ismisin. Sana şikayet etmek değil, Beşiktaş'ı ayağa kaldırmak yakışır.
