Zaman az, gidilen görülen yer, konuşulan kişi çok olunca; el mecbur “sıkıştırılmış” notçuklara ayıracağız bugünü...
Söz, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin son hafta izlediği güzergahtaki meydanlarda; partili-partisiz vatandaşta... Bakalım onlar ne diyor seçime üç kala:
TEKİRDAĞ-EDİRNE-KIRKLARELİ: Ben Tekirdağ mitingini izledim ama üç aşağı beş yukarı ortak Trakyalı’nın derdi. Geçen yıl, hem ayçiçeği hem buğdayda taban fiyatı açıklanmayınca, mahsulü tarlada kalan çiftçi ister istemez tüccarın insafına terk edilmiş buldu kendini. Tüccarın insafı ile çiftçinin ekerken biçmeyi hesapladığı da tutmayınca, AKP’ye tepki çığ gibi yükselmiş buralarda tabii. Özellikle buğday üreticisi ateş püskürüyor çünkü mağduriyetlerinin sebebi TMO’nun Türk çiftçisinin ürününü almak yerine ithal etmeyi tercih etmesi.
Trakya’da halkın “kanına dokunan” konu başlıklarından biri de “kayıp-kaçaklar” ; “biz ödüyoruz, Güneydoğu bedava tüketiyor” diyorlar. Bu algı mevcut toplumsal kamplaşmayı da derinleştiriyor. Öyle ki oyunun zorla bozulduğunu gören Trakyalıyı ilk kez baş kaldırırken, sesini yükseltirken gördüm ben ömrümde:
- Sessiz sakiniz diye tepemize çıktılar. Biz bir kere vatan kaybettik. Atalarımızı, mezarlarımızı Meriç’in ötesinde bıraktık. “Türk’üz” diye bir kere daha suçlu olmak istemiyoruz vatanımızda, izin vermeyiz...
ELAZIĞ: AKP’li adaylar sahaya inmeye yüz bulamıyorlar Elazığlıların dediğine göre.
İddia şu: Tarımsal destek amaçlı olarak kurulmuş ve yönetimi iktidar yandaşlarının tekelinde olan sulama kooperatifi, çiftçiden topladığını yemiş, çiftçinin alın teriyle kazanıp yatırdığını kooperatif yönetimi kendi keyfine harcamış. İş öyle bir noktaya varmış ki; merkeze bağlı köylerin çoğunda -fatura ödenmediği için- sulama kanallarının suyu kesilmiş; çiftçi iktidar himayesindeki sulama kooperatifi eliyle tarlasını sulayamaz hale gelmiş.
İsyanları manidar... “Aynı olay Şanlıurfa’da da yaşandı. Orada da yandaş kooperatif köylüyü dolandırdı. Urfa’dakiler de tesisleri yaktı, yıktı; devlet mecburen açtı. Biz de öyle mi yapalım istiyorlar; bir avuç hırsız yüzünden devlet malına mı kast edelim, böyle mi alalım hakkımızı” diyorlar...
MALATYA: Elazığ’dan pek farklı değil Malatya da... 13 yıl boyunca hemen her seçimde AKP’ye yüzde 50’nin üzerinde destek verdikleri halde “bir bakanın çok görülmüş olmasına” kızgınlar. Şehir halkının dediğine bakılırsa 13 yılda AKP’nin Malatya’ya çaktığı tek çivi, Beyler Deresi mevkisindeki viyadük, o da “ihale kavgası” nda üç-dört kere el değiştirince, ehliyetsiz bir firma tarafından “mühendislik hatası anıtı” na dönüşmüş tamamlandığında...
Bir de kayısı üreticisinin feryadı var tabii:
- Her seçim öncesi faizsiz kredi, karşılıksız destek; gelip bir sürü söz verdiler bize... Kaç seçim geçti, hiçbiri yerine getirilmedi. Malatya’da zirai araç aletlerin yüzde 75’i ipotekli...
Hakikaten de gidin bakın yediemin otoparkına; traktörden, patozdan geçilmiyor; bu bile AKP politikalarının “cebe zarar” halinin resmi aslında...
Yerin sonuna geldik galiba; o vakit Maraş, Antep, Hatay izlenimleri de Osmaniye ve Antep’le birlikte yarına...
