Başbakan'ın Baykal'a ithafı... Vatandaşın Başbakan'a ithafı...
Başbakan 1 Mart Gaziantep mitinginde, “İktidarı aldığımızda Cumhuriyet döneminde Türkiye ihracatının 79 yılda geldiği nokta 36 milyar dolarlık ihracat idi. Biz bunu 6 yılda 96 milyar dolar artırarak, 132 milyar dolara çıkardık. Bu söylediğimi Baykal’a ithaf ediyorum” dedi.
Bu ithaf karşısında, Baykal’ın yerine kendini koyan bir vatandaş, Başbakan’a şu soruları sormaz mı?
Dış ticarette başarı, yalnızca ihracat rakamını vermekle anlaşılmaz. İhracat yanında, ithalat ve dış ticaret açıklarını da vermek gerekir... Neden tek taraflı açıklama yapıyorsun?
1) Siz 2002 yılı sonunda hükümet kurdunuz. Hükümet olduğunuzda zaten ithalat ve ihracat rakamları belirlenmişti. Verdiğiniz 36 milyar dolar ihracat rakamı 2001 yılı rakamıdır. 2002 ihracatı 40.7 milyar dolardır.
2) 2002 yılında yapılan ithalat da 47.1 milyar dolardır. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 86.4’tür. Başka bir ifadeyle 2002 yılında Türkiye’nin ihracattan sağladığı döviz, her yüz dolarlık ithalatın 86.4 dolarını karşılıyordu. Oysa ki 2008 yılında bu oran yüzde 65.4’e geriledi. Yani 2008 yılında Türkiye ihracat gelirinden ithalat giderinin yalnızca yüzde 65’4’ünü karşılıyor. Kalanı dış ticaret açığı olarak ortaya çıkıyor.
Bu nedenledir ki, 2002 yılında Türkiye’nin dış ticaret açığı, 6.4 milyar dolarken, AKP iktidarı ile bu açık 11 kat artarak, 2008 yılında 69.8 milyar dolara yükseldi. Yani sizin döneminizde ihracat 3.2 kat arttı... Buna karşılık dış ticaret açığı 11 kat arttı.
3) Turizm geliri, navlun geliri, yurtdışındaki işçilerin gönderdiği dövizler, dış ticaret açığını düşürüyor. Geriye cari açık kalıyor... Cari açık bir ülkenin dış ekonomik ilişkilerinden dolayı uğradığı döviz kaybıdır.
Dış ekonomik ilişkilerde önemli olan, cari dış dengedir. İhracatı söylerken, neden cari açığı görmezlikten geliyorsunuz?
2002 yılında Türkiye’nin cari açığı bir milyar doların altında, 600 milyon dolar idi. 2008 yılında bu açık 69 kat artarak 41.4 milyar dolara yükseldi.
Cumhuriyet döneminde ilk defa Türkiye AKP iktidarında üst üste 7 yıl cari açık veriyor.
Cumhuriyet döneminde, 1923 ile 2002 arasında, 79 yılda Türkiye toplam olarak 42.8 milyar dolar cari açık verdi. Oysa ki AKP iktidarı bir yılda, 2008 yılında buna eşit bir açık, 41.4 milyar dolar cari açık verdi.
AKP iktidarının 2003-2008 arasındaki 6 yılda vermiş olduğu cari açık 155 milyar dolardır. Bu açık Cumhuriyet döneminde, 79 yılda verilen 42.8 milyar dolar cari açığın 3.6 katıdır.
Daha da önemlisi, bu nasıl bir dış ticaret politikasıdır ki, AKP iktidarında Türkiye 6 yılda 155 milyar dolar döviz kaybediyor... Arkasından IMF’nin vereceği 20-25 milyar dolar borcun arkasından koşuyor?
4) 2008 yılında yapılan 201 milyar dolarlık ithalat, yeni yatırım yapmak için kullanılmadı. Bu ithalatın yüzde 12’si yalnızca yatırım malına gitti. Yüzde 76’sı ise aramalı ithalatıdır. AKP’nin 2008 ortasına kadar sürdürdüğü düşük kur, üretimi aramalı ithalatına bağladı. Bu nedenle içeride aramalı üretimi daraldı. İşsizlik oldu.
İhracat malının yüzde 70’i ithal aramalıdır. Bu şartlarda 2008’de Türkiye’nin katma değer olarak gerçek ihracatı 39.6 milyar dolardır.
Ve vatandaş ilave edecek... Sayın Başbakan, bu soruların cevabını da bana ithaf et.