Bankalar yine kendilerine yonttu

Takipteki banka ve kredi kartı borçlarının yeniden yapılandırılması için Hükümet tarafından hazırlanan tasarı, TBMM’ye verildi. Bu tasarı dün Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji komisyonunda görüşülecek. Sonra genel kurula gelecek.
Meclisin, önümüzdeki hafta eğer uzatılmazsa, üç günlük çalışma süresi var. Ondan sonra, olağanüstü toplantı yapılmaz ise Anayasaya göre üç ay tatili var.
“Banka ve kredi kartları kanununda değişiklik yapılması hakkında kanun tasarısı” inşallah bu üç günde yasalaşır.
Aslında bu tasarıyı bankaların hazırladığı anlaşılıyor... Çünkü tasarı nalıncı keseri gibi hep bankalara çalışıyor.
Tasarıda, şimdiye kadar hep tartışılan ve bazı mahkemelerin kart hamili lehine karar verdiği, “yıllık kredi kartı kullanım bedeli” bankalar lehine yeniden düzenleniyor.
Bugüne kadar bankalar, kart kullanım bedeli olarak 5 lira ile 40 lira arasında değişen bedeller alıyordu. Tasarı yasalaşırsa, kart limiti 3500 liraya kadar olan kartlardan azami yılda 35 lira alınacak.
Kredi kartlarının dörtte üçünde limit 3500 liranın altındadır. Bu demektir ki bu güne kadar 5 lira ödeyenler, artık 35 lira ödeyecek. Aslında 35 lira üst limittir. İsteyen banka bu limitin altında kart parası alır. Ancak Türkiye’de bankalar kartelleşmiş durumdadır. Örneğin kredi kartlarında azami faiz oranlarını da Merkez Bankası tayin ediyor. Ancak 21 bankanın 20’si faizi, azami faizden alıyor. Kredi kartları kullanım bedelleri de yasal hale geldiği için benim kanaatine göre bankaların çoğu kart bedeli olarak 35 lira alacaklar.
Türkiye şartlarında bir bedel alınacaksa, bu bedelin 3500 limite kadar en fazla 10 lira olması gerekir.
3500 limitin üstünde, zaten özel müşteri veya özel işlem yaptıkları için ya kart parası almıyorlar. Veya kart hamilleri ne ödediklerini pek aramıyorlar.
Öte yandan yasa tasarısına göre, kendisine ödeme için ihtar çekilmiş veya haklarında icra takibi başlatılmış olması gerekiyor.
Ayrıca tasarıya göre “5411 sayılı bankacılık kanununun 53. maddesi uyarınca, kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde üçüncü, dördüncü veya beşinci gurup krediler ve diğer alacaklar içinde sınıflandırılmış kredi kartı borcu bulunan kart hamilleri” de bu yasadan yararlanacak.
Yine, yapılandırmadan yararlanacak mağdurlar tasarıda icra takip masrafları, dava masrafları ve harçları ile kanuni vekalet ücretinin yüzde 25’ini ödeyecekler.
Aslında, kart mağdurunun yalnızca bankalara karşı sorumlu olması gerekir. Avukat, bankanın avukatıdır. Her kart sahibi avukatla muhatap olursa, yeni sorunlar ortaya çıkacaktır.
Yasa tasarısında bir sorun da, kazara bir aksamanın sigortası da düşünülmemiş. Tersine yapılandırma sonucu eğer bir kişi taksitini on beş gün geç öderse, tüm haklarını kaybediyor.
Kaldı ki, bu tasarı bir milyon insanı kapsıyor. Oysaki halen 9 milyon insan ödemeyi asgari ödeme üzerinden yapıyor. Yalnızca faizleri ödüyorlar. Ana para kalıyor. Bunlar potansiyel mağdurlardır. Başka bir ifade ile sistem değişmiyor. Oysaki temel sorun kredi kartları faizlerini düşürüp, sistemin mağdur yaratmasını önlemektir.

Yazarın Diğer Yazıları