Bahçeli'nin yanıldığı nokta!

Dünkü MHP grup toplantısında Devlet Bahçeli doğrusunu söylemek gerekirse Başbakan Erdoğan’a güzel bir cevap verdi. Hele Süleymaniye’de Türk askerinin başına çuval geçirildiğinde çıktığı yurtiçi gezide Erdoğan’ın otopark açılışı yaparak Ankara’ya dönmemesini hatırlatması, yerindeydi.
Biz de fırsattan istifade o günlere dair bir Erdoğan tuhaflığını hatırlatmayı ibret alma açısından gerekli görüyoruz. Evet, ABD Türk askerinin başına çuval geçirmiş, Erdoğan iki gün süresince kendisine muhatap olacak tek bir ABD’li yetkili bulamamış, bulduğunda ise Türk milletinin ABD’den beklediği “Özür!” talebine, ABD yerine Erdoğan şu cevabı vermişti:
“- Büyük devletler özür dilemez!”
İşte PKK terörünün arkasındaki en büyük destek sıfır terörle teslim aldığı Türkiye’yi çok kötü yöneten Erdoğan’ın ABD karşısındaki bu kompleksidir.
Bu kompleks öyle boyutlara ulaşmıştır ki, Erdoğan’ın en yakın adamı, danışmanı Zapsu, Bush’a Erdoğan ve AKP iktidarını kastederek, “Süpürmeyin, kullanın!” dediğinde sayın Başbakan gıkını çıkarmamış, iktidarın ABD karşısındaki bu acziyet ve bu teslimiyetçiliği ABD’nin Barzani oluşumu ve PKK’ya verdiği destekte pervasızlığa varacak boyutta cesaret bulmasına sebep olmuştur. Türkiye’nin terörle mücadeledeki en büyük zafiyeti işte tam da bu noktadadır. Hükümet hâlâ terörle mücadele ve istihbarat konularında ABD’den tam destek aldığını tekrarlayıp durmaktadır. Oysa Irak’ın sahibi ABD’dir, Barzani kuklasının ipleri ABD’nin elindedir ve PKK’nın hamisi de ABD’dir.
İşte tam da bu noktada Bahçeli, Irak’ın kuzeyindeki gelişmeleri, “Başrolünde Barzani’nin bulunduğu küresel bir oyun” ve Barzani’ye “Terörün başı!” sıfatını uygun görerek bir bakıma eleştirdiği Erdoğan’ın konumuna düşmektedir. Bunu, her pisliğin başının ABD, İsrail ve onların ve Avrupa’daki müttefikleri olduğunu bilerek yapıyorsa bu başka bir durum, bilmeyerek, gerçekten Barzani’yi bir halt zannederek yapıyorsa yine başka bir durum söz konusudur ve her iki hal de MHP ve Türkiye için bir çıkmaz sokaktır.
Sen hem bugün bu topraklarda bir Sevr özleminden bahsedeceksin hem Sevr’de Türkiye’den bir Kürdistan çıkarmak isteyen ve Sevr’i çöpe atan Lozan’ı tanımayarak “Benim için Sevr geçerlidir” diyen ABD’nin Türkiye ve bölgede sürdürdüğü oyunları Barzani figüranı ile perdeleyeceksin, bu olmaz Sayın
Bahçeli.
Artık ABD’nin başta Türkiye olmak üzere bölge ülkeleri İran ve Suriye’nin en büyük düşmanı olduğu gizlenemez bir hal almıştır. NATO müttefiki olarak SSCB’nin önüne Amerika tarafından bir yem gibi atılan Türkiye, SSCB dağılana kadar ABD tarafından bir “Sağ-Sol” çatışması ile arkadan hançerlenmiş, SSCB dağıldıktan sonra da PKK terör örgütü ile sırtından vurulmuş, vurulmaktadır.
Çünkü ABD, Türkiye’nin bağımsızlığına kavuşan Türk cumhuriyetleri ile önünü PKK ile kesmiştir. Çünkü ABD Türkiye’nin başına PKK’yı belâ ederek artık savaşacak gücü ve morali kalmayan İsrail’in güvenliğini garanti altına almıştır, almaktadır. Zira Türkiye, İran ve Suriye barış içerisinde iyi komşuluk ilişkilerine geçtiklerinde ve Irak’ta istikrar olduğunda İsrail’in bir gün bile ayakta duracak gücü
kalmamıştır.
Yani ABD Türkiye’nin değil PKK ve İsrail’in stratejik ortağıdır.
Artık bu millete bu gerçek açık açık söylenmeli ve terörün hamisinin ABD olduğu hem ABD’nin yüzüne karşı ifade edilmeli ve hem de milletle paylaşılmalıdır.
Erdoğanlaşarak Türkiye PKK terörü ile 30 yıl daha baş edemez.
Bataklık ABD ve müttefikleri, PKK ve Barzani ise sivrisineklerdir.

Yazarın Diğer Yazıları