Zincir marketler, sessiz sedasız sebze ve meyvelere zam yaptılar. Bir de üstüne seçme yazılanlar var. Farklılıklar etiketlerinde. Patatesin seçmesi 7-8 lira aralığında. Soğan da aynı şekilde. Bu arada tanzimlerden kalma alışkanlıkla Mısır'dan ithal soğanlar bir anda 2,90'a fırladı. Hani soyarken yarıdan fazlası çöpe atılanlardan. Gariban buna da razı. Ancak ipin ucu koptu.
Aynı şekilde kendi üretimimiz patlıcana ne oldu 4,5 lira ile 9,99 arasında gidip geliyor. Sebzelerde liderliği kırmızı kapyalar sürdürüyor. 22-30 lira bandında.
Denetim
Dün sabah da mutat turumu attım. Zincir marketlerde peş peşe gelen kimi zamları fark ettim. Yukarıda örneğini verdiğim BİM'deki facia kabul edilebilir gibi değildi.
Yerli patatesler
Migros'daki tespitlerim arasında Niğde ürünü patatesleri görmem sevindirdi. Sadece fiyatı 2 liradan 2,90'a çıkmıştı. Buna da şükür deyip iki kilo aldım. Manavlardan söz etmek istemiyorum. Meşhur zenci hikâyesindeki gibiler: "Yakalarsam muck muck."
En uygunu
Burada son günlerin Migros'una ayrı paragraf açmak istiyorum. Et ve kıymadaki yakalanan çizgiyi hiç bozmadılar.
Doğrudan beni ilgilendiren konu ise peynirdir. Bu aralar (hafta sonları) Ezineler başta en pahalısının kilosu 31,90. Gerçekten güzel beyaz peynirler. Genellikle de cumartesi pazar günleri almanızı öneriyorum.
***
Bir bu eksikti; sulu soğan
Alaaddin Demirtaş bir tespitini yolladı. Biraz sansürleyerek aynen yayınlıyorum:
"Değerli Burhan ağabey. Sağlıklı ve uzun ömür diler, hürmetle ellerinden öperim.
Bire bir tanık olduğum olayı size aktarmak istiyorum. Olayın geçtiği yer Kozyatağı Çağrı Market.
Markette meyve almak için beklerken, arkadan sesler geldi. Gayriihtiyari dönüp baktım.
Kadın bağırıyordu reyonda görevli olan kişiye: 'Bana mağaza müdürünü çağırın.' Eşi olduğunu sonradan öğrendiğim kişi yanında duruyordu.
Mağaza müdürü geldi. Kadın önünde duran soğanı gösterdi ve 'Sizde utanma, arlanma diye bir şey yok mu? Soğanlar hem filizlenmiş hem de içi vıcık vıcık. Yani sanki su doldurulmuş gibi. Eğer bunu bana eşim getirse suratına fırlatırım. İnsanda biraz sıkılma olur.' Market müdürünün cevabı ise kanımızı donduracak cinstendi; 'Kusura bakmayın burası Türkiye' dedikten sonra arkasına bakmadan çekip gitti."
Gelecek okuması
Hüseyin Movit, önümüzdeki günlerde Ak Parti yönetiminin yapacağı işleri sıralıyor:
* Kabine ve partiye neşter.
* 15'e yakın valinin merkeze alınması.
* Emniyet müdürleri kararnamesi.
* 50'ye yakın rektörün değişimi.
* 2-3 gazetenin yayın hayatına son verilmesi.
* Bir TV kanalının daha el değiştirmesi.
Yüzde 40+1
Tevfik Diker'in söyledikleri de ilginç:
"İpler Bahçeli'nin elinde. 31 Mart seçimleri açık seçik bir şeyi ortaya koydu; Ak Parti yüzde 50+1'de değil, yüzde 40+1'dedir.
Partili başkanlık için ise yüzde 50+1 şarttır.
RTE/Ak Parti'nin, DB/MHP'ye veya bir başka partiye ihtiyacı vardır.
Muhtaçtır.
Tek başına iktidar dönemi bitmiştir. Açıkçası ipler Bahçeli'nin eline geçmiştir.
Bahçeli, Ceza İnfaz veya Af Yasa Taslağı TBMM'ye gelmezse 'haydi seçime' diyebilir. Erdoğan da direnemez.
Erdoğan'a sesleniyorum.
Beka sorununu çözmek istiyorsan ABD'nin F-35 ve S-400 restine karşılık İncirlik'i kapatın.
Millî durun."
***
Eski bir dosttan mesaj
En güzel mail Bodrum'dan geldi. Gönderen Metin Millî.
"Değerli kardeşim karşılaşmayalı uzun yıllar oldu. 10 yıldan beri Bodrum'da yaşıyorum. Sadece özel ve nitelikli konserlere katılıyorum. Bu arada resim çalışmalarımı yoğunlaştırdım. 8. ve 9. kişisel sergilerimi İstanbul ve Ankara'da açtım. Yakın bir zaman önce Hikâyem isimli kitabımı tamamlayıp okurlara sundum.
Bunları bir eski dosta bilgi vermek için aktarıyorum. Bu arada, TRT'de yayınlanmış olan Assolist programımla ilgili yazınızı bu programın yapımcısı bana iletti. Teşekkür ederim.
Samimi selam ve sevgilerimi yolluyorum."
Sevgili Millî'nin mesajında bildirdiği telefonu aradım. Güzel yanı Beşiktaş'ın Başakşehir'i 2-1 yendiği maçın bitiş düdüğüyle birlikte. Ancak herhâlde verilen numara başkasına aitti. Bilgisine.
...
GÜNÜN SÖZÜ
Kötü gelmeyince, iyinin kadri bilinmez. Türk Atasözü
