Asla vazgeçme, asla pes etme
"Ait olma ve desteklenme hissi bireye güvenlik algısı veriyor ve ömrünün uzamasına yardım ediyor. Kısacası zor zamanlarda yanınızda sizle beraber bu zorluğu göğüsleyen insanlardan oluşan gerçek aileniz sayesinde güçlüklerin üstesinden gelebildiğiniz gibi ömrünüz de uzamış oluyor. Bu nedenle sizinle sadece iyi gününüzü paylaşan iyi gün dostlarıyla değil, kötü gününüzde de yanınızda duran kötü gün dostlarıyla da bağınızı koparmayın. Gerçek dostlar; üzüntünüzde sizinle birlikte üzülen ama esas başarınıza en az sizin kadar sevinebilen insanlardır."
Bu sözcükler benim "ağabey" dediğim aynı anadan babadan olmasak da ailemden biri gibi gördüğüm Ali Türkşen''in Kırmızı Kedi Yayınevi''nden çıkan "Asla Vazgeçme Asla" adlı son kitabından.
Cezaevinde kitaplar geldiği zaman önce inceleniyor sonrasında da teslim ediliyor. Ali komutanın, ağabeyimin kitabı da bu incelemeye girdi ve nihayet teslim edildi. Soluksuz okudum, bitirdim. Kitapta sadece şerefli bir komutanın anılarını değil, her yaşadığı anı tanımlayan, anlamlandıran bir adamın anılarını da okuyacaksınız. Ben zaten kendisi ile gurur duyuyordum, şimdi daha da hayran oldum. Mangal gibi yüreğinin yanında bir o kadar şefkatli, iradeli, inatçı bir adamın yaşadıkları ve sonucunda kendi "anayasasını" oluşturmasını okuyacaksınız.
Kitapta; "Neye katlandığın değil, nasıl katlandığın önemlidir" diyor. Ben de Ali ağabey dostların varlığı ile yapılan bu zulme katlanıyorum. Kitabı okuduğunuzda aslında bizlere çok büyük sorunmuş gibi gelen meselelerin aslında nasıl küçük şeyler olduğunu anlıyorsunuz.
Kısacası mutlaka okuyun…
Ben şu anda bu cümleleri yazıp duvarıma astım…
"Şimdi vazgeçersen bir daha her zorlandığında vazgeçersin. Beynin; bırakma, kaybetme, pes etme, vazgeçme, başarısızlık hissini tatmasına izin verme."
Silivri''den Sincan''daki Müyesser Yıldız''a,
Yan koğuşumdaki Barış Pehlivan''a,
Yan koridordaki Hülya Kılınç''a sevgilerimle…