Arınç, Genelkurmay Başkanı olsun
Yok Atam, yok. Yanıldın sen. Yakında her halde Anıtkabir’i de parselleyip yerine bir alışveriş merkezi ile otel yaparlar. Bunlar senin kutsal emanetler olarak bıraktığın kurum ve kişiler de değil. Senin çocukların, senin değerlerine senin emanetlerine sadıklardı, bu yolda ölmeye hazırdılar. Yokluk içinde varlığa karşı savaştılar. Koruma ve kollama yemini etmişlerdi. Bunların yemininde o satırların üstü çizilmiş. Bunlar başkalarına sadakat yemini etmiş gibiler.
Bunlar göz göre göre, orduyu devre dışı bıraktı ve kendi ordularını, muhafızlarını kurmak için polise, top, tank, uçak almak için mücadele ediyormuş. Yakışır. Temsil ettiklerini söyledikleri halktan korunmak için kapılarında polis yetmez, tanklar, toplar nöbet beklemeli. Futbol sahaları uçak pisti haline getirilip, filo filo uçak üslendirmeli, vapur iskelelerinde de hücumbotlar tutmalı. Zaten helikopter pistleri hazır.
Başbakan TEKEL işçilerinin eylemleri için konuşurken de yetimin hakkını yedirmem dedi. Adam haklı, yetimin hakkını niye TEKEL işçilerine yedirsin. Onlara mı kaldı yetimlerin hakkı? İşçilere bir poşet pirinç, bir çuval kömür yeter. Kendisine ikinci makam aracı, yeni uçaklar alırken piyasadaki yüzde 50’lik artışta memura, emekliye acından ölmeyecek kadar zam verecek. Çok bile...
Sevgili okurlarım, ben Arınç komedyasından bir şey beklemiyorum. Aslında bu tezgâhın da aniden Arınç’ın tersine dönmesi de beni hiç şaşırtmaz. Eğer o kadar kelek bir istihbaratçı varsa, yakalanmış olması en azından kendisi açısından hayırlı olmuş, hayatı kurtulmuş. Yabancı ajanlar yakalasa, sıkardı kafasına kurşunu. Beni ürküten şey başka. Ülkelerin yüksek güvenlik isteyen işleri veya bölgelerine girişte güvenlik araştırması yapılır ve çok titiz davranılır. Mesela burada ABD’de her işin bir güvenlik derecesi vardır. Okuyacağınız belge ve haberleşmeler bile bu dereceye göre düzenlenir. Katılacağınız toplantılar da.
Şimdi gelin Türkiye’nin gizli evrakının olduğu bir bölgeye, güvenlik araştırması ne derece yapıldığı belli olmayan, polis memurları ve savcılarla hâkim girebilmesine. Bizim gizli bölgelerimiz maşallah umumi telefon kabini gibi. Gelen giriyor, geçen giriyor. Böyle bir şeyin Pentagon’da olmasını düşünmek bile mümkün değil.
Allah razı olsun Kenan Evren’den. Bu komuta takımı onun döneminden bu yana yetişen karargâh subaylarından oluşturuldu. 1980 sonrası ordudaki değişim, Türkiye’yi bugüne getirdi. Kıta subaylığının bir hükmü, değeri kalmadı. İşte o tür bir ordunun benzeri, bugün Afganistan’da Irak’ta sayıları bini bile bulmayan kişilere karşı. Ellerinde en modern silahlar, havadan, karadan denizden her şeyi izliyor her yeri bombalıyorlar. Ama istedikleri sonucu alamadan işgal ettikleri yeri terk ediyorlar.
O mantığa göre, PKK ile savaşta da Başbakan ve hükümet tarafından yenik ilan edilen askerimize, ordumuza da ihtiyaç yok. Tüm orduyu dağıtalım. Bu kadar masrafa gerek yok. Daha bir adresi bile aklında tutamayan subaylara Türk ordusunun ihtiyacı da olamaz. Arınç’ı general yapalım. Hatta bence Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı da o olsun.
Çocuklarımıza da yazık oluyor, yok terörist kovalayacakmış, yok sınır bekleyecekmiş, yok mayına basacakmış. Bizim Suriye sınırımız açık değil mi? Bizim Irak sınırımız açık değil mi? Yunanistan ve Bulgaristan sınırı da sorun değil, nasıl olsa AB’ye gireceğiz diye bir yerimizi yırtıyoruz. Ne yani 600 bin askeri, hap kadar Ermeniler için mi besliyoruz? Hem paraya hem de insanlara yazık.