Arap dünyasının gafleti
Gazze’de bütün dünyanın seyrettiği insanlık dramıyla ilgili beylik sözleri tekrar etmeye niyetim yok. Gelişen olaylara genellikle düz mantıkla, Aristo’nun yaklaşımıyla cevap bulmaya çalışırım. Dilerseniz aynı mantıkla önce aşağıdaki soruların cevabını düşünelim. “Filistin ile İsrail arasındaki ateşkesin bozulmasından kim kârlı çıkmıştır?
Gazze’de çoğunluğu kadın ve çocukların ölümlerinden kimlerin kazancı olabilir?
Söz konusu para olduğunda, petrol gelirleri olduğunda bir araya gelen Arap ülkeleri, başta Suudi Arabistan olmak üzere bu tarihi kıyım karşısında niçin sessiz kalmaktalar?
Hamas ile İsrail arasında geçici ateşkesi sağlayan Mısır, taraflara ateşkesin uzaması için gerçek anlamda girişimde bulunmuş mudur?
Arap âleminde Mısır’ın ihanet içinde olduğu düşüncesinin giderek yayılmasının arkasında neler vardır?
Filistin halkının büyük bir bölümü Müslüman olduğu halde, tarihten bu yana direniş örgütlerinin liderleri George Habbaş örneğinde olduğu gibi niçin Hıristiyanlardan oluşur?
Adı Filistin davasıyla özdeşleşen Yaser Arafat’ın kurduğu El-Fetih’te sosyalist düşünce hakimiyeti, diğer örgütlerde de vardır. Söz konusu örgütleri yıllarca uluslararası terör örgütleri ile işbirliğine kimler itmiştir?
Geçmişi daha 14-15 yıl olan Hamas’ın kısa sürede Filistin’de çoğunluğu ele geçirmesini kimler, nasıl sağlamıştır?
Karadan, denizden ve havadan abluka altında bulunan Filistin’e uzun menzilli roketler hangi ellerle, nasıl sokulmaktadır?
Türkiye’nin aksine sık sık genel seçimlere giden İsrail’in kısa tarihine göz atıldığında, her seçim öncesi mutlaka çatışmaların çıkması tesadüfün ötesinde bir iktidarı ele geçirme taktiği midir? Bill Clinton’ın İran’a seyahatini önlemek için Oval Ofis skandalını patlatan İsrail, Obama’nın seçilmesiyle esmekte olan barış rüzgârlarını sabote etmekte niçin bu kadar acele etmektedir?
ABD yönetimi ile İsrail arasında hangi konularda fikir ayrılığı vardır?”
Sıralamaya gayret ettiğim bu soruların altına yüzlercesini daha sıralayabileceğinizden eminim. Gelelim Başbakan Erdoğan’ın Ortadoğu turuna... Erdoğan AKP tabanına yerel seçim öncesi “Ne yılbaşısı” mesajı da veriyor. Ürdün’de Mahmud Abbas ile görüşürken, Hamas temsilcilerini de ihmal etmeyecek. Mısır, Suriye ve diğer Arap ülkelerinin Osmanlı Devleti’nin bakiyeleri olduğunu unutmayanlar, Erdoğan’dan çok şey bekleyebilir. Bölge barışının tesisi için “Kafkas Paktı” gibi akla yatkın olmayan projeleri öne sürmesi durumunda Türkiye’nin prestij kaybedeceğini umarım Dışişleri’ndeki görevliler de hesap etmişlerdir.
Eren Çelik’in Başkent TV’de sunduğu “Son Ajans” programında Hüsnü Mahalli’yi dinledim. Suriye’nin Arap Birliği dönem başkanı olarak acil toplantı çağrısına ABD korkusundan cevap veremeyen Arap ülkelerine veryansın edişi izlemeye değerdi.
Yılın ilk günü art arda sıraladığım soruların cevaplarını yıl içinde ele alacağım. Annelerin ağlamayacağı, çocukların güleceği bir yıl temenni ederim; ülkü ile kalın.