Başkent Ankara’da iç ve dış siyasette tansiyon dakika başı değişiyor. Siyasi hararet ise devamlı yükseliyor.
Ankara’nın hızlı nabız atışlarını daha net duyurabilmek için önce dış siyasetin en sıcak maddesi Suriye’den başlayalım.
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Çin’den Esad’a çektiği, “bizi oraya gitmeye zorlama” başlıklı resti ile ilgili tüm teferruatı medyada gördünüz.
Hem Başbakan’ın hem de Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun ikna diplomasisi tüm hızıyla sürüyor.
Siyasi ve askeri gözlemcilerin ortak görüşü; “Tayyip Erdoğan Suriye’ye müdahalede kendini geri dönülmez noktada görüyor. Hükümet müdahale için meşruiyet zeminini hazırlayıp müdahale şartlarını olgunlaştırıyor”.
Başlıkta verdiğimiz siyasi hava raporunun Nisan ayı somut verilerine bakalım;
Milli Güvenlik Kurulu Nisan ayı toplantısı için, devletin tüm birimlerinde olağanüstü bir çalışma var. MGK’ya katılacak bakanlara yazı gitti. “MGK toplantısı ya 26 Nisan ya da 30 Nisan tarihinde yapılacak. Hazırlıklarınızı ona göre yapın” dendi. Nisan sonu MGK’nın birinci gündem maddesinin Suriye olacağı bildirildi. Diğer gündem maddeleri ise sırasıyla şöyle belirtildi:
“Irak, İran (nükleer kriz), Kıbrıs.”
Burada alışık olmadığımız tek durum, Bakanlara MGK için iki tarih verilmesi. Çeşitli kaynaklardan sordum. Denilen o ki; “Başbakan ve Genelkurmay Başkanı’nın 30 Nisan programlarında bir sıkıntı yok. Cumhurbaşkanının programı netleştirilemedi. Abdullah Gül’ün Nisan sonunda olması beklenen temasının kesinleşmesi bekleniyor. O temas 30 Nisan’a denk düşerse MGK 26 Nisan’da toplanacak.”
Yani?
Taraflı-tarafsız gözlemciler “olası Suriye müdahalesi” için MGK’nın Nisan ayı toplantısını bekliyor.
Suriye’ye askeri müdahale konusunda en yetkili kişilerin başında gelen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’a “hazırlıkları” sorduk. Aldığımız cevap:
“Afet İşleri Genel Müdürlüğü her an hazır bekler. Neden? Deprem olacağını bildiği için değil. Deprem olursa her an hazır olmak için. Bu tür diğer kurum ve kuruluşlar da kendi görev ve sorumluluk sahalarında bir şey olursa müdahale etmek için hazır bekler. Türk Silahlı Kuvvetleri de savaş çıkacak diye değil, her zaman olduğu gibi her ihtimale karşı hazır bekler.”
Bu açıklamanın yorumu da size kalsın!..

Seçim söylentileri
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın “siyaset yargıyı kuşatamaz” çıkışının ardından. Ankara’da gündeme hemen seçim senaryoları sokulmuştu. Gündeme, “2014 yılında yapılacak yerel seçimler 6 ay öne çekilecek. Anayasa değişikliği gerektiren bu proje için muhalefet partileriyle temas başladı. Böylece, gelecek yıldan itibaren vatandaş her yıl sandığa gidecek. 2013’te belediye, 2014’te cumhurbaşkanlığı, 2015’te ise milletvekilliği seçimleri yapılacak.” şeklinde haberler düşürüldü. Arkası da “milletvekilliği süresi tekrar 5 yıla çıkarılacak” diye beslendi.
Bizim yaptığımız araştırmalara göre Anayasa değişikliği gerektiren bu senaryolara göre şu ana kadar iktidar kanadından muhalefet kanadına giden bir teklif veya bir temas da yok. İktidara yakın kaynaklar da “şu an somut bir şey yok. Yalnızca yerel seçimlerle ilgili fikir jimnastikleri var” diyor.
Başbakan Tayyip Erdoğan ise Anayasa Mahkemesi’nin, CHP’nin, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresini 7 yıl ile sınırlayan yasanın iptali için yaptığı başvuruda vereceği kararı
bekliyor.
Ankara kulislerine sızan haberlere göre; Anayasa Mahkemesi konu ile ilgili kararı Mayıs ayı ortasında netleştirecek. Erdoğan da iç siyasetteki rotasını ona göre ayarlayacak.
Bu arada bize ulaşan bilgilere göre; İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ile birlikte Tayyip Erdoğan’a yakın iki-üç bakan daha, bazı illerin Büyükşehir yapılmasına ilişkin kanun tasarısı üzerine yoğunlaştılar. Tasarının adı, “nüfusu 750 bini aşan illerin büyükşehir yapılmasına ilişkin kanun tasarısı” .

AKP’nin gündemi!
Şu anda AKP’nin gündeminde; Aydın, Denizli, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Balıkesir, Van, Manisa, Hatay, Malatya ve Mardin olmak üzere 13 ilin Büyükşehir yapılması var.
AKP’li Bakanlar bu tasarının son detayları üzerinde çalışıyorlar. Buradaki detaylar çok önemli. Siyasi kulislerde AKP’nin yapacağı düzenlemeler ile muhalefette olan bir çok belediyeyi “ele geçireceği” konuşuluyor. “En ücra köyler AKP’nin seçim kazanacağı şekilde yeni büyükşehirlere bağlanacak. İktidar kendine oy depoları yaratmak için alakasız yerleri, alakasız yerlere bağlayacak” deniyor.
Yeni Büyükşehir yasa tasarısının akıbeti Tayyip Erdoğan’ın kafasındaki seçim stratejisinin de ilk işaretleri olacak.
Siyasi gözlemciler, AKP’nin son genel mahalli seçimlerde bir öncekine göre oy kaybına işaret ederek, “Tayyip Erdoğan mahalli seçimlerin yanına bir sandık daha koymaz” diyor.
Başkentte hangi siyasi kulise adımınızı atsanız sohbetler Suriye’den başlıyor, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresi ile devam edip, Tayyip Erdoğan’ın “Başkanlık sistemi çalışmaları” ile son buluyor.
Ortada somut olarak tek hissedilen şey ise sokakta yağan yağmura rağmen bedenlerde hissedilen aşırı sıcaklık!..