Amerikan projesine Amerikalı aktörden destek!
Gerçekte her şey Kıbrıs’la başlamıştı. Annan Planı’nı, Kıbrıs Türk halkına kabul ettirmek için, iç ve dış bütün kamuoyu yaratıcı aktörler devreye sokulmuştu. Kıbrıs, AB’li, ABD’li ve AKP’li irade taciri misyonerle ağzına kadar doldurulmuştu. Vaatler ve umutlarla halkın bilinci yönlendirildi. Türk tarafı, bu yönlendirmeler sonucunda Annan Planı’na “evet” dedi. Yabancıların desteğinin sonuçları Kıbrıs gibi bir davada alındığına göre “açılım” lar konusuna verilecek yabancı destekle aynı sonuç neden alınmasın? ABD’den ya da AB’den açılıma destek söylemleri böyle bir beklentinin ürünüdür.
Amerikalı aktörden destek!
İktidar, Kıbrıs’tan sonra “Kürt Açılımı”nda da aynı yöntemi izlemektedir. ‘Açılım yok, süreç var’diye daha önce de defalarca yazdık. Başbakan, konunun bir süreç olarak algılandığını Amerika’da “hazmede hazmede, hazmettire hazmettire bu işe devam edeceğiz” diyerek ortaya koymuş oldu. Öyle görünüyor ki, iktidar “Kürt Açılımı” denilen projeyi ABD’den ithal etmiş. Hâlbuki Başbakan, “Kürt Açılımı”nı ABD projesi olarak ifade eden muhalefete “İspat ediniz. Edemezseniz....” diyerek çıkışmıştı. İçişleri Bakanı, durumu “Türkiye Modeli” olarak tarif ederek kurtarmaya çalışmıştı. “Kürt Açılımı” diye başlayarak “demokratik” ve “Milli birlik” açılımı adı da verilen bu projenin adında bile fikir birliği olmaması bu projenin bir tercüme ve telkin işi olduğunu kanıtlar niteliktedir.
İktidar, bu nedenle “Kürt Açılımı” projesi için ABD’nin yalnız siyasi otoritesinden değil aynı zamanda kültür ve sanat erbabından da yardım talep ediyor. Türk halkını “Kürt Açılımı” na ikna etmek için Hollywood aktörleri de devreye sokuluyor. AKP Genel Başkan Yardımcısı Edibe Sözen, aktör Kevin Costner’i 3 Ekim günü yapılacak AKP kongresine davet ettiklerini belirterek, “Costner, AKP ile temas kurarak, ‘demokratik açılımı’ candan desteklediğini’açıklayacak” anlamına gelen açıklamalarda bulunuyor.
Böylece meşhur “Demokratik Açılım” projesine yalnız aktörler değil Amerika ve Avrupa’daki devlet adamlarının da açık destek verdikleri de iddia edilmektedir. Bunlardan birisi de ABD eski başkanlarından Bill Clinton’dır. Clinton, 2 Kasım’da Türkiye’ye bir konferans için gelecekmiş ve bu vesileyle de muhtemelen “demokratik açılımı” canı gönülden desteklediğini gazetecilere açıklayacak. Muhtemelen de bu iş silahla değil, ancak siyasetle çözülür diyecek.
İktidar-Hollywood açılım için el ele!
Anlaşılan o ki, iktidar açılımlarına muhalefeti ikna edemeyince devreye ABD’yi sokmaya karar vermiş görünüyor. Böylece Türkiye’deki muhalefetin, AKP’nin açılımlarını Hollywood sanatçıları kadar takdir edemiyor mesajı kamuoyuna verilmiş olacak. Bütün gelişmeler iktidarın Türk halkını, Amerikan usulü yöntemlerle ikna etmek için yoğun çalışmalara devam edeceğini göstermektedir.
İktidarın kamuoyuna açılımları hazmettirme ve ikna faaliyetlerine ABD desteği araması nedensiz değildir. Kamuoyunu etkileme ve yönlendirme çalışmalarıyla iktidar, yaptığı açılımların önemini Amerikalı aktörlerin bile Türkiye’deki muhalefetten daha çok takdir edildiğini kamuoyuna, göstermek istiyor. Böylece halka, dünyanın takdir ettiği açılımlara Türkiye’deki muhalefetin karşı çıkmasının ne denli yanlış olduğu kanıtlanmış olacak. Sonuçta karşınızda ABD’lilere “süpürmeyin, kullanın” diyen yetkililer var. Amerikancılıktan onur duyan bir diplomasi ve medya var. Neden başarmasınlar ki?