Türkiye NATO'nun Amerika Birleşik Devletleri'nden sonra en büyük üyesi ama bunun da ötesi iki müttefik ülke.
Ancak Türkiye'nin başına ne kötülük gelirse maalesef arkasından Amerika çıkıyor.
İşte 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Amerikalı generallerin yaptığı açıklamalar bunun bir delilidir.
Ancak asıl büyük delil ise bir ülkeyi ele geçirmek için askeri darbe girişiminde bulunulması talimatını veren terörist başı Fethullah Gülen'i Türkiye'ye iade etmemesidir.
Sadece FETÖ'ye mi destek vermektedir Amerika?
Hayır.
Unutmayalım PKK'ya dağlarda insani yardım adı altında yıllarca silah ve mühimmatı atan Amerika değil mi?
Bugün hâlâ PKK'nın uzantısı PYD için, "terör örgütü değil" diyerek büyük iş birliği yapan da maalesef müttefik bildiğimiz Amerika'dır.
Türkiye ısrarla delilleri ile PYD'nin terör örgütü olduğunu ortaya koymakta ama Amerika bildiğini okumaktadır.
Kuzey Irak'ta görev yapan Türk askerinin başına çuval geçirip esir alan kimdir?
Evet; bildiniz, müttefikimiz AMERİKA'dır.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan dostluğunun bozulmasına, iki ülke arasında büyük bir kriz çıkmasına neden olan da Amerika'dır ki Libya ve Mısır gibi ülkelerle aramızın açılmasının temelinde de vardır.
Gelelim Avrupa Birliğine (AB). Onlar ise 1963 yılından bu yana başvuran her ülkeyi tam üyeliğe alırken o yıl başvuru yapan Türkiye'yi hâlâ kapıda UTANMADAN bekletmektedir. Suriyeli mülteciler için aramızda imzalanan geri kabul anlaşması gereği Türk halkına vizesiz Avrupa seyahati ile 6 milyar Euro vaat eden AB bugün, kaba tabir ile çamura yatmakta, sözlerini tutmamaktadır.
İşte bu gerekçelerle hem Amerika hem AB yine tabiri caizse Türkiye'ye kalleşlik yapmaktadırlar.
Gelelim Rusya Federasyonu'na ki İstiklal savaşında Türkiye'ye büyük yardımlar yapmasını unutmadık.
Son yıllarda giderek artan ticaret hacminin yanı sıra iki ülke arasındaki dostluk ve iş birliği diğer tüm ülkelerden daha iyi duruma gelmişti.
Türk hava sahasına giren bir Rus savaş uçağını düşürmemiz iki ülke arasında kısa süreli bir krize neden oldu ama bu kriz çok çabuk aşıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin'e hitaben yaptığı açıklamada uçağın FETÖ'cüler tarafından düşürüldüğünü de vurgulayarak eskisinden daha yakın ilişkilerin güven içerisinde kurulacağını söyledi.
İşte bu gelişmeler Türkiye ile Rusya arasında kardeşlik ilişkilerinin yeniden ve daha sağlam temellerle kurulmasını sağlayacak.
