Amed mi Diyarbakır mı? Bölücü hezeyana cevap

Bir süre önce yazmış olduğum bir yazıya bazı bilinçsiz çevrelerden Amed bölgenin eski ismidir diye tepkiler geldi. Dün de bir Diyarbakırlı okurum aşağıdaki e postayı yolladı. Ben çok şey öğrendiğim için sizin ile paylaşmaya karar verdim.
“Ümit Bey, Değerli Hocam merhabalar. Diyarbakır veya biz Diyarbakırlıların bildiği ismi ile Diyarbekir için kullanılan AMED ismi tarihi değil işaret ettiğiniz gibi siyasal bir yönlendirmedir. Amed, Asurlular zamanında kullanılmış ve Asurice kökenlidir. Öncelikle Kürtçe ile hiç bir ilgisi yoktur. Ancak, özellikle Batılı emperyalistler ve onların kompleksli ’yerli’ takipçileri Orta Doğu’da günümüze tek satır, tek çömlek kırığı bırakmayan ne kadar medeniyet!!! varsa onları Kürtler ile ilişkilendirme hastalığı ile maluldur.
Geçtiğimiz günlerde Yeniçağ gazetesinde yazdığınız Güneydoğu’daki ismi değiştirilmiş yer isimleri ile ilgili tespitiniz çok önemli. Bir Diyarbakırlı olarak ben de bir not eklemek isterim. Bundan bir iki yıl kadar önce Diyarbakır’da yerel yönetim bazı köy isimlerinin yanına eski ’Kürtçe’ isimlerini de yazmaya başlamıştı. Bunda kesinlikle bir sorun yok aksine atılması gereken bir adım. Ben konunun siyasi boyutunu geçip çok çarpıcı boyutunu vurgulamak isterim. Şimdi BDP’li belediyenin Diyarbakır’da yaptığı bir iki değişikliğe bakalım;
“Yeşildallı (Hewarê xas), Talaytepe (Gırbelık), Çölgüzeli (Gozeliyeçolê), Cücük (Cucuk), Körtepe (Kortepe), Çiçekliyurt (İngici), Develi (Develi) Kabahıdır (Qubaxıdır), Pirinçlik (Qırxali), Gömmetaş (Sirim), Topraktaş (Heste Qa Bahrê), Kolludere (Qud)”.
Dil uzmanı olmaya gerek yok. Şimdi bir iki değişikliği irdeleyelim. Pirinçlik’ten başlayalım. Diyarbakır kent merkezine çok yakın bu köyü iyi bilirim. BDP’li belediye Prinçlik’in isminin yanına eski ’Kürtçe’ismi de koyduğunu söylüyor. Kürtçe isim neymiş Qırkali. Sakın bu KIRKALİ olmasın(!) Tarihte Diyarbakır’da Alevi Türkmen kitleleri hakimdi. Hâlâ Diyarbakır’da 7 Alevi Türkmen köyü var (çok kısa bir süre öncesine kadar sayısı 11’di). Kırk kavramı Türk-İslam geleneğinde özel bir yere sahiptir. Yani KIRKALİ kelimesini nasıl olur da Kürtçe olduğu söylenebilir. Çölgüzeli köyünü ne yapmış belediye onu da ‘KÜRTÇE’ye çevirmiş ne yapmış ÇÖLGÜZELİ=GOZELİÇOLE ya el insaf. İki kelimenin de aynı olduğunu anlamak için zeki olmak gerekmiyor. KÖRTEPE=KORTEPE olmuş. Biz Diyarbakırlı Türkler/Türkmenler kör yerine kor kelimesini kullanırız. (Diyarbakır Türkçesinin çok sağlam tarihi temellere sahip Harzemşah Türkçesi olduğu belirtilir. Bana göre ise Oğuz Türkçesi’nin coğrafi temel hatlarının kavşağındadır ve o hat Erzurum’dan başlar Bağdat’a kadar devam eder. Diğer taraftan ise Tebriz’den başlar Halep’e, Lazkiye’ye uzanır) Talaytepe olmuş “GIRBELİK” mesela bu kelimedeki lik-lık takısı Türkçe dışında başka dilde var da biz mi bilmiyoruz. GÖMMETAŞ olmuş SİRİM (SIRIM) herhalde BDP’li belediyeye teşekkür etmek lazım. Sırım için Türk Dil Kurumu sözlüklerine bakın. DTP’li belediye farkında olmadan köyün ismini eski öztürkçe haline döndürmüş.
Diyarbakır’da tarihten günümüze aşiretlerin en yoğun meskun olduğu bölge Siverek istikametindeki Karacadağ (Bizler Karajdağ olarak yuvarlar söyleriz) en az 1000 yıldır aynı adı taşımaktadır. Bölge coğrafyası Türkçe isimler ile bezelidir. Evliya Çelebi, seyahatnamesinde Çapakçur (Bingöl) dağlarındaki Türkmen aşiret isimleri kitapları doldurur der. Ancak önce Fars dili ve kültürü etkisi altındaki Selçuklular, ardından saltanatı boyunca sadece Türk katletmiş olan Yavuz Selim sonrası Osmanlı Devleti tutumu bölgedeki daha doğrusu tümden Orta Doğu’daki Türk izlerinin süreç içinde unutulmasına neden olmuştur. Mardin Kızıltepe Ulucami’nin kitabesini okuyun bölgedeki derin Türkçenin sağlam izlerine rastlarsınız.
Güneydoğu’yu hafif irdeledikçe Türkmen’i ve kültürünü bulursunuz, dilini bulursunuz(....)Türkiye bölünmez deniyor. Türkiye inanın bölünür. Bu umursamazlık, bu tarih bilmezlik olduğu müddetçe Türkiye bölünür. Benim ailemin kökenlerinin olduğu Şam, çok değil daha 80-90 yıl önce vilayetimiz değil miydi? Ya Halep, Kerkük, Selanik, Rodop, Girit. Allah, Türk milletini ve devletini korusun.”
Doğru, bölünür ve bölünmeye doğru sürükleniyor.

Yazarın Diğer Yazıları