Aslen Batmanlı olan İnşaat Mühendisi Davut Turhan, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için Yüksek Seçim Kurulu’na 555 bin lira ödedi. Adaylık sürecinde ise sadece 122 imza toplayabildi. 100 bin imza toplayan isimlere ödedikleri 555 bin lira geri iade ediliyor ancak 100 bin imza toplayamayan adayların verdikleri ise doğrudan Hazine’ye aktarılıyor.
Anlayacağınız Turhan’ın 555 bin lirası yandı. Gerçi Turhan paradan çok, imza sayısının düşük olmasına üzülüyor. Başta hemşehrileri olan Batmanlılara ve doğup büyüdüğü Diyarbakır şehrinin insanlarına desteklerini esirgedikleri için kırgın.
“Allah’ın elçisiyim” çıkışıyla dikkatleri üzerine çeken Turhan ile sohbet etme imkânımız oldu. Neden kendisini “Mehdi” ilan ettiğini, ailesini, çalışma hayatını ve 14 Mayıs’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hangi adayı destekleyeceğini sordum.
İşte 122 imza toplayarak aday olamayan ve kendisini “Mehdi” ilan eden Davut Turhan ile yaptığımız sohbetten kesitler:
YSK’ya göre 122 imza topladınız. Resmi olarak eksik ya da fazla imzanız var mı?
YSK ile bir iletişime geçmedim. Basından takip ettim süreci, 122 imzam varmış. Çok düşük.
Cumhurbaşkanı adaylığı için 555 bin lira ücret ödediniz, 100 bin imza toplayamadığınız için de para devletin kasasına gitti. Üzgün müsünüz?
555 bin liralık ücretin tamamını kendim karşıladım. Kişiden kişiye değişir elbet ama benim için küçük bir rakam. Bir daire parası değil.
Neden bu kadar az imza aldınız? Batmanlısınız… Hemşehrileriniz ve akrabalarınız da mı destek olmadı? Kırgın mısınız?
85 milyonluk ülkede 50 milyon küsur seçmen var. Batman’da seçmen sayısı 400 bin. Keza Diyarbakır’da 1 milyon seçmen var. Köyümüz Batman’ın Geriş ilçesine bağlı Sapanlı köyüdür ama doğma büyüme Diyarbakırlıyım. Batmanlı bir kişi çıkmış Cumhurbaşkanı adayı olacak. Paylaşımlarım belli, halkımız duyarlılığını göstermeliydi. Bu konuda gerçekten üzgünüm. Niye üzgünüm? Yapmak istediklerimi yapamayacağım için. Kim imza atmışsa Allah razı olsun, kim imza atmamışsa da üzgünüm. Yapmak istediklerimiz vardı. Aile hukuku, iş hukuku adalet sistemi komple yanlışın içindeydi. Hayatın gerçeğidir adalet.
Aydın Çapkan’a teşekkür ettiniz, adaylık sürecinde kullanmanız için size ofisini tahsis etmiş. Aydın Çapkan kimdir?
Nasip Bey var bizim mimar arkadaşımız. Nasip Aydın meslektaşımızdır. Kendisi bu süreçte tesadüfen Ankara’da olduğunu söyledi. Kendisiyle Aydın Çapkan Bey’in ofisinde görüştük. Ofisini açtı, bize destek oldu. Aydın Bey’in kendisi de inşaat sektöründe.
Siz de inşaat mühendisisiniz. Nerede eğitim aldınız?
Elazığ Fırat Üniversitesi’nde 1. sınıfı okudum, yatay geçişle Diyarbakır Dicle Üniversitesi’ne geçtim. 2001 yılında Dicle Üniversitesi’nden mezun oldum.
Şu an aktif olarak mesleğinizi icra ediyor musunuz?
Yapamıyorum. Sıkıntılar var. Biraz detaycı olduğum için.
Geçiminizi nasıl sağlıyorsunuz?
Daha önce inşaat sektöründe çalıştık. Şantiye şefliği, malzeme alıp sattık. İhaleler, işler yaptık. Kazancımızı harcıyoruz.
4 çocuğunuz vardı sanırım?
Evet, dördü de öğrenci.
“Dünya Başkanlığı” iddianızdan vazgeçtiniz mi?
Hayır, bu gerekliliktir. Bizim zaten Cumhurbaşkanı adayı olmak istememizin nedeni de budur. Dünya Başkanlığına gidilen yolda bir basamak… Dünyanın düzenli yönetilmesi için gereklidir. Burada bir federal yönetim olacak. Tabi buradan kastımız bir özerklik, serbestlik değil. Herkes kendine göre bir yönetim şekliyle devam etmeyecek. Esas yönetim tek olacak. Kurallarımız herkes için geçerli olacak. Tabi burada kuraldan kastımız bütün arabaların rengi aynı olacak değil. Anlatabiliyor muyum, robotsal bir yönetim tarzı zannedilmesin.
Daha önceki videolarınızda Allah’ın elçisi, mehdi olduğunuzu iddia etmiştiniz. Rüyanızda mı gördünüz ya da birisi mi söyledi. Bu meseleyi biraz açar mısınız?
Mehdilik iddiam var. Bu konuda şüphem yok. Bu konu biraz derin bir mesele. Rüyamda görmedim. Bu konuların temeli Cumhurbaşkanlığı adaylığıma dayanıyor.
Cumhurbaşkanı adayı olamadınız? Peki, 14 Mayıs’ta sandığa gidecek misiniz? Giderseniz hangi adaya ve partiye oy vereceksiniz?
Şu an düşünüyorum, beklemedeyim. Amacımız kurallarımızı hayata bir an önce entegre etmek.
Mevcut adaylar arasında size yakın gelen biri yok mu?
Esasen işin doğrusunu söylemek gerekirse 20 yıl boyunca ben AK Parti’ye oy verdim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a mı oy vereceksiniz yani?
Vallahi şimdi milletvekili, danışmanlık görev almak isterim. Meclis’te ya da yönetimin içerisinde… Çünkü bu bilgilerimi aktarmak isterim. Kendilerinden bir davet gelirse şayet biz buna yok demeyiz.
Kemal Kılıçdaroğlu’ndan bir teklif gelirse eğer?
Kemal Bey’den de gelirse yok demem.
