Akşener'in sözü...

Hande Fırat'ı özlemişiz. Gece Görüşü sezon açarken bu gerçeği fark ettik. "15 Temmuz kahramanı" bu gazeteci, yepyeni bir ekiple sahne aldı.

Prof. Dr. Mehmet Şahin, Abdülkadir Selvi ve Gürkan Hacır'ı göremeyince şaşırdım. İlişkileri tamamen mi kesildi, henüz bilmiyorum.

CHP'li Prof. Dr. Gaye Usluer ve Mustafa Balbay gecenin hâkimi konumundaydılar. Orhan Karataş'ın durumunda bir tık ilerleme yok. Patronu gibi Ak Parti'nin savunmasını üstlenmeyi sürdürdü.

Beğendim

Kendi adıma konuşursam Melik Yiğitel'i ekranda ilk kez izledim. Değerlendirmemi hemen yapayım; "beğendim." "Türk Medya Ankara Temsilcisi" olmanın hakkını verdi. Karşısındakine de saygıyı hiç eksik etmedi. Kimileri gibi "en iyi savunma hücumdur"u benimsemedi.

Konular

Mustafa Balbay'a özel bir parantez açmak istiyorum. Bu tip tartışmaların "ateşin hatiplerinden." Gazetecilikte bir tabir vardır; "her lafı manşet." Hele onun fikirleri size yakınsa oturup izlemek büyük rahatlık.

Tartışmalar sırasında, İBB'nin kiralık araba filosuna da değinildi. Bunların sadece bir kısmının Yenikapı'ya sığmaması bile yeterli açıklamaydı.

Şişirilmiş benzin faturaları ve tatil yörelerindeki özel kişilere tahsisler Ak Parti'nin başını uzun süre ağrıtacak gibi. En ilginç yan, burada da Egemen Bağış isminin ortaya çıkması...

Önemli olan

Devlet Bahçeli'nin yürek yarası olan İYİ Parti liderine gelince... Bir el sıkışmasından neler çıkarıldı, neler. Öyle savlar ortaya atılıyor ki, ağzım açık kalıyor. Bir tarafta Cumhur İttifakı'nı diğer yanda Millet İttifakı'nı bozan bozana.

Oysa Meral Akşener, 31 Ağustos günü en güzel cevabı verdi. Gayet net. Yakın geçmişten örneklerle bezediği açıklamasında "Biz her zaman sözümüzün arkasındayız"ı yapıştırdı.

Üçlünün durumu

Birileri buna rağmen bir görüntüden yola çıkıp bunu kangrene çevirme gayretindeler. Onlar için "ümitsiz vaka" diyorum.

Abdullah Gül/Ahmet Davutoğlu/Ali Babacan üçlüsünün Ak Parti'ye vereceği tahribata sabitlenmeliler. Koparılacak yüzde bir bile yüzde 50+1'e büyük darbe indirir.

***

Bir an önce

NTV'nin Yakın Plan'ında ağırlık İdlib başta, Fırat'ın her iki tarafına verilmişti. Yani ana başlık Suriye meselesi idi. Ufuk Uras dışında, herkes fikir birliğine vardı.

Konuşmacıların söylediklerinden çok, Erdoğan'ın "kapıları açarız" sözü üzerinde durmak şart. Kendisine ne yapacaksa bir an önce halletmesini öneriyorum.

Mahmut Övür'ün, hem ABD hem Rusya, bizi sıkıştırıp tıkanma noktasına getirdiler, teşhisi doğruydu.

Suriye anayasası

En iyi yorumları Prof. Dr. Kürşad Zorlu'dan dinledik:

"Şu anda en önemli mesele Suriye anayasasıdır. Türkiye buna ağırlık vermeli. İstediğimiz şartların girmesi için bastırmalıyız."

Zorlu, İdlib'deki vahameti de BM'den alınan örneklerle anlattı:

"Bölgede 500'ün üzerinde sağlık merkezi ve 100'e yakın okul bombalandı. Rusya'nın katkıları ise açık."

İnce oyunlar

Fatih Terim'e verilen 4 maç cezaya şaşırdım. Anlaşılan Profesyoneller! organize. Bana göre bu konuşmanın cezası en fazla 13 bin lira olmalıydı. 19 bin bile fazla. Terim 15 bin liralık çeki keser ve "üstü kalsın" der...

Demek ki Yılmaz Erdoğan'ın organizatörleri iyi çalışıyor. Sezonun ilk derbisini de Terim'siz oynatma çabası meydanda. Bu yanlış mutlaka Tahkim Kurulu'nda indirime uğrayacaktır. Aksi halde bırakın statları, sokaklar bile yangın yerine döner.

Ya bu

Doğrusu Levent Tüzemen'in "söylerim haaa" diyerek kastettiklerinin merakı içine düştüm. Disiplin Kurulu'nda -cezacılar- bulunan "iş ortaklarının" isimlerinin bekletmeden açıklanmasında yarar var.

Cezanın bildirim saatinin 19.05'e denk getirilmesi hepsinden daha büyük sorun. Türkiye'nin en başarılı ve en çok taraftarı olan camiasına böylesi bir hakaret fazla!

Eylül'ün önemi

Orhan Ayhan'la bir ilki ekrana uyguladı. Eylül ayının önemli olayları işlendi. Konulardan biri olan efsane boksör Rocky Marciano'nun hayatını bölümler halinde izledik. Çünkü Olimpiyat, Dünya ve Avrupa Şampiyonu Tevfik Kış'ın cenaze töreni programla çakıştı. Bu da bazı aksamalara yol açtı.

Bence araya serpiştirilenlerden bir haberle mutlandık. İspanya'daki Wako Kick Boks Şampiyonası'nda rekor kırdık. Tam 10 altın, 10 gümüş ve 28 bronz madalya kazandık.

Orhan Ayhan'la arada bir "Tarihten bir yaprak" olarak da yayınlanmalı...

GÜNÜN SÖZÜ

Bazen bir şey en iyi göz önünde gizlenir. Beatriz Colomina

Yazarın Diğer Yazıları