Yine bir Salı günü.. Yılların rutini ama izlemeden olmuyor. Siyasetin tüm tartışmalarına  liderler grup toplantısı salonlarından laf yetiştirmeye çalışırlar. Ankara’da Salı günleri öğlene kadar siyasi partilerin grup toplantılarına kilitleniriz. Grup toplantılarının öncesi de sonrası da siyasi kulisler çok hareketlidir. Dün de öyleydi. “Muhteşem” Katar’da olduğu için AKP’nin grup toplantısı yoktu ama kulisleri hareketliydi. Önceki yazımda, “mini kabine revizyonu” ardından iktidar partisinde olup bitenleri sizlere aktarmıştım. Baktım ki; kaynamanın daha farklı boyutları varmış.. “Muhteşem” e ve izlediği politikalara isyan daha üst boyutlara ulaşmış. Kendi payıma itiraf etmeliyim, CHP’deki tartışmaları izlemekten esas iktidar içinde yaşanan büyük kırılmaları (en azından bir bölümünü) atlamışız.
AKP ve “Muhteşem”de kendi “Ulusalcı” larından çok sıkıntılıymış da haberimiz olmamış. AKP’nin “ulusalcı” kanadından bir milletvekili ile sohbet ettim. “Muhteşem” in 20 Ocak’ta Nizip’te yaptığı, “Ben Kürt sorunu diye bir şey tanımıyorum. Vatan topraklarında ameliyata izin vermeyiz..” şeklindeki konuşmasına daha sonra bir televizyon kanalında devam ettiği “milliyetçi” içerikli söylemlerine dikkat çekti, “Biz de gereğini yaptık” dedi. “Nasıl” diye sordum, “Bana inandırıcı gelmedi. Klasik Erdoğan gaz almaları” diye ekledim. AKP’nin “ulusalcısı”, “yok öyle değil” diye itiraz etti, “Tayyip Erdoğan, İmralı süreci ile birlikte izlenen politikalardan dolayı çok sıkıntılı bir dönem yaşıyor. 20’ye yakın milletvekiliyiz olup bitenlerden çok rahatsızız, kendi aramızda devamlı durum değerlendirmesi yapıyoruz. Cemil Çiçek bey de bu sıkıntılarımızı Nizip konuşması öncesinde Genel Başkana net bir dille aktardı. Tayyip bey parti içindeki bu sıkıntıları dikkate alarak bu konuşmaları yaptı.”
AKP’li “Ulusalcı” milletvekilinin diğer söylediklerini, ambargo koyduğu için yazamıyorum. Sohbetteki mesaj; “AKP içinde sürpriz gelişmeler olursa şaşırmayın” mealindeydi.

Tekin’den önemli uyarı

CHP içindeki “ulusalcı”, “yeni CHP’ci” kavgası ile birlikte gözler Kemal Kılıçdaroğlu’nun yapacağı konuşmadaydı. CHP içindeki kavga “bir grup milletvekili İşçi Partisi’ne geçecek” iddiasıyla daha da alevlenmişti. Bu iddia en yetkili ağızlar tarafından yalanlanmıştı ama CHP içindeki tartışmaları da farklı boyutlara çekmeye yetmişti. Grup toplantısı öncesinde CHP’nin Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ile geniş bir sohbet imkanı yakaladık. Tekin, “Ulusalcılar İşçi Partisine geçecek” iddialarını dış provokasyon olarak değerlendiriyor, “Birgül Ayman Güler olmasa başka bir bahane bulacaklardı” diyor. Eskişehir’de Yılmaz Büyükerşen’e yapılan operasyona da dikkat çekiyor Tekin, “muhalefeti itibarsızlaştırma ve gündem değiştirme taktikleri” ne işaret ediyor. Gürsel Tekin ile gündemi değerlendirirken çok dikkate alınması gereken bir uyarıda bulundu;
 “Başbakan çok defalar Katar’a gitti ama bu seferki Katar ziyareti hepsinden önemli. Gündemi gürültüye patırtıya boğdular, dikkatlerin başka yönlere çekilmesini sağladılar. Katar,Büyük Orta Doğu Projesinde kararların alındığı ana üs. Bu sefer, Tayyip Erdoğan Katar’dan çok önemli kararlarla gelecek, savaş dahil.”
Gürsel Tekin, CHP içinde yaşanan tartışmaları “diyalog eksikliğine” bağlıyor, “her partide olabilen olağan tartışmalar” diyor ve ekliyor, “tivit attığımız kadar birbirimizle konuşsak bunlar olmaz.”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yardımcılarıyla beraber bugün Eskişehir’de olacak. Tekin, “tüm gücümüzle Büyükerşen’e destek vereceğiz. Onun doğruluk ve dürüstlüğünden kimsenin en ufak bir kuşkusu olmasın” dedi.

Ermeni brifingi

TBMM kulislerinden son not.. Geçen hafta içinde, milletvekillerine “Ermeni” brifingi verildiğini de öğrendik. Dışişleri Bakanlığı kanalıyla Meclis Dışişleri Komisyonuna çok önemli bilgiler (basına kapalı) aktarılmış.
Türkiye, sözde Ermeni soykırımının yüzüncü yılı olan 2015 tarihini “hedef yıl” olarak belirleyen Ermeni Diasporası’na karşı “Rusya” kozunu oynayacak. Dışişleri Bakanlığı Doğu Avrupa, Kafkasya, Orta Asya ve Uluslararası Güvenlik İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Mehmet Fatih Ceylan’ın, Ermenistan’ın dünyaya ve Türkiye’ye kapalılığını aşmanın yolunun Rusya’dan geçtiğini kaydederek, şunları söylemiş;
 “Ermenistan 2015’te sözde Ermeni soykırımıyla ilgili çok ciddi karşı propagandaya hazırlanıyor. Bunu aşmak için biz de hazırlıklarımızı yapıyoruz. Ermenistan’la yakınlaşmanın yolu Rusya’dan geçiyor. Biz de Rusya ve Türkiye’nin ekonomik çıkarlarını ortak paydada buluşturarak, Rusya’dan Ermenistan’la ilişkilerimizde destek almayı amaçlıyoruz”
Ceylan, komisyonda Türkiye’nin Ermeni Diasporası’nın final yılı ilan ettiği 2015 yılına yönelik gerekli tedbirleri almaya başladığını da vurgulayıp “2015 dünyanın sonu değil. Türkiye’nin Ermenistan’la ilgili sorununu Rusya çözebilir. Bunun için Rusya ve Türkiye’nin ekonomik çıkarlarını ortak paydada buluşturacak projeler hazırlıyoruz. Ermenistan ve Rusya’dan da geçecek ikinci bir demiryolu hattı projesine Rusya da sıcak baktı. Bununla ilgili görüşmelerimiz sürüyor. Rusya samimi davranırsa Ermenistan’la ilişkilerimiz farklı boyuta gelebilir” ifadelerinde bulunmuş.
Brifingde, Kafkasya Grubunu’nun canlandırılması için Rusya ile görüşmeler yapıldığı, Gürcistan ile de ilişkilerin daha iyi seviyeye çekilmesi için yapılan girişimler de milletvekillerine verilen bilgiler arasında.