Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yavuz Selim DEMİRAĞ
Yavuz Selim DEMİRAĞ

AKP'nin Köşk adayı...

Amaçları iç savaş çıkarmak olanların partileri kapatılmasına rağmen TBMM’den çekilmeyecekleri ortaya çıktı. İmralı’daki lüksün artırılması için başlatılan ayaklanmanın ardından ev hapsi ve serbest bırakılmasını da telaffuz etmeye başlayanlar ne de olsa her taleplerini yerine getiriyor. Hastanelere zam yapılırken İmralı’ya beş milyon dolar harcayan hükümet çaresizce İmralı’ya yetkili gönderip olayların durdurulmasını bekleyecek kadar acz içine düştü.
İçişleri Bakanı Beşir Atalay’a verilen açılımın koordinasyon göreviyle ilgili daha ilk günden “bu paketin içinde ne olduğunu Atalay bile bilmiyor” diye yazmıştım. Nitekim açılımın goygoyculuğunu yapan medyadaki kalemşörler, süreci iyi yönetemediği için Atalay’ı eleştirirken Tayyip Erdoğan’a “işi Arınç’a havale et” mesajını veriyorlar. Ve yıldızı yeniden cilalanan Arınç televizyon ekranlarında arz-ı endam ederek hükümet adına insiyatifi ele almaya çalışıyor.
“Bedeli ne olursa olsun ödemeye hazırız” dedikleri açılımdan geri adım atmayacaklarını tekrar eden Erdoğan’ın ABD’de Obama ile yaptığı başbaşa görüşmeden sonraki büyükelçi istifasının da perde arkası aydınlanıyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davudoğlu’nun alınmadığı görüşmede başta İran, Afganistan olmak üzere açılımın detaylarının şekillendiği biliniyor. Hatta Obama’nın Erdoğan’a 7-8 yıl daha iktidarda kalması gerektiğini, bu süreçte her türlü desteği sağlayacağını taahhüt ettiği de sızan haberler arasında.
Oysa Türkiye’de ben dahil büyük çoğunluk Tayyip Erdoğan’ın görev süresi 5 yıla çekilen Abdullah Gül’ün yerine Köşk’e çıkacağını savunuyordu. Ancak ABD seyahatinden önce şekillenip daha sonra da netleşen plana göre Tayyip Erdoğan’ın AKP’nin başında kalması gerektiği vurgulandı. Erdoğan sonrası AKP’nin bırakın iktidarda kalması zaten uğramakta olduğu kan kaybı yüzünden sonunun ANAP gibi olacağını bilenler Köşk için ara formülü buldular... Formülün Bülent Arınç olduğunu sananların hepsi yanılıyor. Köşk’e adaylığı teklif edilen isim açılımın mimarları arasındaki MİT Müsteşarı Emre Taner...
Diyarbakırlı olan Taner’in Kürt meselesinde uzmanlığının yanında müteddeyin bir müslüman olduğu da biliniyor. Kürt lehçelerini çok iyi bilen Taner’in Barzani ve Talabani ile sık sık biraraya geldiği, İmralı’da saatlerce terörist başıyla görüştüğü, Irak’ın kuzeyindeki gelişmeler konusunda hem hükümete hemde MGK’ya bilgiler vererek tavsiyelerde bulunduğu kamuoyunun malumu.
Yaş haddinden emekli olması gerektiği halde 6’şar aylık dönemlerle görev süresi uzatılan MİT Müsteşarı Emre Taner’e Cumhurbaşkanlığı teklifini götüren AKP, önümüzdeki süreçte PKK ve uzantısı partinin Güneydoğudaki etkinliğini de kırmayı hedefliyor. Aynı zamanda hem içeri hem dışarı “Türkiye’de Kürt Cumhurbaşkanı oluyor” mesajını vererek...
Son derece önemli bu iddia karşısında “olur mu ya!..” itirazını yapanlara “Burası Türkiye... Tayyip Erdoğan’ın Siirt’ten seçilmesini CHP ve Baykal sağladı. Abdullah Gül’ü Köşk’e getiren de MHP’nin Devlet Bahçeli’si değil mi?” cevabını versem ne dersiniz...
Emre Taner Köşk’e çıkar mı çıkmaz mı? İki yıldan fazla bir süre var gibi görünüyor. Teklifin doğruluğundan emin olmakla beraber, siyasette 24 saatin çok uzun bir süre olduğunun bilincindeyiz.
Dahası “Türklerin yönetemeyeceği kadar önemli” ülke olan Türkiye’de kararlar yıllardır dışarıdan dayatılmıyor mu?

Yazarın Diğer Yazıları