'AKP'nin gücü sadece Türk askerine yetiyor'

Emekli kurmay Albay Ümit Yalım, röportajımızın son bölümünde de  Patrikhane’nin Türkiye üzerinde bitmek tükenmek bilmeyen oyunlarının ısrarla altını çiziyor. Türkiye’yi adeta “bekçisiz köy” sanan Patrikhanenin ruhban okulu oyunu hakkında da şunları söylüyor:
  “Patrikhane’nin destek ve yönetimindeki ruhban okulu 1844 yılında açılmış, 1950 yılına kadar orta dereceli okul hüviyetinde hizmet vermiştir. 1950 yılından itibaren okulun lise kısmına bir yıl ilave ile ‘Yüksek Teoloji Bölümü’ kurulmuştur. Anayasa Mahkemesi, 1971 yılında Türkiye’deki tüm özel okulların kapatılması kararını vermiştir. Anayasa Mahkemesi’nin kararı üzerine hemen 1472 sayılı intibak yasası çıkarılmıştır. Bu yasaya göre gerekli koşulları yerine getiren Özel Yüksek Okullar kısa zamanda üniversite bünyesi içinde yer almışlardır. Bakanlık, Teoloji Bölümü için yapılacak işlem içinde, o tarihte kuruluşunda İlahiyat Fakültesi bulunan tek üniversite konumundaki Ankara Üniversitesi’nden karar istemiştir. Üniversite Senatosu, Teoloji Bölümü’nün liseye dayalı dört yıllık bir yüksekokul olduğunu teyit etmiş ve Lozan Barış Andlaşması madde 40’ın ‘eşit haklardan yararlanma’ hükmüne dayanarak bu okulun da üniversiteye bağlanmasına karar vermiştir. Ancak Teoloji Bölümü, üniversiteye bağlanma kararına karşı çıkarak bu kararı benimsememiş ve okulu kapatmıştır. Görüldüğü gibi ruhban okulunu kapatan Anayasa Mahkemesi veya Bakanlık değil, Üniversite Senatosu kararını benimsemeyen Patrikhane’dir.
Ayrıca, Türkiye’de yaşayan azınlıklara yönelik din adamı yetiştirmek maksadıyla, 1999 yılında çalışmalar başlatılmıştır. Bu kapsamda, Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görüşü alınarak İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi bünyesinde “Dünya Dinleri Kültürü” bölümü açılması kararı alınmıştır. Bölüm 2000-2001 eğitim ve öğretim yılında açılmış ancak Patrikhane ile birlikte Ermeni Cemaati de bu duruma sıcak bakmamış ve bölüm henüz hayata geçirilmemiştir.Ortodoksluğun kalesi olan Yunanistan’da dahi tüm dini okulların Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı’na bağlı bulunmasına ve kiliseye bağlı dini okul bulunmamasına rağmen Patrikhane okulun, Heybeliada Ruhban Okulu’nda ve devlet denetiminde olmaksızın açılması için özel bir çaba sarf etmektedir.”
-Peki bütün bunlar olup biterken AKP iktidarı ne yapıyor?
 “Bütün bunlar olurken Kültür Bakanı Ertuğrul Günay ne yapıyor? Sayın Günay Patrikhane’nin kiliselerini onarmakla meşgul. Bir de tarihi görüntüyü bozuyor diye Ankara Radyosu’nun arkasında bulunan eski Hava Kuvvetleri Karargahı’nın üst katlarını yıktırdı.
    Peki Sayın Günay, Kavala ve İstanköy’de camilerimize ve İslam dinine yapılan saygısızlığı görmüyor mu? Onun için ne yapıyor? Aslında ne yapabilir ki? AKP’nin gücü sadece Türk askerine yetiyor.
AKP’li Hüseyin Çelik de kamuoyunu yanıltmakla meşgul, dürüst olmak ve empati yapmaktan bahsediyor. Avrupa örneğini veriyor ama Yunanistan’ın etrafından dolaşıyor. Yunanistan’ın Türk soydaşlarımıza yaptığı baskıdan, dini ve eğitim özgürlüklerini kısıtlamasından, soydaşlarımıza ikinci sınıf vatandaş muamelesi yaptığından hiç bahsetmiyor. Soydaşlarımızın yerine empati yapmıyor, gerçekleri kamuoyundan saklıyor.
‘Türkiye’de 100 papaz yetiştirilince kıyamet mi kopacak?’ diyor. Peki Yunanistan’da İlahiyat Fakültesi var mı? Oradaki camiler için 100 imam yetiştiriliyor mu? Rodos ve İstanköy bölgesinde 1972 yılından beri, tam 40 yıldır Müftü yok. Hüseyin Bey bunları bilmiyor mu? Hüseyin Bey’in iddialarının aksine, Lozan Antlaşması Madde 40’taki eşit haklar ilkesi ile Madde 45’teki Mütekabiliyet ilkesi ruhban okulunun açılmasına engeldir. Ayrıca Anayasa’nın 90’ıncı maddesine göre bu konunun muhatabı Lozan Antlaşması’dır.”

***

DP Yüksek Danışma Kurulu üyesi Emekli Albay Ümit Yalım ile yaptığım uzun röportaj ve görüşmelerde şunu gördüm ki; anlattıklarına ve anlatacaklarına bu sayfalar yetmez. Yalım, parti olarak en ince ayrıntılarına kadar “Ege’de olup bitenleri”, “Patrikhane’nin oyunlarını” hem CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na hem de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye anlatmak istiyor.
Eğer ilgi duyup öğrenmek isterlerse!..
Burada Ümit Yalım’ın ilk gün söylediğini bir daha hatırlatmakta fayda var;
“Türkiye önce Batı’dan bölünüyor” ...

Yazarın Diğer Yazıları