AKP-HDP ittifakı yakın...
Ana muhalefet lideri "Kürt sorunu"nu niçin yeniden gündeme getirdi?..
PKK''dan kopamayan HDP, neden ısrarla İmralı''ya dikkat çekerek gündemi geriyor, sertleşiyor...
AKP ile HDP arasındaki iş birliği tartışmalarının perde gerisinde neler yaşanıyor?..
4 Temmuz 2021 günü bu köşede "HDP, AKP, sessiz pazarlık" başlıklı bir yazı vardı... İşte o yazıda, üç önemli konuda şöyle vurgulamalar da yapılmıştı;
- "Millet İttifakı''nın resmî parçası olmasa da, muhalefetin 2019''daki seçim başarısının tek belirleyicisiymiş gibi davranan HDP, özellikle CHP tabanında iki ucu keskin bıçağı andıran siyasi tedirginliği tetiklemekten de kaçınmıyor..."
- "HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu, "Cumhurbaşkanı Erdoğan çözüm süreci için adım atsa, HDP tekrar AKP ile uzlaşır mı?" sorusuna, "tabii ki" diye karşılık vererek, her an yeni ittifaklara açık olduklarını açıklamaktan çekinmedi..."
- "Ana muhalefet partisi; İYİ Parti ile yoğunlaştırdığı enerjiyi mi koruyacak, yoksa her an AKP''ye yanaşacak olan HDP''den uzaklaşmayı mı deneyecek?.."
Yukarıdaki saptamalar ve sorular sanki gündeme gelmemiş ve sanki toplumda kaygılar yokmuş gibi, HDP her fırsatta ülkeyi ve siyaseti şaşırtmaya devam ediyor...
Ne yazık ki HDP''nin gölgesi nedeniyle AKP ve medyasının taarruzuna uğrayan ana muhalefet de bu şaşırtmaların ortasında savrulmaktan kurtulamıyor...
Peki; bu savrulma HDP''yi nereye sürüklüyor, muhalefetin şaşkınlığını neden büyütüyor?..
Önce PKK''nın denetiminden bir türlü kurtulamayan HDP''nin siyasi açıdan nasıl bir dağınıklık yaşadığına ve niçin çıkış aramak zorunda kaldığına dikkat çekelim...
HDP KISKACI DAĞITMA PEŞİNDE!..
Bakmayın siz cezaevinde bulunan HDP''nin Genel Başkanı Selahattin Demirtaş''ın 2018 seçimleri öncesi elinde bağlama ile televizyonlarda şov yapmasına...
Öcalan''a yönelik "tecrit" iddialarının yoğunlaştığı o dönemde, partinin PKK ile organik bağını perdelemek için Kürt siyasetinin gülen yüzü (!) temasıyla ekranlara çıkartılan Demirtaş''ın çabaları ve başta CHP içerisindeki hayranlarıyla medyadaki destekçilerinin pohpohlamasıyla HDP, oyunu ilk kez yükseltmişti...
Ancak HDP son dönemde bir yandan siyasi olarak ivme kaybediyor, diğer yandan da sırtını dayadığı örgütün yaşadığı erozyon nedeniyle toparlanmakta ve siyasette etkili olmakta güçlük çekiyor...
Bu arada HDP''nin PKK ile organik bağını da artık kimse yalanlayamıyor...
Selahattin Demirtaş''ın "HDP, Öcalan''ın projesidir" ve "Başkan Apo''nun heykelini dikeceğiz" dediği partinin eş başkanlarından Pervin Buldan''ın Güneydoğu''daki mitinglerde sürekli olarak örgütün şu anki yöneticisi Murat Karayılan ile diğer sorumlularına selam göndermesi, onlara övgüler yağdırmasını gösteren videolar, bağlamanın telleri arkasına saklanan bir siyasi iş birliğini iyice deşifre etmiş, salt AKP''ye tepki olsun diye HDP''yi destekleyen kitleleri de ürkütmeye devam etmişti...
Bu arada PKK''ya yönelik son üç yılda yoğunlaştırılan operasyonlar örgütü yurt içinde erime noktasına getirirken, diğer yandan da HDP''nin yerel bürokraside yaşadığı erozyon parti tabanında dağılmaları artırıyor.. Bu kıskaçta çıkış yolu arayanlar da çoğalıyor...
Çünkü HDP''nin 2019 seçimlerinde kazandığı belediyelerin neredeyse tamamına kayyum atanınca, hem parti tabanı buralardan yararlanamadı, hem de sıklıkla gündeme getirilen "belediyelerden PKK''ya yardım"ın kesildiği konusunda, iktidar kanadından açıklamalar arttı... HDP''liler ise kayyumların belediyeleri zarara uğrattığını ileri sürüyor...
Öte yandan HDP örgütlerine yönelik yurt genelinde yapılan operasyonlar, genel başkanları ve çok sayıda parti yöneticisinin cezaevinde olması da, yerel seçimlerde CHP adaylarını destekleyen HDP''nin örgüt yapısını zayıflatıyor...
Velhasıl; Kürt siyasetinin askerî kanadının büyük darbe alması, siyasi kanadının ise operasyonlardan kurtulamaması HDP''yi sıkıntıya ve çaresizliğe sürüklerken, işte son dönemde bu yüzden AKP ile flört edildiği iddiaları daha sık seslendiriliyor... Peki, HDP, İmralı''ya dikkat çekerek radikalleşmeye çalışırken, bu iş birliği gerçekten yaşanabilir mi?..
İMRALI, KANDİL, DEMİRTAŞ...
HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu''nun, "çözüm süreci" için adım atılması halinde AKP ile tekrar uzlaşabileceklerini söylemesiyle birlikte iki parti arasında, hatta hem İmralı, hem de Kandil''le iletişim kurulduğu konusunda tartışmalar arttı...
Böylesi bir çıkmazın ve tedirginliğin ortasında CHP liderinin, "Kürt sorununu çözmek için meşru bir muhataba ihtiyaç var" demesi ortalığı iyice karıştırdı... Çünkü HDP''li Sezai Temelli bu açıklamaya, "muhatap İmralı" gibi kışkırtıcı bir yanıt verince, CHP ve Millet İttifakı tabanındaki endişeler büyüdü...
Bu gerginlik iktidar medyasının sürekli HDP ile organik bağı olmakla suçladığı CHP''deki kaygıları iyice büyütmüş olmalı ki, CHP lideri bu tepkiye önceki gün, "parlamento dışında bir adres yoktur. İmralı muhatabımız değil" yanıtını vermek zorunda kaldı...
Ancak HDP''liler ana muhalefet liderinin bu çıkışına daha sert yanıt vermekten kaçınmadılar...
HDP''li Mithat Sancar, "Kürt sorununun çözümünde İmralı''nın önemli rolü vardır, olacaktır" deyince siyasetin artık farklı iş birliklerine sürüklendiği şüphesi de arttı...
Yani son dönemdeki, siyasette adres polemiğinin özeti şudur; CHP lideri, HDP''nin AKP''ye yanaştığı hatta devreye İmralı''nın girdiği kuşkusundan olsa gerek, bir atraksiyon yaptı ama HDP''lilerin verdiği yanıt hem ana muhalefetteki, hem de kamuoyundaki tepkilerin haklılığını bir kez daha ortaya çıkardı...
Peki; HDP ile AKP gerçekten iş birliği yapar mı?.. Cumhur İttifakı''nın eridiği, Millet İttifakı''nın yükseldiği iddialarının sıklıkla gündeme geldiği bir dönemde, bu soruya hayır yanıtı vermek olanaksız...
Çünkü AKP de HDP de oy kaybediyor, DEVA ve Gelecek Partisi''nin doğudaki örgütlenmeleri ise iki partiyi ürkütüyor...
Bu arada PKK operasyonlardan sürekli darbe alırken, hem "tecrit" edildiğinden yakınan Öcalan''ın sabrı tükeniyor, hem de yüzlerce yöneticisi de tutuklu olan HDP''nin Genel Başkanı Demirtaş bir an önce dışarı çıkmak istiyor...
O halde, geçmişte çözüm süreci, açılım vs. gibi bahanelerle ittifak kuran AKP ve HDP yakında masaya oturursa kimse şaşırmasın... Siyasetin dengeleri yakında değişecek vesselam...