Anıtkabir.
Atatürk Orman Çiftliği.
Gençlik Parkı.
Bir zamanlar taşradan yolu Ankara’ya düşen bizler için gezilip görülecek, ailecek hoşça vakit geçirilecek yerlerin simge isimleriydi buralar. Anıtkabir’e gider büyük önder Atatürk’e dua eder, oradan bizlere korumamız için miras bıraktığı Atatürk Orman Çiftliği’ne geçilir meşhur ekmek arası köftemizi yer üstüne bir de AOÇ’nin mis gibi kokan kaymaklı dondurmasını çektik mi soluğu hayvanat bahçesinde alırdık. Akşam üstü de ver elini Gençlik Parkı ve semaverde çay, içiniz kıyıldıysa yanına da Ankara gözlemesi...
Artık bu saydıklarım anılarda kaldı. Anıtkabir’i ziyaret etmenin günümüz şartlarında ne kadar riskli olduğu malumunuz. Gençlik Parkı da Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in son düzenlemelerinden(!) sonra eski havasını ve de ruhunu kaybetti. AOÇ ise içler acısı durumda.
21 Mayıs Dünya Süt Günü münasebetiyle Tarım Bakanı Mehdi Eker’in kahvaltılı basın toplantısına medyanın Ankara temsilcileri de davetliydi. Sabahın erken saatlerinde ulaştırma görevlimiz İlhan Bey’le düştük yollara. Ben 30 yıllık Ankaralıyım, İlhan Bey ise doğma büyüme... Törenin yapılacağı müze ve sergi salonunun bahçesine ulaşmak için çok ter döktük. Ankara dışından gelenler de burunlarından soludular... Neden mi?..
Çünkü; AOÇ adeta tarumar edilmiş.
Sizin bildiğiniz; Atatürk’ün miras bıraktığı topraklar üzerine Tayyip Erdoğan’ın Beyaz Saray modeli Başkanlık binası yaptırdığı.. Bir de ABD Büyükelçiliği’ne yeni bina için tahsis edilen geniş arazi.
Eğer yolunuz düşüp de çocukları hayvanat bahçesine götüreyim bir de dondurma ısmarlayayım derseniz inanın bana ananızdan emdiğiniz süt burnunuzdan gelir!.. Yeni inşaat, yol ve viyadük çalışmaları yüzünden o devasa muhteşem arazi mahvolup gitmiş. Tam bir keşmekeş. Doğal ve tarihi doku katledilmiş. Bildiğiniz bir yere gitmek için dön babam dönüyorsunuz. Anlayacağınız, 3-5 seneye kalmaz AOÇ’nin yerinde yeller esecek gibi.
Gelelim, “süt günü” ne..
Herhalde milli içkimiz ayran olduğu için(!) Tarım Bakanı bahçe düzenlemesini ona göre yaptırmış. Süt ve ayran tanıtımları kafa kafayaydı. Oturduğum masada bizlere eşlik eden Tarım Bakan Yardımcısı AKP eski Diyarbakır Milletvekili Kudbettin Arzu’ya bir fırsatını bulup ABD Büyükelçiliği’ne tahsis edilen geniş AOÇ arazisini sordum. “Bir deli kuyuya bir taş atmış 40 akıllı çıkaramamış. Bizimle ilgili bir tasarruf yok. Zaten AOÇ arazilerinin satışı yasak” diye başladı söze Arzu, konunun kendileri ile uzaktan yakından ilgisi olmadığını belirtti ve net bilgi vermesi için ilgili Genel Müdürü masamıza davet etti. İlgili Genel Müdür de topu Tarım Bakanlığı’nın üstünden attıktan sonra söz konusu Çukurambar’daki arazinin 1983’te Gazi Üniversitesi’ne devredildiğini hatırlattı. Genel Müdür, arazinin ABD Büyükelçiliği’ne, Milli Eğitim Bakanlığı, Gazi Üniversitesi ve TOKİ’nin kendi aralarında yaptığı protokolle devredildiğini açıkladı.
ABD Büyükelçiliği’nin yeni yeri üzerindeki “belirsiz” tartışmalar da giderilmiş oldu!..
Kıymetli okuyucularımın burada gereken değerlendirmeyi yapacağından eminim.
AKP’liler pazarlama işlerinde gerçekten çok mahirler. Söz konusu satış olunca deneyemeyecekleri yol, kullanamayacakları argüman olmadığını her vesile ile göstermekten hiç çekinmiyorlar. AKP eski Bursa Milletvekili ve Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Ali Koyuncu evlere şenlik bir konuşma yaptı. Koyuncu, Peygamberimiz Hz. Muhammed ’e (s.a.v) Miraç’ta şarap ve süt ikram edildiğini, Peygamberimizin de sütü tercih ettiğini anlatıp, Kandil gecelerinde camilerde süt dağıtılmasını önerdi. Tayyip Erdoğan’a da yağ çekip “Yaz geldi. Polise ve askere de ayran dağıtalım” dedi.
Ali Koyuncu’nun evlere şenlik diğer önerisi de şu oldu;
“Biliyorsunuz ayran tansiyonu yükseltir. Ülkenin tansiyonunun düşmemesi için ayran için.”
Bu öneriyi duyunca yanımdaki gazeteci arkadaşıma dönüp “Daha ne kadar tansiyonumuzu yükseltecekler ki. Herhalde beyin kanamasından topyekun hepimizin gitmesini bekliyorlar” dedim.
Salı notları
Başkentte siyasi kulislerde gündemden düşmeyen iki başlıktan notlar aktarayım;
1-CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile AP Sosyalist Grup Başkanı Swoboda arasındaki tartışmanın Esad meselesi olmadığı üzerine yeni bir iddia ortaya atıldı;
AB Bakanı Egemen Bağış, Kılıçdaroğlu’nun AP ziyaretinden rahatsız olmuş. Bu nedenle Swoboda’yı arayarak CHP’yi fazla dikkate almamasını, mümkünse görüşmemesini rica etmiş. Bağış kanalıyla AKP’den gelen bu ricayı dikkate alan Swoboda, Kılıçdaroğlu görüşmesini iptal etmek istemiş bunun için de Esad’ı bahane etmiş.
2-Bölgede incelemelerde bulunan muhalefet mebusları anlatıyor; “Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde meydana gelen patlamanın ardından Reyhanlı’da kimse saldırıyı Suriyeli ya da Hatay’da bağlantılı olan kişilerin yaptığına inanmıyor. Yakalananların tamamı mafya üyesi ve para karşılığı her türlü işi yapan insanlar. Olayla ilgili olarak 3 Milli İstihbaratçı aranıyor. Olayın düğümünü onlar çözecek, eğer açıklanırsa.”
