Ak Parti'yi hep yanlış anladınız!
Afrika'nın gobeğendeki Kongo Demokratik Cumhuriyeti dahil, dünyanın birçok ülkesinde, devlet vatandaşına para verirken, bizim devleti idare edenlerin milletten para istemesi, müthiş bir vizyon, müthiş bir fark oldu..
Bunca devlet var, bunca iktidar var, bunca devlet başkanı, Cumhurbaşkanı, Başbakan var, kimselerin aklına gelmeyen, ekonomiyi uçuran, dünya lideri çıkaran bizim iktidarın aklına geldi..
"Bizim yapacaklarımızı, siz hayal bile edemezsiniz" derken şaka yapmıyorlarmış..
**
Devleti yönetenler vatandaşa "Pamuk eller cebe" deyince, dedi ki İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener;
-"Yeni Cami'de dilenip, Sultanahmet'te sadaka dağıtmak olmaz.."
Bildiğin çarpıttı mevzuyu..
Olay yeri Yeni Camii değil, Çankaya Köşkü'ydü bi kerem..
Sadakanın dağıtılacağı yer de Sultanahmet değil, İtalya ve İspanya'ydı, iki kerem..
**
80 yıl boyunca aç-açıkta kalmış, bir kilometre bile yol yapmamış, köprü dikmemiş, beyaz eşyası olmamış, minarelerinde ezan okunmamış, Trump'tan, Putin'den dost edinememiş bir ülkeye, tüm bu zenginlikleri getiren bir iktidara karşı insaflı olmak gerek..
"Yeni şeyler" söylemek lazımsa eğer, buyrun, yeni şeyler söylüyorlar işte..
**
Afrika'nın gobeğendeki Demokratik Kongo Cumhuriyeti dahil, dünyanın hemen her ülkesinde çok sıradan, çok beklendik, çok banal bir şekilde devlet vatandaşına el uzatıyor..
Bizim iktidar vatandaşa el uzatıyor..
Farklı olmak cesaret ister.. Bu cesaret de sadece bizimkilerde var..
Eleştirmek ne ki, takdiri hak ediyorlar..
O yüzden, muhalefetin sözlerine dikkat etmesi gerekir..
Sonradan mahcup olacakları "Cümlelerden" imtina etmeliler..
**
Netekim;
Muhalefetin, yıllarca ve insafsızca, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyet değerlerine karşı olmakla itham ettiği Ak Parti, yine ve yeniden bir ders veriyor..
Tekâlif-i Milliye Emirleri.. Hiç duymuş muydunuz?
Tarihinizden bi habersiniz çünkü..
"Abdülhamit Han asıldı" deyip, kendini tarih cahili gibi göstererek, aslında sizi test eden dünya liderimizin, Cumhuriyetin kuruluşuna giden yoldaki bu önemli hamleyi tozlu sayfalardan bulup çıkarmasına şaşırdınız değil mi?
Vizyon budur işte..
"İki ayyaş" göndermesi yaparak kafanızı karıştırdığında, aslında Kurtuluş Savaşı'nda Mustafa Kemal'in ve 2. Dünya Savaşı döneminde İsmet İnönü'nün ne yaptığını, neyi, nasıl başardığını bilmediğini zannettiniz değil mi?
Zannedersiniz tabi.. Çünkü vizyonu görmüyorsunuz..
Oysa o dünya lideri, siyasi hayatı boyunca, Cumhuriyetin kurucu iradesinin iki kahramanına laf çakıyor gibi yaparken, aslında hepinizi sınavdan geçiriyordu..
Öyle olmasa, Mustafa Kemal'in Kurtuluş Savaşı'nda, İnönü'nün de 2. Dünya Savaşı yıllarında yaptığı gibi, "Milli dayanışma" ruhuna gönderme yapar mıydı hiç?
Cumhuriyetçi olmayı da, Atatürk'ü de sizden öğrenecek değildi zaten..
Buyrun hadi, Tekâlif-i Milliye Emirleri'yle yeniden başlıyoruz..
Siz, 100 yıl geriye gitmek sanıyorsunuz ama, işin gerçeği "Çamaşırlarınız ilk günkü gibi bembeyaz", farkında değilsiniz..
**
Siz sanıyorsunuz ki, milletten para istiyor..
Zinhaaar..
Sadece bir arkadaşa bakıp çıkcak..
**
Siz sanıyorsunuz ki, dünyanın bütün iktidarları akıllı, bizimki saf..
Zinhaaar..
Sadece bi şey deniyor..
**
Siz sanıyorsunuz ki açıkta kalacağız..
Zinhaaar..
Üzerimize mutlaka toprak atacak.. Kürekle para değil, kürek peşinde..
**
Hep sizi düşünüyor..
Tekâlif-i Milliye Emirleri'ni ısıtıp masaya sürmesi de bundan..
Sanıyorsunuz ki; milletten bir miktar yardım toplayabilmek için, Mustafa Kemal'in ardına sığınıyor..
Zinhaaar..
**
Yazının tam bu bölümünde balkona çıkıp bir temiz hava aldım..
Bu karantina günlerinde kapalı kalmak iyi gelmiyor.. Arada çıkıp oksijen depolamak lazım..
Beyne oksijen gitmeli.. Önemli..
**
Nerede kalmıştık?
Hah..
Siz sanıyorsunuz ki, Tekâlif-i Milliye hatırlatması, sadece yardım kampanyasına 'ekran koruyucu'
Zinhaaar..
20 Mart'ta yaptığı basın açıklamasında ne dedi Meral Akşener?
-Sakın ola, 'SERMAYE KONTROLÜ' gibi uygulamaları aklınızdan bile geçirmeyin.. Zaten kırılgan olan ekonomiye en ağır darbeyi indirirsiniz..
26 Mart'ta, KRT televizyonunda Çiğdem Akdemir'e ne dedi Meral Akşener?
-Sakın ola ki 'SERMAYE KONTROLÜ' konusuna girmeyin..
Yani?
Yanisi şu;
Sanıyoruz ki, Tekâlif-i Milliye Emirleri'ni yardım kampanyasına ekran koruyucu yapıyor..
Ne belli?
**
Bakın, Fatih Portakal sosyal medyada bir paylaşım yaptı ve dedi ki;
- Tekâlif-i Milliye hatırlatılıp "zor günlerden geçiyoruz" denilerek, mevduatı veya tasarrufu olanlardan para istenmesin bir de! Korona sonrası ödeyelim derlermis bir de! Olmaz olmaz diyemiyorum maalesef!
Peki ne oldu bu paylaşımdan sonra?
Hem Cumhurbaşkanı hem de BDDK suç duyurusunda bulundu..
Demek 'Tekâlif-i Milliye' mevzuunun bam teli burası..
Peki ne demek sermaye kontrolü..
Bilmem..
Elinizin altında Google amca var, girin bakın..
Her şeyi de devletten beklemeyin yani..
**
Demek ara ara balkona çıkıp, beyne oksijen yollamak lazım..
Yazının başı ne, sonu ne?
Oksijen mühim..
Uyandırıyor..