Ahmet Altanlar, mezarda yatanlar!!!

Atatürk'e saldırdılar, cumhuriyeti hedef aldılar, orduyu darmadağın etmek için taarruz ettiler, askerler için yargısız infaz yaptılar, Ergenekon yalanlarına direnenleri hedef gösterdiler, bavulculuk- tetikçilik ikileminde cumhuriyet güçlerine çamur attılar ve hatta "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" dedikleri için Fenerbahçe'ye ve taraftarlarına bile utanmazca iftiralar atmaktan geri durmadılar...
İşte bu kinci cumhuriyetçi, Atatürk düşmanı cepheyi sadece her dönemin uşakları olarak nitelemek çok basit bir tanımlama olurdu...
Çünkü onlar laikliğe, cumhuriyete, Atatürk'e, hatta devletin bütünlüğüne yönelik 1960'lı yıllardan bu yana sinsice faaliyet gösteren "cemaat" kılığındaki bir örgütün tetikçisi olmaktan da geri durmamışlardı...
Zaman adlı gazete din- iman ticareti yaparak, bir yandan mürit toplayarak, diğer "taraf"tan da bürokrasiye sızarak devleti ele geçirmeye çalışırken ve nihai hedefine ulaşmak için "hizmet" adı altında
toplumun her kesimine gülücükler dağıtırken; perde gerisinde de "Taraf" adı iftiracı- tetikçi- kalleş bir gazeteyi yayına sokmuş, kadrolarını da cumhuriyetin ezeli düşmanlarının yeni versiyon uşaklarına teslim etmişti...

FETO'nun uşakları...

Taraf adlı paçavranın cemaatin desteğiyle yayımladığı; hayat karartan, yuvalar yıkan ve ölümlere yol açan manşetleri unutulmadı, tarih boyunca da unutturulmayacak;
"Fatih Camii bombalanacaktı" yalanı o gazetenin manşetindeydi...

"Aranan savcı bulundu manşetiyle" FETÖ'cu Zekeriya Öz'ü göklere çıkartan yine Taraf adlı o paçavraydı...
Hedef gösterdiği askerler Silivri zindanında can verirken "Askeri vesayete en ağır Balyoz" diye iğrenç başlıklar yine o gazetenin baş sayfasındaydı...

"Üstü Cumhuriyet, altı Ergenekon" diye Atatürk'ün kurduğu rejime ahlaksızca saldıran da o kirli paçavraydı...
"İslam'da Gülen reformu" manşetiyle Fethullah Gülen'i neredeyse peygamber ilan etmeye kalkışan da o tetikçi gazetenin yöneticileriydi...
"Ergenekon'da müebbet yağdı manşeti" ile Atatürkçü generalleri fotoğraflarıyla hedef gösteren de o iğrenç kağıt tomarıydı...
İşte o kripto operasyon paçavrası, "Daha karpuz kesecektik" ahlaksızlığı ile dünya basın tarihinin en rezil yayıncılığında, ihanetin üzerine tüy dikmekten de zerre kadar geri durmamıştı...
"Ergenekon Fenerbahçe'de" başlığını bile o gazete atmıştı...
Üstelik "Analar ağlıyor, 49 PKK'lı öldürüldü" manşetiyle sadece Gülen'in değil, PKK'nın kucağında olduğunu da açıkça ilan etmekten çekinmemişti...

İnsan öldüren Taraf!..

FETÖ'nun desteklediği Taraf adlı tetikçi paçavra yüzünden bu ülkede ne kadar insanlık ve demokrasi dışı vahametler olduğunu herkes biliyor...
O gazetenin ve başındakilerin yaptığı ihaneti unutturmaya çalışan bölücü- gerici takımı, siyaseti ele geçiren Soros uşakları, aydın geçinen soytarılar ve sözde solcu geçinen ihanet takımına inat, geçmişi anımsatmaktan hiçbir şekilde geri durulmamalı...
Ergenekon ve Balyoz yalanları Taraf adlı paçavranın manşetleriyle alevlendirildikçe, ısrarla gündemde tutuldukça Türkiye karanlığın ihanetine sürüklendi;
Türk Silahlı Kuvvetleri, gazeteciler- gazeteler, Türkan Saylan gibi ömrünü topluma adamış bilim insanları, iş adamları, spor kulüpleri işte o gazete tarafından aylarca iğrenç yalanlarla hedef gösterildi, iftiralar- uyduruk planlar- zırva krokiler bu gazetenin manşetinde yargısız infaz için sayfa sayfa yayımlandı...
Türkiye, Ergenekon ve Balyoz yalanlarının yol açtığı buhranda, uyduruk darbe saçmalığının iftiraları ile büyük sıkıntılar yaşadı ve en önemlisi de binlerce masum insanın hayatı karardı, binlerce askerin geleceği yok edildi, binlerce insan işinden oldu, yuvalar yıkıldı ve sonunda Taraf'ın iğrenç manşetleriyle yargısız infazlara kurban giden Ergenekon- Balyoz mağdurlarının suçsuz olduğu ortaya çıktı...
Ancak Taraf'ın iftiraları yüzünden zindanlarda- hastanelerde can veren Ali Tatar, Kuddusi Okur, Türkan Saylan, İlhan Selçuk, Kaşif Kozinoğlu, Erhan Göksel, Abdülkerim Kırca, Murat Özenalp, Mehmet Koral, Hüseyin Görüm gibi onlarca insan geri gelmeyecek...
Taraf ve Zaman başta olmak üzere, yandaş medyanın tetikçileri yüzünden hedef gösterilen onlarca askerin şüpheli ölümü ise unutulmayacak...

Tetikçiler ve ihanet korosu!..

FETÖ tetikçileri Ergenekon ve Balyoz yalanlarıyla cumhuriyetçileri hedef gösterirken, yargısız infazlar yüzünden masum insanlar cezaevinde ölürken, işte Taraf adlı gazetenin başında liboş takımının yere göğe sığdıramadığı, bir zamanlar köşesine "Atakürt" gibi zırva başlıklar da atan Ahmet Altan vardı...
Attığı manşetlerle yüzlerce Türk subayına kumpas kurulmuş, meydan FETO müritlerine kalmıştı...
Altan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından başlatılan soruşturmada kardeşi Mehmet Altan ile birlikte gözaltına alındı ve darbeyi önceden bilmekle de suçlanınca tutuklandı...
Ona en çok da CHP liderinin sahip çıkması parti tabanında infial yarattı...
4 Kasım 2019'da "FETÖ terör örgütüne yardım etmek" suçundan 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılarak adli kontrol şartıyla tahliye edilen Altan, 12 Kasım 2019'da tekrar tutuklandı ve önceki gün de "mağdurların müdahil olmasının" engellendiği yargılamanın ardından, çok tuhaf bir kararla tahliye edildi...
Yargı ne karar verirse versin, bizzat yönettiği Taraf adlı gazetenin yargısız infazları, iftiraları ve günahları nedeniyle Ahmet Altan gibiler toplum nezdinde suçlu olmaktan kurtulamayacaklar...
Firari FETÖ'cuların, kripto FETO'cuların, muhalefet kılığında Soros'a gizlenen FETO'cuların, bölücülerin, gericilerin, cumhuriyet ve Atatürk düşmanlarının, liboşların, ergenekon yalancılarının, iftiracıların, tetikçilerin ve topyekün sinsi hainlerin tahliyesine sevinmesi de onun gibileri vicdanlarda zerre kadar aklamayacak...
Hiç kuşkunuz olmasın; Ergenekon-Balyoz ihaneti yüzünden can veren masumların günahları, Ahmet Altan'ın, onun gibilerin ve serbest bırakılması için çırpınan sinsi Soros siyasetçilerinin yakasını yaşadıkları sürece bırakmayacak...

Yazarın Diğer Yazıları