Bülent Arınç'ın, Selahattin Demirtaş'a özgürlük isteyen açıklaması tepki çekince, bir yandan PKK- HDP karşıtlarının sosyal medyadaki paylaşımları, diğer yandan da AKP iktidarının örgütün askeri kanadından sonra legal birimlerini kuşatması dikkat çekti...
İşte bu kuşatmayı anlatmadan önce, PKK'daki erozyona dikkat çekmek gerekiyor;
Doğu ve Güneydoğu'da iyice sıkışan örgüt İran'da enterne edilmişken, Irak içerisinde de artık rahat hareket edemiyor...
Kandil Dağı'nın bir bölümündeki küçük yapılanma dışında, örgütün askeri kanadının ağırlıklı bölümü Suriye'de Esad yönetiminin denetimi dışındaki alanlarda ayakta durmaya çalışıyor...
Buradan yönlendirilen küçük grupları ise Güneydoğu'da yola mayın yerleştirmek, taciz ateşi ve pusu kurmak dışında eskisi gibi kanlı eylemlere girişemiyor...
Çünkü örgütün askeri kanadının enterne edildiği operasyonlar son üç yılda Diyarbakır'dan Hakkari'ye kadar yoğunlaştırılırken, terörle mücadele açısından çok şaşırtıcı sonuçlar alınıyor...
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun zaman zaman dikkat çektiği operasyonların bilançosu, PKK'nın hızla 1978'deki kuruluş dönemine sürüklendiğini gösteriyor...
27 Kasım günü örgütün kuruluşunun 42. yıldönümüydü ve PKK 1979'da, Suriye'nin Bekaa Vadisi'ne kaçışının ardından 300 militanla etkin olmaya başladığı döneme sürüklenmiş oldu...
Peki, terör örgütünün son yıllarda yaşadığı erozyonun sonuçlarına nasıl ulaşıldı?..
Kırsalda 320 terörist!..
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçen yıl yaptığı bir açıklamada, son 2 yılda örgütün dağ kadrosunun yüzde 78 azaldığını belirterek, "PKK'nın içindeki eleman sayısı 600'ün altına geriledi" demişti...
Soylu, 9 Haziran 2020'de yaptığı bir açıklamada ise örgütteki gerilemeye şöyle dikkat çekmişti;
"Yurt içi terörist sayısı 445'e indi... Terör bu ülkenin kaderi olmaktan çıkıyor..."
Bakan Soylu'nun, önceki gün yaptığı açıklamada dikkat çektiği sayılar da terör örgütünün Haziran ayından bu yana ciddi kayıplar verdiğini ortaya koydu...
Soylu 26 Kasım günü, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda şu bilgileri vermişti;
"Terör eylemleri son 5 yılda 2817'den 287'ye gerilemiştir... Yurt içi terörist sayısı 2016'daki 2475- 2780 bandından şu an için 320'ye düşmüştür."
İçişleri Bakanı'nın, Bülent Arınç'ın geçen haftalarda Selahattin Demirtaş'a özgürlük isteyen açıklamasının ardından PKK operasyonlarına iki kez vurgu yapması dikkat çekici...
Ancak terörle mücadeledeki tek şaşırtıcı sonuç bu da değil... Bir de örgütün legal kanadına yönelik 2015 yılından sonra ilk kez yapılan kapsamlı operasyonlar var ki; bunlar hem Demirtaş'a özgürlük isteyenleri hem de örgütü legal alanda hareketlendirmeye çalışanları hedef aldı...
Sivil unsurlara kuşatma!..
Evet; 40 yıla yakın süredir topluma kan kusturan bölücü terörün cumhuriyet tarihinde görülmemiş operasyonlarla bertaraf edildiği bir dönemi yaşıyor Türkiye...
Örgüte yönelik 2020'de 102 bin operasyon yapılmış, 2014'te yıllık 5 bin 558 olan örgüte katılan terörist sayısı da geçen yıl 130'a, bu yıl 52'ye düşmüş...
Arınç'a yönelik asılsız suikast ihbarının ardından devletin en gizli bilgilerinin arşivlendiği Kozmik Oda'ya yapılan operasyonda, terör örgütlerine sızmış yüzlerce istihbarat elemanının deşifre edilerek şehit edildiği tartışılırken, bu olaydan 5 yıl sonra AKP'nin "açılım" çabalarının ardından, Güneydoğu'daki hendek operasyonlarında 700'den fazla güvenlik görevlisinin şehit olması devletin sabrını tüketmişti...
İşte o tarihten bu yana terör örgütüne göz açtırmayan operasyonlar son 5 yılda, ilk kez bu kadar kapsamlı biçimde legal yapıyı da hedef aldı...
Süleyman Soylu, Meclis'te konuşurken uygulanan stratejiyi şu şekilde anlattı;
"Türkiye, terörle mücadelede ilk defa tünelin ucuna bu kadar yaklaşmıştır... Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çizdiği yeni dönem güvenlik stratejisinde, terörü kaynağında yok etmek, kesintisiz operasyon, savunma değil, taarruz işin merkezine yerleştirildi."
İşte bu yüzden de "kesintisiz operasyonlar" sadece PKK'nın askeri kanadı ile sınırlı tutulmadı...
Tam da Demirtaş'a özgürlük tartışmalarının yoğunlaştığı dönemde, PKK/KCK terör örgütü üyeleri ve destekçilerine yönelik 42 ilde düzenlenen operasyonlarda 641 kişi gözaltına alındı, çok sayıda silah, mühimmat ve örgütsel doküman ele geçirildi...
Terörde şok edici gerileme...
Peki; PKK askeri açıdan hızla erirken, sivil unsurlar neden hedef alındı?..
Bu sorunun yanıtları Soylu'nun Meclis'teki konuşmasında deşifre olmuştu...
Örneğin; Soylu PKK destekçilerine operasyonların yoğunlaştığı Hakkari'ye dikkat çekerken şöyle demişti;
"PKK sadece Hakkari'de 710 Hakkarili, 2 bin 750 asker ve polis şehit etmiştir... Buraya özellikle dikkat, 2020'de PKK, Doğu ve Güneydoğu'da tam 28 'sivil'i şehit etmiştir... Bunların önemli bir bölümü işçidir, emekçidir."
PKK'nın sivil kanadına yönelik operasyonların bir gerekçesi de HDP'li belediyelerde yaşananlar...
İçişleri Bakanı'na göre,
"Terörle iltisakı nedeniyle son iki dönemde görevden alınan 151 belediye başkanından 73'ü mahkemelerde 694 yıldan fazla hapis cezası aldı, diğerlerinin adli süreçleri devam ediyor..."
Meslenin özeti sadece Soylu'nun "Hedefimiz, yıl sonuna kadar terörist sayısını 300'ün altına çekebilmektir" şeklindeki açıklamasında dışa vurmadı...
Asıl dikkat çekici konu, örgütün tam 42 yıl sonra, kuruluş dönemindeki cılız yapısına sürüklenmesi...
Örgüt, sivil unsurları, iç ve dış destekçileri böylesi bir erozyon ortamında "yeniden açılım" talebini nasıl ayakta tutacaklar acaba?..
