Türkiye fırtınalı seçim atmosferine girdi...
Her gün bir açıklama, her gün kamuoyunu etkileme çabası... Ekranlar ve gazeteler AKP ve Erdoğan haberlerinden geçilmiyor.
Aynı gün, hem Başbakan Binali Yıldırım hem Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşma yapıyor ve tüm bu konuşmalar canlı yayınlanıyor...
Buna karşılık;
CHP'nin Kurultay konuşmalarının dahi kesildiği, İYİ Parti'ye tamamen karartma uygulandığı bir "demokrasi şöleni" "medya özgürlüğü" içinde seçime gidiyoruz!
***
AKP, Erdoğan öncülüğünde şaibeli referandumun ertesi günü seçim kampanyasını başlatmıştı...
Ama benim hep aklıma takılan, seçimlerin nasıl yapılacağı ve güvenliğin nasıl sağlanacağı meselesi...
Seçimlerin şaibelerden arındırılması ve hak edenin kazanması için oluşturulan Temiz Seçim Platformu, seçim kanununda yapılacak değişikliklerle ilgili bir açıklama gönderdi. Deneyimli siyaset adamı, eski bakan Yaşar Okuyan'ın sözcülüğünü yaptığı platform;
* "Seçim güvenliğinin sağlanması" amacı ile YSK'nın sandıkların taşınmasına, seçim veya sandık bölgelerinin birleştirilmesine karar verebileceğini,
* YSK'nın hasta ve engelliler için oluşturacağı seyyar sandık kurulunun belirsizliklerle dolu olduğunu,
* Sandık kurulu başkanlarının devlet memurlarından (kamu görevlilerinden!) oluşacağını,
* Sandık başı ve çevresinde kolluk güçlerine müdahale yetkisinin verildiğini, üstelik daha önce sandık başkanı yetkiliyken, şimdi her hangi bir seçmenin çağrısı ile bu müdahalenin gerçekleşebileceğini,
* Sandık kurulu mührünün kaldırılmasının suistimale açık bir ortam yaratacağını,
* İttifak yapan partilere ayrıcalık tanındığını ve "ittifak yapan partiler" için yüzde 10 seçim barajının kaldırıldığını,
* İttifak yapan partilere daha fazla milletvekili çıkarma imkanı sağlandığını,
dile getiriyor ve yasa değişikliğini eleştiriyorlar. Muhalefet bu değişikliklerle seçime gidilmesine karşı çıkıyor.
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, nüfus kayıtlarının geçmişe dönük olarak açıklanmasının ardından "gördük ki, 200 yıl yaşayan insanlar varmış!" diyor...
Pekşen seçimlere hile karıştırıldığını bakın nasıl anlatıyor:
"Nüfus kayıtlarını açıkladılar. Bazı insanların ailelerinde gerçekte 100 yıl önce vefat etmiş bir veya daha fazla kişinin nüfus kayıtlarında yaşadığını gördük. Hocaefendileri 'mezardan ölüleri kaldırıp oy kullandırın' demişti. Evet, o gün oy veren ölüler bu kayıtlara göre bir dahaki seçimde de oy kullanacak!"
Şeytanın aklına gelmeyecek hilelere karşı önlemler düşünülmeli...
Çünkü bu seçim başka seçim...
***
Bu "güzelliği" yazmalıyım...
Kimi "İki Şehrin Hikayesi"ni bulmuş karanlığın kıyısında, kimi "Jean Valjean"ın elinden tutmuş, kimi "Babalar ve Oğullar"ı tozun kirin içinden kurtarıvermiş...
Çankaya'nın temizliğini sağlayan işçiler, bir hazine değerindeki binlerce kitabı çöp konteynerlerinin kenarından alıp ayırarak dezenfekte etmiş, düzenleyip tasnif ederek çöpten bir kütüphane yaratmışlar...
Çevrede park halindeki çöp kamyonlarını görmeseniz girdiğiniz yerin bir çöp toplama şantiyesi olduğunu anlamanıza imkan yok...
Şantiye binası ise; içi-dışı kırmızı tuğlalarla örülmüş masalsı bir fotoğraf gibi duruyor boşluğun ortasında... Zaten eski bir tuğla fabrikası restore edilerek Başkent'e kazandırılmış bu yapı... devasa bir arazide beton zemin, en dış kapıdan itibaren tertemiz...
Öğle yemeğini hızla bitirip alt kata iniyor işçiler... Kızıl ateş tuğlaları ile örülü kemerli kapıdan geçip bambaşka bir dünyanın içine adım atıyorlar... Türk ve dünya klasiği kitaplar da var, çizgi romanlar da...
Çaylarını yudumlarken, Dostoyevski'nin, Gorki'nin, Yaşar Kemal'in romanlarına dalıp gidiyorlar...
İşletme Müdürü Emir Ali Urtekin, "bir terapi gibi geliyor kitaplar" diyor... "Çalışanlarımız burada dinlenip vakit geçirmekten hoşlanıyorlar. Kütüphaneyi duyan herkes kitap bağışında bulunmak istiyor."
***
Çankaya Belediyesi'nin temizlik işini yapan firma Norm-Altaş ortaklığı şimdi de bir çöp kamyonundan gezici kütüphane oluşturmaya hazırlanıyor.
Dünya çapında çok sayıda televizyon, ajans ve gazeteye haber olan, kitapseverlere ilham veren kütüphane için başta Çankaya'nın temizlik işçilerini, duyarlı firma sahiplerini ve işletmecisi Emir Ali Urtekin'i kutluyorum.
