20 soru

Kaç gün oldu, yazmaya bir türlü elim varmadı.

Bünyem böyle bir yılgınlıkla karşıladı Mehmet Ali Çelebi''nin "Millet"e karşı "Cumhur İttifakı"ndan yana tavır alışını.

*

Değme muhalifin "Tayyip Erdoğan''ın yenilmemesi için" dua ettiği 15 Temmuz 2016 tecrübesinden sonra bir temel eşiği/çizgiyi/ölçüyü/hassasiyeti anlamak çoğumuz için çok da zor olmamalı.

Bir siyasal iktidar ortaklığı içinde çıkan çatışma/ayrışmada, ortaklardan, devleti ele geçirmek üzere kurumlara "sızmış" olan mı? Devleti yönetmek üzere en nihayetinde seçmenden ehliyet alan mı? Hangisi kazanmalı?

Türkiye, bu yol ayrımına geldiğinde açıkça ortaya koydu tarafını.

*

Ama bu, 6 yıl öncesinin saflaşmasıydı.

Yeni karar;

Türkiye''yi 6 yıl önceki o kanlı tercihe sürükleyen gaflet, dalalet ve ihanet silsilesinden kim, üzerine düşen dersi, ne kadar aldı? Aldı mı?

Bunların ışığında alınmalı.

En azından akıl ve mantık bunu emreder değil mi?

*

İşte tam burada anlaşılır olmaktan çıkıyor Çelebi''nin "Millet İttifakı''na karşı Cumhur İttifakı"ndan yana olması.

Bakın "Millet İttifakı''ndan yana olmaması" demiyorum; "Millet İttifakı''na karşı Cumhur İttifakı"ndan yana olması.

Bir taraftan fikrin hür, vicdanın hür olmasını dilerken, diğer taraftan elbette "Millet İttifakı''nı benimsemeye" zorlanamaz, hele ki mecbur hiç bırakılamaz Çelebi.

Umduğunu, beklediğini, öngördüğünü bulamamış olabilir. Siyasete atılırkenki hedefinden uzaklaşmış hissedebilir. "Vefa" bile, böyle bir halde, aidiyet duymadığı bir yerde durmak zorunda bırakmamalı kimseyi.

Gitmek isteyen gidebilmeli…

*

Partisinin dönüştüğüne mi inanıyor mesela, partisinin içinde olduğu ittifaka dair şüpheleri mi var; içine sinmeyen ne varsa sorabilmeli, sorgulayabilmeli, alamadığı cevaplardan ötürü muhataplarına hesap sorabilmeli, sorularının peşine düşmeyen medyayı eleştirebilmeli…

Ve son tahlilde de hakkı; "Batsın sizin siyasetiniz" deyip gidebilmeli… Bı noktaya geldiyse zaten gitmeli.

Mevzubahis vatansa, başka hizmet mecrası mı yok vatana!

*

Çelebi bunu yapıyor olsa değil lince uğramak, inandığı-savunduğu ve koca bir ülkenin gözünde sembolü haline geldiği değerler uğruna ilkesel bir mücadele verdiği için alkışlanır da…

En asil şekilde uğurlanır Ankara''dan yeni hayatına…

*

Onun yaptığı başka.

"PKK-Öcalan severlerin hoş görüldüğü denklemlerle işim olmaz net" dedikten hemen sonra "Siyaseti bıraksam da 6+1 değil Cumhur İttifakı derim" deyince, onun yaptığı oturmuyor bu "ilkesel mücadele" şablonuna.

Zira, hiç mi "PKK sever", "Öcalan sever" yok Cumhur İttifakı''nda?

Öcalan''ın yaşatmayı seçtiğini savunanlar, Türk bayrağının adından bile rahatsız olanlar, "Sayın Öcalan" rezaletinin banileri orada değil mi?

Seçimde Kürt seçmene Öcalan''ın mektubuyla seslenen kimdi?

*

Muhalefetin imzaladığı mutabakat metninde "Atatürk" veya "Türk Milleti" ifadelerinin anılmamasından rahatsızlık duyabilir Çelebi; ama bu gerekçeyle desteklediği tarafın, Anayasa taslağında "Türklük" bulunmayan partinin iktidarı olması anlaşılır mı?

Muhalefetin 1921 Anayasası''nın kapsayıcılığına yaptığı atıftan memnun olmayabilir; ama bu gerekçeyle desteklediği tarafın, her fırsatta ama her fırsatta 1921 Anayasasına dönüş ısrarını ortaya koyan partinin iktidarı olması anlaşılır mı?

Bir asker olarak, muhalefetin PKK/PYD-FETÖ terör örgütleriyle mücadeleye dönük mesajlarını yeterince güçlü bulmayabilir. Ama bu gerekçeyle övdüğü tarafın, sıfırlanmış PKK terörünü palazlandıran, terörle mücadele politikasından müzakereye dönerek şehirlerin cephaneliğe dönmesine yol açan, FETÖ''ye "ne istedilerse veren" velhasıl terörle mücadeleyi gerektiren ortamı oluşturan partinin iktidarı olması anlaşılır mı?

Muhalefetten, Anayasa''nın ilk 4 maddesini değiştirmemek konusunda garanti isteyebilir ama bu garantiyi alamadığı için tercih ettiği tarafın, "Allah kelamı değil ya" diyerek Anayasa''nın değiştirilemez maddelerini değiştirilebilir gördüğünü tekraren ilan etmiş bir partinin iktidarı olması anlaşılır mı?

Muhalefetin ulus, üniter devlet, laiklik anlayışının Türk Milletine mensubiyetini sorgulayabilir ama bu şüphe yüzünden yöneldiği tarafın "milliyetçiliği ayaklar altına almış" ve de "ademimerkeziyetçi" bir partinin iktidarı olması anlaşılır mı?

Muhalefete "sığınmacıları göndermek" konusunda şüpheyle yaklaşırken umduğunu "sığınmacılar" sorununun varlığına sebep iktidara bağlaması anlaşılır mı?

Kumpas davalarını yeniden açacağı gerekçesiyle Ali Babacan''dan kaçıp mesela kumpas davaları için "Bal gibi de gerçekti" diyen Binali Yıldırım''ın tarafına sığınması anlaşılır mı?

*

Çelebi açısından, bunları anlamıyor oluşumuzun nesi bu kadar anlaşılmaz; anlamakta zorlanıyorum doğrusu!

Yazarın Diğer Yazıları