Yeni kabine çürümeyi durduramaz
İngilizvari taç giyme törenini andıran devir teslimden sonra beklenilen yeni bakanlar kurulu açıklandı. Ankara’daki siyasi kulislere kulak verenler için sürpriz yok. Tek patron Tayyip Erdoğan’dan bile önce bakan olan Beşir Atalay’ın ‘açılımdan sorumlu’ iken görevden alınmasını bazı çevreler sürpriz olarak görebilir. Yeni kabinenin açıklanmasından hemen sonra Başbakan Davutoğlu ile beraber aynı araçla Cuma namazına giden Beşir Atalay’ın partide anket işlerinin başına geçeceğini gösteriyor.
Erdoğan’ın Köşk’e sığınması ile beraber partinin erime sürecine gireceği belli. Bu konuda SONAR başkanı Hakan Bayrakçı, Erdoğan’sız AKP’nin yüzde 23’e gerileyeceğini açıklamıştı. Bugüne kadarki seçim sonuçlarında tam isabeti yakalayıp hiç yanılmayan Bayrakçı’nın bu tespiti çıkar ilişkilerinin bir arada tuttuğu AKP’yi fena telaşlandırmış durumda. Partiyi bir arada tutup bir dönem daha iktidarda kalabilmek için ANAR’ın kurucusu Beşir Atalay’ın partide görev alıp anketlerle yönlendirmeyi gerçekleştirmek gibi zor bir işi olacak. Bu arada açılım politikalarını yönlendirmeye bakanların üzerinde bir konum ile Erdoğan ile koordinasyonu sağlama işini de yüklenecek. Yerine gelen Yalçın Akdoğan zaten Atalay’ın çömezidir. Akdoğan’ın diğer görevi ise Tayyip Erdoğan’ın bakanlar kurulundaki gölgesi olmak. Erdoğan’ın gözü kulağı olarak nefesini Davutoğlu’nun ensesinde tutmak.
Numan Kurtulmuş’a gelince. Saadet’i terk edip HAS Parti’yi kuran ve Erdoğan’ı en fazla eleştiren Kurtulmuş’u AKP’ye kazandıran Emine Erdoğan’dır. Kurtulmuş’un eşini önce telefon ile arayıp, daha sonra da bir araya gelen Emine Hanım, “Tayyip Bey çok yalnız ve yoruluyor. Yakında Köşk’e çıkacak yerine Numan Bey geçmeli. Siz eşinizi ikna edin gerisini bana bırakın” demişti. 2012’de HAS Parti’yi kapatıp AKP’ye katılan Kurtulmuş derhal genel başkan yardımcısı yapıldı. Son olarak, “Ahmet Davutoğlu partiyi ilerletemeyince istifa edecek. Milli görüş çizgisinden Numan Kurtulmuş partinin başına getirilecek” sözü ile 2015 seçimleri sonuna kadar Başbakan Yardımcılığı görevine getirildi. Yani Kurtulmuş’un yolu açılmış oldu. Milletvekilli olmadığı halde Dışişleri Bakanı yapılan Davutoğlu benzeri, parlamento dışından bakan yapılan Kurtulmuş’un yıldızı, bugün itibariyle havuz medyası tarafından parlatılacak.
Gelelim Gümrük Bakanlığı’ndan alınan Hayati Yazıcı’ya. İstanbul Belediyesi ekibinden olan Yazıcı asla eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin gibi olmaz. Ortak sırlara sahiptir. Yazıcı da partiye çekilip çatlak sesleri bastırma sorumluluğu görevini Emrullah İşler ile beraber yüklenebilir.
Dışişleri Komisyonu Başkan Volkan Bozkır, AB’den Sorumlu Bakan yapılarak dışişleri koltuğuna oturan Mevlüt Çavuşoğlu’na yardımcı konuma getirildi. Çavuşoğlu ve Bozkır Başbakanlık yükü altına giren Davutoğlu’nun dış politikadaki yardımcıları olarak yerini almış olacaklar. Bu ikilinin diğer görevi ise Abdullah Gül’den kalan kadroları tasfiye edip Gül’ün dönüş ihtimalinin önünü kesmek olacaktır. Nurettin Canikli ise 3 dönem kuralının korunması ve gençlerin önünün açılmasına yönelik mesajdır. Canikli Grup Başkanvekili olarak Erdoğan’ın gözüne girmişti. Sadakatini kanıtlama örneği olarak da gösterilebilir.
Bu satırların kaleme alındığı saatte AKP’nin yeni MYK’sı henüz toplanmamıştı. Yine de parti yönetimindeki muhtemel değişiklikler tespitlerimizi doğrular nitelikte olacaktır. AKP’deki bu telaşın çürüyerek yok olma korkusundan kaynaklandığını vurgulamalıyım. Erdoğan Köşk’e çıkmakla kurtulamayacak. Turgut Özal’dan sonra ANAP birden dağılmamış, iki dönem de koalisyon ortağı olmuştu. Süleyman Demirel sonrası DYP de Tansu Çiller’e rağmen iki dönem direnmişti. Defalarca belirttiğim gibi AKP’yi bir arada tutan çıkar ilişkileridir. Ancak 2015’te muhalefet toparlanır da ciddi bir mesafe alırsa, yüzde 20’lere gerileyecek olan AKP, seçimden hemen sonra dağılacaktır. 2019’da ise tarihe gömülecektir.