Uygarlık geleceği, cehalet geçmişi deşer

2014’ü tüketirken gene iç gündeme kaptırdık kendimizi. Son günlerde, uluslararası tüm araştırmalarda, Türkiye sürekli dibe doğru gidiyor. Yolsuzlukta aşağı, kişisel özgürlükler, internet özgürlüğü, basın özgürlüğü, demokrasi, adalet dağıtımında, tüm uluslararası göstergeler, Türkiye’nin, karanlık bir çağa doğru kaydığını gösteriyor. Karanlığı, ne acı ki bu adamları işbaşına getiren kişiler, sizler seçmiş durumdasınız.
Zaten benim atalarım; eğitim ve uygarlık, insanlara gelecek konusunda, fikir ve umut dağıtır der ve eğitimi öğütlerdi. Onlara göre cehalet, yalnızca geçmişteki güzel günlerle öğünebilir. Zira, cehaletin yaratacağı, yeni ve güzel bir şey yoktur. Daima cepten yer. Aynı bugünki gibi. Bir gazeteci arkadaşım babasına, “sana bir şey olursa çok arayacağız” deyince, o da “Benim, vücudumun yokluğuna üzülün ama keşke babam hayatta olsaydı, karnımız doyardı diye üzülmeyin” öğütü vermiş. Şimdi Türkiye’nin durumunun, bundan farkı var mı? Atatürk ve arkadaşlarının mal varlığı ve itibarını dağıttıkları halk aç, onlarsa saraylarda...
Davutoğlu, Yunanistan’a gitti, orada Bakanlar kurulu toplantısı yapmış. Aklıma Erdoğan’ın Suriyelilerle, Mısırlılarla falan yaptığı bakanlar toplantıları geldi. Yakında, Yunanistan’a, ya savaş ilan eder veya onlarda da hükümet düşsün diye bir bahar devrimi başlatabiliriz. Baksanıza komşuların haline. Obama bile, artık başına bela olmasın diye bizden kimseyi Washington’a davet etmiyor. Adam son Erdoğan ziyareti sonrası, az daha başkanlıktan düşüyordu. Meclisin yanısıra, şimdi senatoda da çoğunluğu kaybetti. Yakında Putin’in de başı belaya girer inanın.
İşin şakası bir yana, gelelim acı gerçeklere. Yurt dışındaki insanların acı gerçeğine. Anavatanda yapılan salakça işlerin bedelini, genelde yabancı topraklarda oturanlar öder. Son İŞİD rezaleti ve Suriye’deki muhalefetin yarattığı tehlikeler sonucu, batılı ülkeler, topraklarındaki göçmenlere karşı önlem alıyorlar. Bunda, hemen hemen, tüm Avrupa ülkelerinin yanısıra, Avustralya ve öteki Asya ülkeleri de var. Yani saldırgan ve kanlı vahşet manzaralarının bedelini, gene yabancı topraklarda oturanlar ödeyecek. Almanya, İngiltere, Fransa, Avusturya, Hollanda, Belçika ve İspanya ile Portekiz sıraya girdi bile.
Sevgili okurlarım, bedelli askerliğin neden çıkarıldığını, birden bire hükümetin gençlere muhabbetini çözmüş olmalısınız. Adamlar maliyetini açıklayamadıkları sarayın bedelini çıkarmak için, orduya asker alımını paraya bağladı. Düşünün zengin yırtacak, yoksul ölecek. Hoş, bugüne kadar, arkadaşların pazarlık yaptığı teröristlerin, kanını akıttıkları gençlerin hangisi, zengin takımından. Bu nedenle, hiç olmazsa zenginin parasını alarak, vatanı da fakir fukaraya savundurup öldürecek, daha sonra da, katilleri ile masaya oturup pazarlık yapacaklar. Oyun bu.
Gelelim önemli meseleye. IMF tarafından Türk ekonomisi konusunda bir uyarı daha yayınlandı. Bunda Türkiye’nin resesyona, yani ekonomik durgunluğa kayma tehlikesi olduğu vurgulandı. Adamlar ülkede üretim olmadığını ve yabancı sermaye akımı konusunda da uyardı. Türkiye raporunda aynen, “Kuruluş ve sermaye akışlarında da meydana gelebilecek bir düşüşün kötü sonuçlar açabileceği, ekonomik hedefleme konusunda da Türkiye’nin sicilinin çok kötü olduğu” vurgulandı. Bu bizimkilerin borçlarını ödeyip kredi açtıkları kurum.
Bitmedi, bu arada Rus parası Ruble’deki düşüşte, devam ediyor. Şu ana kadar Ruble, Amerikan doları karşısında, yüzde 60 değer kaybetti. Ukrayna krizi ardından, Rusya’ya uygulanan ambargo sonucu, petrol ve enerji gelirlerini düşüren Rusya’nın, Türkiye ile kucak kucağa olduğu anlatılıyor. Türkiye’nin, Rusya’dan alacaklarını alamaması durumunda, Rusya ile birlikte Türkiye’ninde, aynı çukura yuvarlanabileceği uyarıları var ekonomik değerlendirme kuruluşlarında.
Mesela ben, ABD’ye döndüğümden bu yana, benzinin galonu, yani yaklaşık dört litresinde, bir dolara yakın düşüş var. Yani litreye bölersen en az 25 sent. Bir varil petrol, Amerika’ya ayrı, Türkiye’ye ayrı fiyattan satılmıyor. Peki petrol fiyatları düşerken, Türkiye’de hükümet, neden benzin fiyatlarını, 3 liraya düşürmüyor litresini? Cevap basit. Türkiyede vergi benzin üzerinden toplanır. Yani benzin fiyatı düşünce, sizlerin devlete ödediğiniz vergilerde, en az yüzde 40 artmış oldu. Hayırlı olsun, Türkiye onlarla ve sizlerle gurur duyuyor.

Yazarın Diğer Yazıları