Ulus-devletin sonunu getirir


BASINDAN SEÇMELER

Ulus-devletin sonunu getirir

Bedelli askerlik koşullarını açıklayan Erdoğan beklediği “alkış”ı alamadı

Hükümetin bu önerisi, zorunlu askerlik uygulamasına getirdiği yaş ve bedel ayrıcalıklarıyla, toplumda eşitlik ve adalet duygularını zedeleyecektir. Erdoğan tarafından bir dönem hükümetin “Terörle Mücadele Koordinatörü” olarak görevlendirilen emekli Orgeneral Edip Başer de bu kanaatte olan isimlerden biri.
Başer, öncelikle uygulamanın zamanlamasını eleştirerek, “Türkiye’nin içeride bölücü terör, dışarıda ise bölgesindeki istikrarsızlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu dönemde, böyle bir uygulama ordunun savaşma gücünü olmasa bile moralini tartışmasız biçimde olumsuz etkileyecektir” diyor.


‘Bu ayrıma itirazım var’
Başbakan Erdoğan tarafından açıklanan bedelli askerlik uygulamasında Başer’in asıl tepkisi ise para ödeyenlerin tek gün dahi silah altına alınmayacak olması. Duyduğu rahatsızlığı şöyle dile getiriyor:
“21 gün bile olsa bu uygulamadan faydalanacak vatandaşların diğer askerlerle birlikte aynı karavanaya kaşık sallaması fevkalade önemliydi. Şimdi insanımız, askerliğin parayla satın alınabilir bir değer olduğunu düşünmeye başlayacak. Paran varsa yırtarsın, yoksa ya ölürsün ya da sakat kalırsın denecek. Vatan borcunu ödeme konusunda böylesine bir ayrım yapılmasına benim vatandaş olarak itirazım var.”


Sosyal bölünme tehdidi
Başer’e göre uygulamanın en büyük sakıncası, yaratacağı “sosyal bölünme” de yatıyor:
“Bu ülkede muhtelif bölünme sebepleri vardır. Etnik bölücülük terörle karşımızda. Yıllardır mücadele ediliyor. Öbür tarafta dindar olanlar-olmayanlar şeklinde bir ayrıma gidildi. Şimdi de böylesine bir bedelli askerlik uygulaması getirmek yeni bir bölücülük yaratmaktır. O da zengin-fakir bölücülüğü. Böyle bir mantıkla ulus devleti devam ettirmek mümkün değildir.”
Utku Çakırözer / Cumhuriyet




Berdelli

Bedelli bekliyorduk.
Berdelli çıktı iyi mi.
(Eskiden askerlik yapmayana kız vermezlerdi, şimdi, askerlik yapana kız vermeyecekler, çulsuz bu diye... İstemeye gittiğinizde ibraz edersiniz, aman diim makbuzu atmayın, saklayın.)
(İnsanın babasını seçme şansı yok ama, kayınpederini seçme şansı var. Uyanık olun, sponsor bulun. Pederli asker olamıyorsanız... Kayınpederli askerlikten faydalanın.)
Can 30 bin liraysa...
Bi bacak kaç para?
Çıkışmayan... Anca 15 bin lira denkleştirenler için, gazi’lere ödeme yaparak yırtma imkânı getirilsin.
Sakat olmasın.
Takas olsun.
Ve, şehit düşmek için yaş sınırı olmadığına göre... Henüz 30’undan gün almamış olanların günahı ne?
Kapsam genişletilsin.
Beşik kertmesi de olsun.
Yılmaz Özdil / Hürriyet




Babam sağolsun

Halk mizahı, halkın jüri kararıdır. Bedelli askerlik üzerine kara mizah örnekleri yansıtayım.
Bir karikatür:
’Asker adayı gençler yan yana sıralanmış.
Başlar dik, göğüsler ileri, ayaklar hazıroldalar.
Bağırıyorlar: “Vatan sağolsun...”
Kenardaki bir genç için karikatürist balon çizmiş.
İçinde “Babam sağolsun” yazılı.’
15 ay askerlik yapan “Mehmetçik...”
Bedelli... “Mehmet Bey...”
Bir de “vicdani ret” bildirimi yapan Mehmet türevi var ama hadi onu yazmayayım...
Güneri Cıvaoğlu / Milliyet




Ver iyisinden bir tezkere...

Daha üç ay önce “Şehit kanları varken bedelliye imza atmam mümkün değil, referandum bile olabilir” dedikten sonra “21 günlük eğitimi bile kaldırmak” bize özgü bir davranış herhalde.
Eğer askerliğimi yapmamış olsaydım ve parasını bulup bedelliye yazılsaydım, “Tezkeremin iyisinden bir albayla gönderilmesini rica ederim” diye bir dilekçe yazardım.
Can Ataklı / Vatan




“Eşitlik ilkesi” varken eşekliğin lüzumu yok

Çok güzel açıkladı...
“Anayasamız 72’nci maddesi ne diyor?” dedi...
Milletvekilleri “Çok güzel bir şey söylüyordur” diye geçirdiler...
“Eşitlik ilkesi” dedi...
O zaman açıkladı; zenginler para verip askerlik yapmayacaklar, parası olmayanlar gidip askerlik yapacak...
Eşitlik oldu mu?..
Oldu...

***


Bir eşitlik daha; parası olanların verdiği para, kurşundan ya da mayından eli ayağı olmayanlara verilecek ki, eşitlikten de eşitlik...
Diyelim ki artık ayağı yok canım gazinin...
Ama parasını verecekler...
Elleri yoksa, parasını alacak...
Yok eğer kendisi tümden yoksa...
“Yakınlarına” dedi...

***


Sızlanmayın...
Tayyip Erdoğan eşittir; millet...

***


“Anayasa madde 72, eşitlik ilkesi...”
Mesela mahdum askere gitmişti, vatanı beklemeye... Otuz tane koruma onu bekledi ki bir şey olmasın...
Eğitim işi şöyle yapıldı:
Komutan koştu...
Hiç bu kadar koşmamıştı...
Nöbet tutma işi ise şöyle gerçekleşti; sabahlara kadar nöbet tuttular başında, ne olur ne olmaz hani...
Yandaki yellense, alarm verilecek...
Komutan yine koşacak...
Tam 21 gün askerlik yaptı, geceleri çıkartırsanız 10.5 gün kalıyor ki... O da anayasanın 72’nci maddesidir:
“Eşitlik...”

***


Dün sıra geldi vatandaşın eşitliğine...
Parası olanlar 30 yaşına kadar tüyüp, sonra 30 bin lira vererek askerliklerini mahdum kadar bile yapmayacaklar, 10.5 gün de yok...
Kim koruyacak vatanı?..
Dağda eşkıya ile kim savaşacak?...
Kaçmayanlar ve parası olmayanlar...

***


Ama onlar da kopan elleri, kesilen bacakları, çıkan gözleri, parçalanmış ciğerleri yerine para alacaklar...
Ki eşitlik olsun...
Öldüyse, yine eşitlik var; kalanlar bakacaklar civanı gitti toprağa, parası geldi bankaya...
Beğenmezsiniz bir de...
Kanıtıdır eşitliğin...
Lüzumu yok eşekliğin...
Bekir Coşkun / Cumhuriyet




İnternette tepki yağıyor

Bunlar da “bedelli askerlik” konusunda twitter üzerinden yayılan yorumlar:
“Banka kuyruğunda tanıştığım devre arkadaşımla ne vakit oturup içsek, tezkere alırken bizi boşuna 20 dk bekleten gişe memuruna rahmet okuruz! ”

***


“Askerlik yan gelip yatma yeri değildir. 30 bin tl veren yan gelip yatabilir.”

***


“Bedelli kantini fiyat listesi: Şınav:1000 Mekik:1500 Barfiks:2000 Uzun atlama: 3000 Halat: 5000...”

***


“Bedelli askerlerin yeni eğitim şarkısı: Bedava mı sandın para verip yaptım!”

***


“Herkes Bedelli yapar askerliği kimi parasını verir, kimi kolu bacağını.”

***


“Bedelliler için askerlik anıları: Bir gün hiç unutmam EFT yapıyorum, sürenin dolmasına 1 saat kalmış, birden internet kesilmez mi?...”

***


“Bedelli ödemeleri için kredi kartı ekstrelerinde ne yazacak sahi?’Vatan Borcu’mu? ”

***


“Orasi peygamber ocagi.. Fiyat bicenlerin adamligi #be(de)lli”

***


“Bedelli askerlikte ”arkadaşını getirene anında %10 indirim kampanyası “ da yakında başlar! ”

***


“Oktay Ekşi, ”bunlar analarını bile satar “ dediğinde tepki gösterenler şimdi vatan görevini satıyorlar!”




En ucuz asker bizim asker

...bu düzenlemeye “bedelli askerlik” demek ne kadar doğru?
Ortada bir bedel var ama askerlik yok. Bedelini ödeyen bir gün bile askerlik yapmayacak. Hiç kışlaya gitmeyecek. Parayı verecek, tezkereyi alacak... O halde buna “bedelli askerlik” değil, “askerliğin bedeli” desek daha doğru olmaz mı?

***


Eskiden celp dönemlerinde, askerlik şubelerinde kuyruk olurdu. Şimdi askerlik şubelerinde değil banka şubelerinde kuyruk olacak.
İster misiniz bir de televizyonda banka reklamları başlasın: - En ucuz asker bizim asker!
Veya: - Faiz ödeme, katılım payı öde, faizsiz bankacılık bizde!

***


Kamu hizmetleriyle ilgili düzenlemelerde eşitlik esas olmalı.
Bir bedel karşılığında askerlik hizmetinden muaf tutulmak bir “yasal hak” olarak düzenleniyorsa, bu hak eşit olarak verilmeli. Paran yoksa kredi al, demek de bu eşitliği sağlamaz. Bu açıdan bakıldığında, bu parayı ödemesinin mümkün olmadığı belgelenenler için bedel yükümlülüğü olmamalı. Amaç bakaya birikimini eritmekse, parası olmayan da yararlanmalı.
Fikret Bila / Milliyet




0 noktasından ilk tepki

“Biz ana kuzusu değil miyiz be abi?”

Hava sıcaklığı sıfırın altında 7 derece. Eksi yedi yani... Rakım yaklaşık 2 bin 600 metre. Türkiye - İran sınırının ’sıfır noktası’ndayız...
Vatan’ın tecrübeli foto muhabiri İlker Akgüngör ile birlikte, çok önceden planlanan ve Genelkurmay’dan alınan izinle, Harabe Kışla Sınır Karakolu’nda haber peşindeyiz. Öğlen yemeğinde askerlerle birlikte karavanaya kaşık sallıyoruz.
Yayla çorbası, peynirli makarna ve hindi kapama var menüde. Üstüne de ağız tadı olarak sütlaç ile tulumba tatlısı. Ama Mehmetçiğin ağzının tadı pek yok. Sebep, ’bedelli’ haberi...
“Biz ana kuzusu değil miyiz be abi?” diyor biri masada. Gaziantepliymiş. Şafak 160. “Parası olana hayat hep kolay” diyor bir diğeri. Burdurlu. Şafak 20. “Bizim de kaderimiz böyleymiş be abiciğim” diyor bir başkası. Mersinli. Onun şafak da 20...
Murat Çelik / Vatan

Yazarın Diğer Yazıları