Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Özcan YENİÇERİ
Özcan YENİÇERİ

Türkiye'yi Bölmek ya da "Demokratik Çözüm"

Ahmet Türk’ün, verdiği bir demeçte ağzından “PKK’nın silahlı mücadelesi Kürtlere zarar veriyor” sözleri çıkmış. Bunun medyaya yansıması üzerine Türk, önce çark etti, sonra da sözlerinin çarpıtıldığını söyledi. Türk’ün bu söylemini DTP ne olur ne olmaz başımıza bir şeyler gelir korkusu yüzünden “Parti görüşümüz değil” diye düzeltmiştir. Orhan Miroğlu da “Her Kürt, vatandaşı bulunduğu ülkenin siyasi sisteminin bir parçasıdır, Türkiye Kürtlerinin kaderi de Türk halkının kaderinden ayrı değildir” anlamına gelen sözlerinden medyada çözüm çıkaranlar vardır. Bu gelişmeleri etnik hareketler sosyolojisi bağlamında “şimdilik küçük çaplı olan bu görüş farkları zamanla büyüyecektir” diyenler yanılmaktadır. Bir olgudan bir yasa çıkarmak yanlıştır. Taktik anlamındaki bu olgular, iyimser değerlendirmeler yapmaya yetmez!

Silahlı ya da Siyasi/Sivil Bölücüler!
Türkiye’de inisiyatif ayrılıkçı, bölücü ve etnikçi terör grubunun elindedir. Zaman zaman vitrinde barış, demokrasi ve ülke gerçekleri temelinde söz söyleyenlerin bu konuda etkin olmalarını beklemek doğru değildir. Eli silahlı, terörist eylem için mağaralarda bekleyenler, kamplarda eğitim yapanlar olduğu sürece falan ya da filan kişinin sağduyulu bir analiz ya da çağrısının herhangi bir değeri yoktur. Siyasetteki bölücülerin salonlardaki varlıkları dağdaki teröre bağlı olduğu sürece bu durum devam edecektir. Silahlı bölücülerle siyasi/sivil bölücülerin amaçlarını da birbirinden farklı görmek de yanılgıdır.

PKK Terörü Ne Zaman Bitecek!
Terörist PKK hareketi iki olgunun sonuçlarını görmeden terörist eylemlerini bitirmesini beklemek doğru değildir. Bunlardan birincisi örgütün başarılı olma umudunu tamamen yitirmesidir. İkincisi ise, Irak’ın kuzeyindeki Kürt yönetiminin durumunun açığa çıkmasıdır. Her iki olgunun da belirli bir zamana ihtiyacı vardır.
PKK’nın umudunu da dağdaki operasyonlarla kırmak ve yok etmek mümkün değildir. PKK’nın dağda yok edilmesi PKK’nın umudunun kırıldığı anlamına gelmez. Bunun için dağı besleyen Kürt nüfus ile Ortadoğu ve Avrupa’daki insanların dağa verdikleri desteğin kesilmesi gerekir. Bunun yolu da her şeyden önce PKK’ya bir çeşit meşruiyet atfeden iç ve dış medya/propaganda imkânının yok edilmesinden geçmektedir.

Silahlı Terör Dağda Yenilince!
Dikkat edilirse PKK’ya yönelik etkili her operasyonun ardından örgütün tamamen çökme ve dağılmasını önlemek için örgütü kullananların devreye girdiği görülür. Bu odaklar kimi zaman kitle gösterileri düzenleterek, kimi zaman da terör örgütüne yönelik kısıtlamaları kaldırarak örgütün bir arada tutulmasına katkı sağlamaya çalışıyorlar. AB’nin durup dururken “PKK’yı terör örgütleri listesinden çıkarması” ya da PKK lehine yapılan siyasi açıklamalar bu bağlamdadır.

Çözüme Bak Çözüme!
Hasip Kaplan, TBMM’ye “TSK’nın Cumhuriyeti iç tehditlere karşı korumasına gerek yoktur” tasarısı veriyor. Böylece içerideki bölücülüğe asker müdahale etmesin, “bölücüler işini rahat yapsın” demeye
getiriyor.
İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, “demokratik özerklik” projelerinin tartışılması gerektiğini, kendilerinin bunu, “Türkiye’nin idari ve siyasi yapısında reform” olarak nitelendirdiklerini anlattı. Tuncel, şunları söylemiş: “Bizim projemiz, sadece Kürtlerin yaşadığı bölgeleri değil, diyoruz ki Türkiye’yi 20-25 bölgeye ayıralım. 20-25 bölgede her halkın kenti özgürce ifade edebildiği ve denetimin altında yerel meclislerin de olduğu bir yönetim tarzı. Bunun tartışılması gerekiyor”. Çözüme bakar mısınız? Hem de bunu demokrasi için demokratik bir biçimde yapmayı düşünüyorlarmış. Ne kadar da dahice!
“Demokratik Çözüm”, “Demokratik Cumhuriyet”, “Demokratik Özerklik” ve “Demokratik Toplum” gibi söylemlerin tamamı da İmralı’daki mahkûma aittir. Yapılan adı da çözüm falan değil demokratik bölücülüktür.

Yazarın Diğer Yazıları