Sınır ötesi harekât ve ABD!
Sınır ötesi harekâtının aniden sona erişinin iki çeşit cevabı olabilir: Birincisi; harekât amacına erişmiştir onun için sona erdirilmiş olabilir. İkincisi; ABD ve diğer ülkelerin baskısı yüzünden harekâtı sona erdirmek, devam ettirmekten daha yararlı görülmüş olabilir.
Türk Genelkurmayı “Harekâtın başlangıç ve bitiş zamanı tamamen askeri gerekçe ve ihtiyaçlara göre tarafımızdan belirlenmiştir” diyor. Org. Büyükanıt: “Spekülasyona girmek istemiyorum. Hiç kimsenin çekil mekil dediği yok. Bu tamamen askeri gerekçelerle alınmış bir karardır. ” Çekil “ diye ne siyasi kanat ne de yabancılardan bir ima bile gelmedi. Yabancıların kısa sürsün diye demeçleri oldu. Bunun sorumluluğunun hepsi bize ait. Erken çekildi diyorlarsa, gitsinler orada bir 24 saat kalsınlar... 300 kişinin 242’si tesirsiz hale getirildi, ayrıca temas da kesildi”.
Başkan Bush, “Türkler hızlı hareket etmeli. Amaçlarına ulaştıktan hemen sonra da bölgeyi terk etmeli” demiş ardından da Amerika Savunma Bakanı kırık kolu ile Ankara’ya gelmiştir. Gates’in Türkiye’yi terk etmesinin ardından operasyonun bitmesi “Gates geldi, operasyon bitti’iddialarını gündeme taşımıştır. Bu doğru değildir. Çünkü Gates, Türkiye’ye gelmeden önce Türk askerinin Irak’ın kuzeyinden ” bir veya iki hafta içinde “ çekilmesi gerektiğini söylemiştir. Türk askeri eğer ABD’nin izin ve ruhsatıyla operasyona devam etmiş olsaydı ” bir ya da iki hafta “ daha bölgede kalabilirdi. Hâlbuki Gates, Ankara’ya gelmeden Türk askeri çekilmeye başlamıştı. Diğer yandan ABD’nin bilinen baskısı dışında bir baskısı söz konusu olmuş olsaydı, bu baskı hükümet üzerinden yapılması gerekirdi. Hâlbuki Başbakan Erdoğan’ın da Türk askerinin bölgeden çekilmesinden haberi yoktu. Başbakan, bölgeden askerin çekilmesi tamamlanmak üzere olduğu bir anda ” Ulusa Sesleniş “ programında ” Hedefler büyük ölçüde temizlenmiştir. Harekât kararlılıkla devam etmektedir.../... Planlanan hedeflere ulaşıldıktan sonra da en kısa sürede askerlerimiz gerdi dönecektir “ demiştir.
TSK’nın hedef bölgeden çekilmesini ABD’nin tehdit ve baskısı sonucu olduğunu düşünenler aynı zamanda Türk askerinin bölgedeki PKK mevzilerine karşı gerçekleştirdiği operasyonu da ABD’nin izni ve arzusuyla yapıldığını savunmuş oluyorlar. Onlara göre Amerika’sız bölgede hiçbir şey yapılamaz! Onun için Türk askeri ABD istedi girdi, ABD ” çık dedi, çıktı “ diyorlar. Bu olaya ABD ile olan ” ikinci balayının sonu “ ya da ” ikinci çuval vakası “ olarak bakanlar yanlış yapıyorlar.
ABD, hiçbir zaman bölgeye Türk askerinin girmesini istememiştir. Aksine ABD, akla gelen ve gelmeyen bütün imkânları kullanarak Türkleri bölgeden uzak tutmaya çalışmıştır. ” Koordinatörlük “ oyalamaları bunlardan yalnızca bir tanesidir. ABD, onca terörist saldırının sonunda zorunluluktan TSK’nın bölgede sınırlı bir alanda ve belirli bir süre içinde ve belirli hedeflere yönelik olarak operasyon yapmasına yalnızca ses çıkartmamıştır.
Ani çekiliş, ani giriş gibi doğru bir stratejidir. Devam edecek gibi yapıp kesmek, girmeyecek gibi yapıp girmek, çıkmayacak gibi yapıp çıkmak; Sun Tzu’dan bu yana uygulanan etkili bir stratejidir. TSK’nın, operasyon zamanlamasını Kuzey Irak’taki askerlerimizin güvenli bir biçimde Türkiye’ye naklini sağlamak üzere gizlemesi bu bağlamda son derece anlaşılırdır. Çünkü zayiatın en yüksek olduğu an, çekilmenin başladığı andır. Bilenler, sıfır zayiatla dönüşün ciddi bir başarı olduğunu da bilir.
Kuşkusuz TSK’nın Irak’ın kuzeyinden çekilmesiyle ilgili olarak, -askeri kanat hariç- içeriden ve dışarıdan yapılan bütün yorumlar eksik bilgiye dayanıyor. Eksik bilgiyle doğru yorum yapmak mümkün değildir. Durum çok açık ve ortada iken çeşitli zorlama mülahazalarla Silahlı Kuvvetler’e olan güveni sarsıcı yayın yapmak son derece yanlıştır ve ancak PKK’nın işine yarar.
TSK’nın bu operasyonu aynı zamanda başta ABD olmak üzere Kürt Yönetimi ve AB ülkelerini test etme amacına da hizmet etmiştir. TSK, İkinci Viyana Kuşatması’ndan bugüne sürekli olarak yenildiği “General Kış”ı sekiz günlüğüne de olsa bu defa mağlup etmiştir. Bu çok önemli bir gelişmedir. Önümüzdeki günlerde bunun ne anlama geldiği daha iyi anlaşılacaktır.