Bugünlerde ABD başkenti Erdoğan mehteranı için pek popüler bir kent. Önce Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek kalabalık bir heyetle geldi Washington’a. Sonra’da Müslüman işadamlarından bir heyet. Gökçek Ankara ile Washington arasında bir kardeş şehir anlaşması imzaladı.
Ne tuhaf değil mi, yıllarca evvel Türkiye’nin ABD’de destek aradığı dönemlerde kullanmayı beceremediği en kalabalık etnik grup olan Meluncanların yoğun olduğu Wise kasabası ile Çeşme arasında imzalanan bu tür bir anlaşmayı da AKP’li bir belediye başkanı ortadan kaldırmıştı. Meluncanlar, yaptırdıkları DNA testleri sonunda Türk olduklarını ileri sürmüşler ve Türkiye’den bir destek, bir kucaklama beklemişlerdi. Onları ABD’deki Türk dernekleri kucaklamıştı.
Gökçek’in bu kardeş şehir olma olayında maddi büyük fedakârlıklarda bulunduğu da söyleniyor ama şimdilik bu söylenti. Pazar günkü Türk pazarında Ferhat Göçer de şarkı söylemişti. Elçilikte Melih Gökçek ve konukları onuruna verilen resepsiyonda utandıracak bir misafirperverlik örneği oluşmuş.
Bu arada Washington’a gelenler arasında bir de Müslüman işadamlarından oluşan heyet var. Aynı heyet de Büyükelçiliğimizde büyük hüsnü kabul görmüş. Son zamanlarda bürokratların da partizanlığa yelken açmasının bir örneği olmalı bunlar da.
Gelelim buraların havasına. ABD resmen seçim havasına girmeye başladı. 2012 biliyorsunuz Başkanlık ve Parlamento seçimleri yılı olacak. Muhalefetteki Cumhuriyetçi Parti içinden başkan adayları teker teker ortaya çıkmaya başladılar. Ancak Obama zenginlere ek vergiler koymaya başlaması ile birlikte sermayeden şansını kapatırken, orta sınıftan puan alıyor.
Amerikan ekonomisinde şimdilik düzelme yok. Ama ABD’nin en kötü hali bile ekonomi mucizesi Türkiye’den yüz kat daha iyi durumda. İki ay içinde her şey pahalanmış. Ama benzin ve gaz ile elektrik fiyatları artmamış. Yalnızca gıda maddelerinde artış var. ABD’de obezlikle mücadele kararı alındığı için herkes gırtlağından kesmiş bile.
Bu dönemde Türkiye ile ilgili önümüzdeki dönemde ABD kongresinden birkaç yasa tasarısı çıkarsa şaşırmayın. Bakmayın siz Erdoğan ve AKP’lilerin propagandalarına. Ermeni ve Rumlardan yeni girişimler her an patlayabilir ve tabii Yahudi lobisinin desteği ile.
Basından komşularla sıfır sorun dış politikasının mimarı Davutoğlu’nun tezkere ve muhalefete bilgi turlarını okuyorum. Çok merak ediyorum şu komşularla sıfır sorunu nasıl açıklıyor muhataplarına. Zira aramızda sorun olmayan komşumuz kalmadı. Düşman komşular listesine en sonunda Azerbaycan’ı da eklemeyi başardı arkadaşlar. Kutlamalı.
Bu iyi komşuluk ilişkileri yüzünden doğal gaz aldığımız, Rusya ile ilişkilerimiz bozuldu. Ardından Azerbaycan’la durum kötüye gitti. Şimdilerde ise İran da bu konvoya katıldı. Bunun tercümesi, bu kış Türk halkı Erdoğan’a verdikleri yüzde 50 oyla ısınacak. Gıda maddeleri de artış gösterdiğine göre yakında kâğıt parçalarını yemeğe başlar.
Bu arada İstanbul Lisesine 181’inci olarak giren öğrencinin babası, Başbakanımız Erdoğan’ın oğlunun yakın arkadaşı olan bir zat. Yani Alman Lisesi onun çocuğunu almayacak da başkasını mı alacak yani. Bu arkadaşın bu yakın ilişkinin faturasını Washington’da da eşini elçilikte işe sokmak için kullandığı söyleniyor. Böylesine mukaddes bir ilişkinin bir bedeli olacak değil mi yani.
Sevgili okurlarım Mustafa Kemal’in Türkiye’si üzerinde önce cumhuriyetin servetlerini satanlar bugünlerde komşularının işine karışmama prensibinin de köküne kibrit suyu döküyorlar. Yarın öbür gün yedi düvelle dövüşmenin faturası milletimin önüne konunca yiğidime hayranlıkları da sürer inşallah.
