Rum tarafının çözüm iradesi var mı?
Elli yıla yakındır Kıbrıs sorununa çözüm bulmak üzere taraflar masadadır. Ne var ki Rum tarafı müzakerelere sonuç almak, bir anlaşmaya varmak hedefiyle katılmamaktadır. Eli kanlı faşist Rum yönetimi liderleri kafayı sadece ve sadece adayı nasıl Yunan yaparımla, Enosis’le, Megali İdea ülküsü ile bozmuştur. Bu gerçekleşmesi mümkün olmayacak hedefler uğruna cennet ada Kıbrıs’ı cehenneme çevirmiş, oluk oluk kan akıtmış, insanlık dışı, çağ dışı ne kadar terör eylemi varsa denemeye kalkışmıştır. Enosis’in önündeki tek engel olan Kıbrıs Türkünü ortadan kaldırmak için başvurmadığı yöntem, yeltenmediği delilik kalmamıştır. Rum tarafı, akılları sıra, Akritas Planı ve buna benzer planlarla, biz Kıbrıs Türklerinin kökünü tarihten tamamen silecek ’soykırım’ girişimlerinde dahi bulunmuştur. 700 bin nüfuslu Rum, 75 milyonluk garantör Türkiye’ye rağmen buna kalkışabilmiştir. Zıvanadan çıkmış olan Ruma sormak lazım: Hadi bizi bir gecede ortadan kaldırdın diyelim, ya güçlü Türkiye’yle nasıl baş edeceksin? Yunanistan’ın, hatta güvendiğin emperyalist kan emici vampirlerin buna gücü yeter mi? Hasta adam diye nitelendirilen Türkiye en kötü döneminde bile emperyalist çapulculara karşı koymasını bilmiştir. Be ey Rum palikaryası sen ve senin ustaların Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da, İnönü’de, İzmir’de dersinizi almadınız mı? En son 20 Temmuz 1974’te Türkün şamarını yemediniz mi? Doymuyorsunuz, yenilen güreşçinin güreşe doymadığı gibi...
Anavatan Türkiye Dışişleri Bakanı Sayın Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz hafta AB toplantısı için gittiği Brüksel’de verdiği bir beyanatta, Kıbrıs sorununun güven ve siyasi irade eksikliği yüzünden çözülemediğini belirterek, halihazırda Ada’yı tek başlarına temsil eden Rumların, devleti Kıbrıslı Türklerle paylaşmaya hazır olmadıklarını söyledi. Davutoğlu, Brüksel’deki temaslarında AB’li muhataplarına “Eğer siyasi irade olsun ve AB ve BM destek versin, 3 günde Kıbrıs sorunu çözülür. Ama irade eksikse 3 asır da sürse netice getirmez” dediğini aktardı.
Anavatan Türkiye yetkilileri ve KKTC Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu 1 Temmuz’a kadar müzakerelerden sonuç alınamazsa devam etmenin hiçbir amaca hizmet etmeyeceğini açıklamıştır.
Rum-Yunan ikilisinin sorunu çözmek gibi bir niyetleri olmamıştır, olmayacaktır da. Artık masadan kalkmak için birikmiş birçok haklı nedenimiz vardır. Rum tarafının uzlaşmaz tutumunu sineye çekerek masada vakit kaybetmenin çıkar yol olmadığı ortadadır. 1 Temmuz’dan sonraki süreçte emperyalist Batı’nın dayatmalarıyla yeniden müzakere masasına oturulmamalıdır. Rum, çözüm için irade gösteremezken biz ’kendi geleceğimiz hususunda kendi irademizi’ ortaya koyabilmeliyiz. 1 Temmuz sonrası için KKTC’de referandum yapılarak, artık müzakerelere devam edilmeyeceği kararı alınmalıdır. Yok bu olmadı KKTC Meclisi alacağı tarihi bir kararla müzakerelerin noktaladığını, çözüm için görüşmeler yapılacak ise bundan böyle bunun iki ayrı devlet arasında yapılabileceğini tüm dünyaya duyurmalıdır. Çözüm iradesi olmayan, aklını Enosis ile bozmuş Ruma bu bile fazladır, lütuftur...