Türk Edebiyatı’nın usta kalemi Orhan Kemal, ölümünün (2 Haziran 1970) üzerinden onca yıl geçmesine rağmen hâlâ değeri tam olarak anlaşılamamış bir isim. Bunun nedenlerini bir başka yazımda anlatacağım.

Adana Ceyhan’da 15 Eylül 1914’te dünyaya gelen ve gerçek adı Mehmet Raşit Öğütçü olan yazarın anısını yaşatmak için oğlu Işık Öğütçü, İstanbul’un Beyoğlu ilçesindeki Cihangir Mahallesi’nde 2000 yılında Orhan Kemal Müzesi’ni kurmuş. Geçtiğimiz günlerde müzeyi ziyaret ettim.

Binanın kapısından girip merdivenleri yavaş yavaş çıkınca ahşap bir kapıdan içeri giriyorsunuz. Tam karşınızda bir Orhan Kemal fotoğrafı. Soldan başlayarak müzeyi gezmeye başlıyorsunuz. Yerler, ahşap tahtalarla kaplı. Duvarlarda onlarca fotoğraf var. Camekân içerisinde kitaplarından kullandığı eşyalara kadar çok sayıda değerli obje bulunuyor. Özellikle yatağının, giydiği kıyafetlerin, okuduğu kitapların ve çalışma masasının olduğu bölümdeki büyüleyici atmosfer, sizi alıp yıllar öncesine götürüyor.

Kitaplarının orijinal ilk baskılarından özel mektuplarına, kullandığı daktilodan özel eşyalarına, farklı zaman dilimlerinde çektirdiği fotoğraflarından aile fotoğraflarına kadar çok sayıda kıymetli obje müzede sergileniyor. Edebiyat âşığı her insanın mutlaka gidip görmesi gereken bir yer.

Roman, öykü, oyun, anı, inceleme gibi farklı türlerde kitaplar yazan Orhan Kemal, toplumcu-gerçekçi bir yazardır. Halkın her kademesindeki insanları eserlerinde ustalıkla kullanır. Yaptığı tasvirleri yarattığı karakterlerle birleştirerek gözlem ve dilinin gücünü tüm çıplaklığıyla bize yansıtır. Okurken sıkılmazsınız. Çünkü dili sadedir, kurguladığı olaylar örgüsü akıcıdır.

‘Baba Evi’nden ‘Avare Yıllar’a, ‘Cemile’den ‘Murtaza’ya, ‘Bereketli Topraklar Üzerinde’den ‘Ekmek Kavgası’na, ‘Hanımın Çiftliği’nden ‘Gurbet Kuşları’na kadar kitaplarının büyük bir kısmını okumuş birisi olarak bu cümleleri rahatlıkla kurabiliyorum.

Aynı zamanda Işık Öğütçü de yazar. Onun da çok sayıda kitabı bulunuyor. Orhan Kemal’in gelecek kuşaklara aktarılması için büyük çaba sarf ediyor. En önemlisi de 1972’den bu yana devam eden ‘Orhan Kemal Roman Armağanı’nın her yıl düzenlenmesini sağlayarak Türk Edebiyatı’na gönül veren yazarları bu etkinlikte onurlandırıyor.

Büyük ustanın oğlu ile tanışmak ayrı bir gururdu. Işık Öğütçü, müzeyi gezerken bana eşlik etti. Orhan Kemal hakkında oldukça doyurucu bilgiler verdi. Desteği ve emekleri için teşekkür ediyorum.

Orhan Kemal Müzesi, Pazar günleri hariç saat 09:30–17:30 arası ziyaret edilebiliyor. Meraklılarına duyurulur.