Neden tek yol IMF kaldı?

Bugünkü siyasi koşullarda ve siyasi anlayış içinde, Mehmet Şimşek veya gelecek kim olursa olsun, ekonomik istikrar sağlanamaz. Mehmet Şimşek geçmişte ve bugün önde tuttuğu mali disiplini sağlayamadı. Zira, mali disiplin sağlamanın ön şartı kamu kaynaklarında israfı önlemek ve etkinlik sağlamaktır. Kamuda tasarruf denildi ve fakat saray harcamaları daralmadı. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanı “İtibardan tasarruf olmaz” anlayışında olduğunu açıklamıştı. Kamuda lüks Mercedesler kalkmadı, çünkü bu yolla memur daha kolay AKP yandaşı oluyor.

Ekonomik istikrar için güven verecek bir ekonomik istikrar programı gerekiyordu. Bu da yapılmadı. Orta vadeli planla ekonomik istikrar programı farklıdır.

Bütçe denkliği için vergiler artırıldı. İstikrar daha çok bozuldu; Zira;

* KDV gibi dolaylı vergiler artırıldı. Bu artış otomatik olarak fiyatlara yansıdı.

* Kurumlar vergisi gibi dolaylı vergiler artırıldı, üretim maliyetleri ve bu nedenle fiyatlar arttı.

* Vergi yükünün artması ve kârlılığın azalması, yatırımları caydırdı.

* Yüksek vergi, kayıp ve kaçağı artırdı. Şimdi aynı bakan yapay zekâ kullanarak vergi denetimini artıracağını söylüyor.

Merkez Bankası Başkanı da, enflasyon ve faizi, yaşadığı ABD örneğine göre kademeli artırıyor. Oysaki ABD’de reel faiz eksi 3 dolayında idi, bizde eksi 30’larda idi. Şimdi yüzde 25 gösterge faizine göre eksi reel faiz devam eder. Nominal faizleri enflasyonun üstüne, yani reel faiz düzeyine çıkarmadığınız sürece, TL’den kaçış durmaz.

Öte yandan; Enflasyonu ücret artışlarına bağladı, oysaki reel ücret artışı olmayınca ücret artışı- enflasyon çıkmazı oluşmaz.

Bunun içindir ki, ekonomik istikrar sorunu arttı. Özellikle dış borçlarda temerrüt riski arttı. Türkiye stagflasyona gidiyor.

Bu durumda geçmiş krizlerde olduğu gibi tek yol IMF kaldı.

IMF, İkinci Dünya Savaşı sonrasında kurulan ve bizim de 1947'de kurucu üyesi olduğumuz bir kuruluştur. İkinci Dünya Savaşı sonrası dünyada yeniden ekonomik istikrarı sağlamaya destek için kurulmuştur. Dünyada 189 ülke IMF'ye üyedir. IMF’nin temel kuruluş amaçları içinde “Ekonomik kriz gibi istikrar sorunu yaşayan ülkelerden, bu krizin diğer ülkelere yayılmasını önlemek’’ de vardır.

Bu nedenle, IMF izleme görevi kapsamında, üye devletlere yıllık ziyaretler yapar, istişarelerde bulunur. Türkiye’de kriz olmadığı yıllarda da bu izleme nedeniyle Türkiye’ye IMF heyeti geliyordu. Bu defa da aynı amaçla gelecek. Ancak hükûmet isterse, ilerde borç almak için bu heyetle ön görüşme yapabilir.

Dünyada ve Türkiye'de bazı çevreler IMF'ye tepki duyar. Nedeni IMF'nin ekonomik istikrar için, verdiği krediler için, stand-by düzenlemesine gitmesi toplam talebi düşürmeyi, bütçenin etkin kullanılmasını, siyasette popülizmin önlenmesini, yani kemer sıkma politikalarını şart olarak koymasıdır.

Ekonomik kriz yaşayan ülkelerin IMF’ye gitmesinin ilk nedeni IMF’den ucuz kredi almaktır. Bir diğer nedeni, yabancı sermaye ve uluslararası fonların IMF’ye itibar etmesi ve bu açıdan da ülke için çıpa işlevi yapmasıdır. IMF de kriz dünyaya sıçramasın ve kredi geri dönsün diye karşılık olarak ve kendi koşulları içinde veya yakın istikrar programı ister.

1997 Asya krizi nedeniyle IMF’ye giden ülkeler içinde Güney Kore, Tayland, Endonezya gibi ülkelerde bugün ekonomik istikrar sorunu yoktur. Türkiye 2001 krizinde stand-by düzenlemesi yaptı. Sonraki yıllar istikrar sağladı. Arjantin’de de geç olmakla birlikte makro göstergeler düzeliyor.

Bugüne kadar krize girdiği halde IMF’ye gitmeyen ve kendi imkânları ile krizden çıkan iki ülke 1997 krizinde Malezya ve 1998 krizinde Rusya oldu.

IMF olmaksızın, kendi beşerî ve iktisadî kaynaklarını kullanan Malezya, bu tedbirlerden hareketle ekonomisini krizden kurtarma başarısını gösterebildi. Böylece Malezya, bir ülkenin IMF ve benzeri uluslararası kuruluşların müdahalesi/desteği olmaksızın, kendi imkânlarını, doğru ve şeffaf kullanarak, ciddi ekonomik sorunların altından kalkabileceğini gösterdi.

Rusya’nın kalkınma derdi yoktur. Rusya; doğal kaynakları ve Sovyetler döneminde eğitilmiş iş gücü potansiyelini, halkın refahı için değil, şovenizm ve Putin’in koltuğu için kullanmaktadır. Bu yüzden Rusya, hâlihazırda, krizden kurtulmuş bir ülke değildir.

Özetle; Türkiye düze çıkıncaya kadar; IMF ile stand-by düzenlemesi yaparak, ucuz kredi almalıdır. Bu yolla IMF, çıpa olacak ve şimdi ihtiyacımız olan doğrudan yabancı yatırım sermayesi de gelecektir.

Yazarın Diğer Yazıları