'Muhteşem'e bu tezgahı kim kurdu?..

6 Kasım Başkanlık seçimleri de geçti..
Ne yapacak şimdi “Muhteşem” Tayyip Erdoğan?
 “Muhteşem” , 6 Kasım’a kadar Türkiye ile ABD arasında sırları(!) hatta kapalı kapılar ardında AKP’nin en ince ayarlarını bile faş eden ABD matbuatına sövüp sayıyor, üstelik işine gelmeyen her şeyi de Obama’nın başkan seçilmesini istemeyen bir lobiye yüklüyordu.
Seçimler bitti.. Obama da başkan..
Fakaat!..
Tayyip Erdoğan, ABD matbuatı tarafından sopalanmaya devam ediliyor..
ABD matbuatı bu!..
Bizimkilere benzemez ki; korksunlar, “Muhteşem bizi patrona şikayet ederse ekmeğimizden oluruz, bir daha bir yerde iş bulamayız. Patronumuz devlet ihalelerinde nal toplarsa hepimizin anasını ağlatır. Televizyonumuzda yayınlanan diziye bir çakarsa duman oluruz, kuru ekmeğe muhtaç kalırız” desinler.
Beyzbol sopası bu.. Boru değil ki.. Adamı fena kırar..
Ne yapmış meşhur Amerikan Time dergisi?
Okuyucularının oylamasına sunduğu ‘Yılın Kişisi’ listesinde bu yıl Başbakan Erdoğan’a yer vermemiş. Buna karşılık listede Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Kuzey Kore’nin yeni lideri Kim Jong Un, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, hatta Mars aracı “Curiosity” ve “Higgs Boson” parçacığı gibi nesneler de varmış..
Esad var.. Netanyahu var.. Nesneler bile var..
“Muhteşem” yok!..
Bu vefasızlık değildir de nedir?
“Muhteşem” daha ne yapsın?..
Patriot ayağına ABD Büyükelçisi sınırlarımızda cirit atıyor, teftişler yapıyor. Küstahlığın bini bir para.
Kimseden çıt yok.
ABD’nin tak diye emrettiklerini “Muhteşem” şak diye yapıyor.
“Tak-şak paşaya” bile rahmet okuttu.
Ne olacak şimdi o yıllardır sıktığı “dünya lideri” palavralarına?
Bir satırcık da olsa Time’ın bir köşesine adını sıkıştırıverselerdi, dünyanın sonu mu gelirdi?
 “Muhteşem”i yoksa deliğe mi süpürüyorlar?
Ne olur!.. Biri “Muhteşem”i çimdiklesin ve bunun kötü bir rüya olduğunu söylesin..
Yoksa, bu işi “Ergenekoncular” tezgahlamış olmasın?..
Haaa!..
Listede CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dostu Beşşar Esad var.
O zamaan..
Bu tezgahta Kılıçdaroğlu’nun da parmağı olabilir..
Mars aracı “Curiosity” -NASA ve TSK..
Bu işte askerlerin parmağı olabilir mi?
Oluuur!..
Bir de Bülent Arınç’a sormak lazım.
CHP’li Muharrem İnce, cep telefonundan mesajlar göndererek Time dergisinin editörlerini taciz ve tahrik edip listeye “Muhteşem”i koydurmamış olabilir.
Yapar mı?.. Yapaar!..
12 Eylül darbesini yapan netekim paşa da bu tezgahın içindedir mutlaka. Mahkemenin öcünü almak için hasta yatağında hareketlenmiştir. Ne de olsa eski dostlar..
Bunun adına; kim ne derse desin vefasızlık denir.
Meğersem, “Muhteşem”in bir parçacık değeri de yokmuş.
Beraber yürümediniz mi siz bu yollarda?
Kaderin böylesine yazıklar
olsun!..

 

Eller gider Mersin’e...
Hani derler ya;
“Eller gider Mersin’e biz gideriz tersine” ..
Türkiye’de okullarda üniforma zorunluluğu kaldırılırken, gelişmiş ülkelerde durumun nasıl olduğundan bilginiz var mı?..
Eğitim alanında daha gelişmiş ülkelerde tam tersi bir süreç yaşanıyor. Marka bağımlılığı ve haksız rekabet yüzünden, gelişmiş Batılı ülkelerde üniformanın terk edilip serbest giyime geçilmesi yolundaki uzun süreç tersine dönmüş. Uzmanlar, “Dünya eğitim liginde” Türkiye’nin üstünde yer alan ABD, İngiltere, Japonya, Hong Kong, Singapur, Avustralya ve Arjantin gibi ülkelerde üniforma giyildiğine dikkat çekiyor. İsrail ve İtalya gibi ülkelerde de birkaç yıldır üniformaya dönüş süreci yaşanıyor.
Eğitim müfredatının tamamen içini boşaltan AKP Eğitim Bakanlığı, elleriyle hazırladığı okullardaki disiplinsizlik ve başı boşluk sürecinin üzerine tüy dikti. Bombayı koydular; toplumdaki sosyal kaynama ve huzursuzluğu ana okullarına kadar indirdiler. Allah öğretmenlerimize Peygamber sabrı versin.

Yazarın Diğer Yazıları