“MHP kapatılsın” diyen gazeteci kim!
Önce “işaret fişeği” geldi:
“Ne iş yapar bu yargı?”
Peşinden “Akil köşe kadıları” devreye girdi:
Görevi bizzat Başbakan tarafından “psikolojik harekât” olarak tanımlanan “Akil insanlar”dan Ahmet Taşgetiren, önceki gün Bugün’deki köşesinde, trajikomik bir şekilde “Terör örgütünün Kürtler üzerinde yaptığı psikolojik operasyonu, şimdi MHP Türkler üzerinde yapmaya çalışıyor” dedi!
“Akil köşe kadılığı”nın Yeni Şafak temsilcilerinden Ali Bayramoğlu, isim isim fişlenen MHP milletvekillerinin “tüyler ürpertici, ırkçı, faşizan” diye tanımladığı konuşmalarından oluşan bir andıç yayınlayarak “savcıları göreve çağırdı.”
Siyasi rakiplerine “edepsiz, ahlaksız, cibilliyetsiz, alçak, şerefsiz” diye hitap eden zatın partisinden milletvekili olan ve hâlâ bu zinhar hakaretamiz olmayan vecizlerin(!) sahibinin “hınk deyicisi” durumundaki gazetede yazan Mehmet Ocaktan, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Artistler... Bölücüler... Terörist stepneleri... Yandaşlar...” ifadelerinin “kitleleri şiddete teşvik” anlamı taşıdığını savunarak, “Heyette yer alan insanlardan birisinin bile burnu kanarsa bunun sorumlusu Bahçeli olacaktır” ihbarını yaptı.
***
Ve dün...
“Başbakan’ın uçağından bildiren” Hürriyet Ankara Temsilcisi Metehan Demir’in yazısının satır aralarındaki “üç cümle” bir hayli dikkat çekiciydi. Demir’in aktardığına göre, Kırgızistan yolunda Erdoğan’a yöneltilen sorulardan biri şöyleydi:
“MHP şiddeti teşvik ediyor. AİHM’in Batasuna kararına göre şiddet, kapatma nedeni olabilir. Öyle bir düşünceniz var mı?”
Sizi bilmem ama ben kendi adıma merak ediyorum:
“Soru” maskesi altında Erdoğan’ın kulağına “MHP’den kurtuluş formülü” fısıldayan bu “akil gazeteci” kim?
Öyle ya, eğri oturalım, doğru konuşalım, hangi gazeteci bu çok kritik “üç cümle”yi “soru” olarak nitelendirebilir ki?
Her kimse o gazeteci, soru sormuyor; alenen yönlendirme yapıyor, demokrat demokrat, liberal liberal, sivil sivil “parti kapatmaya” teşvik ediyor!
“MHP şiddeti teşvik ediyor,..” diyerek bir “tespit”te bulunuyor. Kendisi bir “hükme” varmış, Erdoğan’dan “infaz” ını istiyor!
Her şeyi adım adım planladığı belli; her cümle ayrı bir amaca hizmet ediyor. O denli ki “infaz”ın metodunu bile tasarlamış; işi kılıfına uydurma yolunu gösteriyor:
“AİHM’in Batasuna kararına göre şiddet kapatma nedeni olabilir.”
“Başbakan’ın uçağı”nda yaşanan ve gazetecilik adına utanç verici olan bu hadise, dün MHP liderinin “AKP ile PKK’nın rol paylaşımı yaptığını” savunduğu konuşmasından dolayı dokunulmazlığının kaldırılması için TBMM’ye gönderilen fezleke ile birleştirildiğinde “tesadüf” olarak nitelendirilebilir mi?
“İşgüzarlık”, “kraldan çok kralcılık”, “taklacılık”la geçiştirilebilir mi?
Görünen o ki;
Nasıl ülkenin bölünmez bütünlüğünü korumak uğruna “terörle silahlı mücadele eden” TSK’yı “terör örgütü”, Genelkurmay Başkanı’nı ve yüzlerce kahraman Türk subayını “terörist” ilan edip, hapsedip “sürecin dağ ayağı”nı “koruma” altına aldılarsa...
Şimdi de, “bölücülükle siyasi zeminde mücadele eden” MHP’yi saha dışına çıkararak “sürecin düz ova ayağını” garantiye almaya, TBMM’de PKK ve Öcalan’a alan açmaya çalışıyorlar!
PKK’nın siyasal uzantıları “barış elçisi” sıfatıyla İmralı-Diyarbakır-Kandil-Brüksel hattında mekik dokurken, milyonlarca vatandaşı temsil eden yasal bir kuruluş olan MHP’yi “ETA’nın siyasal uzantısı durumundaki Batasuna” ile özdeşleştirip “kapatma” tuzağı kuruyorlar.
Bu kirli tezgahın merkez üssünü de ortaya çıkaracağı için sorunun cevabı önemli:
Kim bu, MHP’yi kapattırmak isteyen gazeteci?