Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Hüseyin Macit YUSUF
Hüseyin Macit YUSUF

Merkel Kıbrıs’ta kin kustu...

Güney Kıbrıs’ı ziyaret eden Almanya’nın Hristiyan-demokrat Şansölyesi Angela Merkel’in Kıbrıs’ta söyledikleri bir kısım insanımızı şaşırtmış. Halbuki Merkel’in söylediklerine kesinlikle şaşmamak lazımdır. AB politikalarında oldukça ağırlığı olan Almanya’nın Anavatan Türkiye’nin AB üyeliğine ve Kıbrıs sorununa bakışı ezelden beri bizleri tatmin edecek nitelikte olmamıştır. Önemli sayıda Türk kardeşimizin Almanya’da yaşıyor olması Alman iktidarlarını ne yazık ki yeteri kadar etkileyememiştir. Almanya’da yaşayan Türkleri birer asalak olarak gören Almanlar, Müslüman nüfusu kabullenmemekte oldukça kararlı bir duruş sergilemiştir. Yabancı düşmanlığı ve özellikle Alman ‘dazlakların’ Türk düşmanlığının boyutları kardeşlerimizin evlerinin yakılarak hunharca katledilmelerine kadar varmıştır. Almanlar Türklere sempati ile bakmakta oldukça zorlanmaktadır. Merkel Kıbrıs ziyaretinde Avrupa’nın çirkin yüzünü göstermiştir. Kıbrıs Rum kesimini ziyaret eden ilk Alman Başbakan’ı olan Merkel’in Kıbrıs’ta söylediklerini hatırlamamızda fayda vardır. Merkel faşist Rum lider Hristo-fiyasko ile Başkanlık sarayında yaptığı görüşme sonrasında düzenlenen ortak basın toplantısında şöyle konuşmuştur: “(Rum yönetimi) uzlaşma niyetlerini açık bir şekilde ortaya koymuştur. Ancak şu ana kadar (Türk tarafından) herhangi bir yanıt alamamışlardır. Türkiye’nin AB’ye girmesini destekliyoruz; ancak yükümlülüklerini, Ankara Protokolü’nü yerine getirmelidir.”
Merkel yakın zamanda Kıbrıs Rum kesiminin AB’ye alınmış olmasının büyük bir hata olduğunu söyleyerek Rum tarafının olumsuz tutumuna dikkat çekmemiş miydi? Acaba Merkel, Annan Planı’na Kıbrıs Türklerinin evet diyerek Kıbrıs sorununun anlaşma ile sonuçlanması yönündeki uzlaşma kararlılığını gösterdiğini duymamış olabilir mi?Rumlar tarafından ’kandırıldığını’ itiraf eden zamanın AB Genişlemeden Sorumlu Komiseri -Alman- Verhaugen’e kulak vermemiş mıdır? Merkel Kıbrıs ziyaretinde Anavatan Türkiye’ye meydan okumaktan kaçınmamış, düşmanlığını göstermiştir. Merkel uzlaşan taraf ile uzlaşmak istemeyen tarafı; kahpece soykırıma uğramış taraf ile eli kanlı katilleri karıştırmıştır. Bu karıştırma üstelik bilinçli bir şekilde yapılmıştır. Alman’ın, Avrupalı’nın tarihi gerçekleri göz ardı etmesi, adaleti işte budur...
Ya sözde barış meleği Hristo-fiyasko’nun ortak basın toplantısında söylediklerine ne demeli. Hristo’nun söylediklerine hiç şaşmamaktayım. Biz Türklerle güya ‘eşit ortaklık’ çerçevesinde federasyon kurmayı hedeflediğini her fırsatta tekrarlayan Hristo-fiyasko’nun söyledikleri yine yenilir yutulur değildir; anlaşma olamayacağının en büyük kanıtıdır. Avrupalı Merkel’in söylediklerinden ve verdiği destekten coşan Hristo, ortak basın toplantısında şöyle saçmalamıştır: “Dostluğumuza yatırım yapıyorum ve ’işgalden ve kolonizasyondan’ kurtulmamıza ve iki liderin uzlaştığı, BM kararlarında da benimsendiği üzere, iki bölgeli iki toplumlu federasyon çerçevesinde barış içerisinde yeniden birleşmeye ermemize kadar Almanya’nın desteğinin, ilke desteği olacağından eminim. Sayın Merkel federasyonun ne anlama geldiğini bizden daha iyi biliyor, çünkü ideal federasyon olan bir ülkede yaşıyor. Yaklaşık öyle bir federasyon istiyoruz; tek egemenlik, tek uluslararası temsiliyet, tek vatandaşlığa sahip, birleşik ve işleyebilir. Sayın Merkel’e Kıbrıs sorununa mümkün olan en kısa zamanda çözüm bulma konusunda iyi niyetli olduğumuzu teyit ettik, ancak bu çözümün ’Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğine, toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesi elbette Kıbrıs’ın bütün halkının; Kıbrıslı Türklerin ve Rumların ve bu kozmopolit ülkede yaşayan Ermeniler, Maronitler ve Latinler gibi grupların insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygılı olunması şartıyla” demiştir.
Geçen hafta Anavatan Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın davetlisi olarak Erzurum’a giden Yunanistan Başbakanı Papandreu’nun küstahça yaptığı beyanatında ‘Türk askeri Kıbrıs’ta kaldığı sürece Türkiye’nin AB’ye alınamayacağını’ söylemesi ile Merkel’in ve Hristo-fiyasko’nun söyledikleri haçlı zihniyetinin hortlaması değil midir? Artık gerekli, onurlu tepki Rum’a ve Avrupalıya gösterilmelidir. Bunlara gerekli tarih dersi acilen verilmelidir. Avrupa için Kıbrıs’ta taviz verilemeyeceği TBMM kararı olarak tüm dünyaya duyurulmalı ve KKTC’nin tanınması çağrısı resmen yapılmalıdır.

Yazarın Diğer Yazıları