Meral Abla fırtınası
Uzun süredir Türkiye'nin her yerinde esmekte olan Meral Akşener fırtınasını yerinde görmek için, benim için özel olan Eskişehir'e heyecanla vardım. Kentin daha girişinde, pankartlarla Akşener'in geleceği duyurulmuş. Binlerce Eskişehirli Akşener'i karşılamak için yollara dökülünce, karşılama mitinge dönüştü. Bursa yolundan kente gidene kadar halkın Akşener'e olan ilgisini kelimelerle anlatmak mümkün değil.
Toplumun her kesimi el sallıyor, bozkurt işareti ile destek veriyor. İnsanın aklına Eskişehir'de bu kadar ülkücü var da niçin MHP son seçimde bir tek milletvekili bile çıkaramadı sorusu geliyor.
Yerel gazetecilere bu ilginin sebebini soruyorum. "Meral Hanım; sadece MHP'yi değil muhalefetten umudunu yitirmiş, AKP'de aradığını bulamamış kitlelerin de umudu oldu" diyorlar. Sanki MHP kongresi değil de genel seçim havası var. Bir dönemin merkez sağ partilerinin mensubu esnaf, ticaret erbapları da heyecanlı. "ANAP'lılar, Doğru Yol Partili'ler nerede? Evet bu partiler bitti ama seçmeni hayatta ve büyük oranı AKP'ye kaymıştı. Şimdi geri dönmek için fırsat buldular" diyorlar.
Eskişehir halkının büyük çoğunluğu Cumhuriyet'in değerlerine bağlıdır. belediye başkanının elbette etkisi var ama CHP'ye oy verdiği halde Kılıçdaroğlu'nun politikalarını beğenmeyen CHP'liler Akşener'in MHP'nin genel başkanı olması halinde sadece MHP'ye oy vermekle kalmayıp üye olup çalışacaklarını da beyan ediyorlar.
MHP cephesine gelince; yıllardır genel merkez yüzünden kilitlenmiş adaylıklarla ilgili kırgın ve sessiz seçmen bu defa heyecanlı ve umutlu. Eğitim seviyesinin yüksek olduğu kentte MHP'deki değişimin siyasi dengeleri tepetaklak edecek düzeye çıkmış. MHP'nin genel seçimlerde mitinglerden uzak duran lise, üniversite gençlerinin yoğunluğu beni de umutlandırdı. Elbette hanımlar; milliyetçi ülkücü camianın kadınları, eşlerinden oğullarından hep şikayetçi olmuştur. Son bir kaç aydır vaziyet tersine dönmüş. MHP'li hanımlar bu defa alana inmişler. Dahası eşlerinin kongreye kadar gece gündüz çalışmaları için bavullarını hazırlayıp teşvik ediyorlar.
Meral Akşener'in faaliyetlerini başından beri takip etmekle beraber il gezilerine ilk kez katıldım. Eskişehir'de yıllardır görüşemediğim dostlarca kucaklaştım. İstanbul, Bursa, Ankara, Konya, Afyon, Kütahya, Bilecik gibi çevre illerden gelen üniversite öğrencileri, öğretim görevlileri MHP ve Ülkü Ocakları'nda Türkeş döneminde yöneticilik yapanları da heyecan sarmış. Çoğunluğunun ortak kanaati milliyetçi ve ülkücülerin yeniden iktidar şansını elde ettikleri yönünde. 1999'da koalisyon ortaklığını yakalayan MHP'nin bu defa iktidar hedefine kilitlenmiş ülkücüler, Anadolu'daki bu rüzgâr büyük şehirlere doğru esmeye devam ederse menzile varmamak gibi bir ihtimal yok.
***
Seçim otobüsünde üç beş dakika sohbet imkanı bulduğum Akşener olağanüstü ilgiden memnun. "Türk milleti bizi göreve çağırıyor, bize fırsat tanımak istiyor. Bunu geri çevirmek olmaz. Onların güvenini boşa çıkartmak da olmaz. Biz sadece MHP'nin genel başkanlığını kazanmayacağız. Milletimizin gönlüne yüreğine gireceğiz. Onlara hizmet etmenin onurunu yaşayacağız. Allah bunu nasip edecek" sözlerini "Başbakan olacağım" diye bitirdi.
Sonuç olarak siyasette müthiş bir Akşener fırtınası esiyor. Bunun karşısında durmak mümkün değil. Çünkü sadece MHP teşkilatında değil halkta da karşılığı var. Halkın öfkesi önünde durulmaz. Türk milliyetçileri 50 yıldan fazla mücadele hayatlarında bu defa fırsatı yakaladı. Bu fırtına ile MHP tek başına iktidar olursa kimse şaşırmasın.