Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yavuz Selim DEMİRAĞ
Yavuz Selim DEMİRAĞ

Kozmik oda mesajı

Kulislerde konuşulan kaset furyası üzerine ilginç iddialar var. At izi it izine karışmış halde. Güneş balçıkla sıvanmaz ama hükümet, elindeki güç ve medya kanalıyla kayıtların dublaj olduğunu yayıyor. İşin ilginç yanı bunların sahte olduğuna inananların sayısı küçümsenmeyecek kadar fazla. SONAR’ın sahibi Hakan Bayraktar yaptığı araştırmalara dayanarak, ses kayıtlarının AKP oylarını çok fazla etkilemeyeceğini açıkladı. İslamcı ideolojinin anlı şanlı yazarları Erdoğan’a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarını savunmak için canla başla mücadele ediyor. “İlahi kameralar” ın yerini “ilahi vicdan yorumları” almış. Erdoğan’ın böyle bir konuşma yok diyemeyişini yani gerçekliğini kabul edenler, toplanan zekat paralarına sarıldılar. Ne diyelim, Tayyip Erdoğan’ın en kıdemli yoldaşı, Ona gençlik yıllarında mikrofon tutturan Emine Şenlikoğlu da biriken zekat paralarını göndermiş demek ki. Ya Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı’na ne demeli? Profesör unvanına sahip Burhan Kuzu da “doğru bile olsa vatandaş inanmaz” sözleri ile rezaletin üzerine adeta tüy dikiyor.
Canım memleketimden insan manzaralarını en güzel yine Nihat Genç yazmış. Odatv’de “Dik dur eğilme Çankırı seninle: Korkuyorum Türkiye” başlıklı yazıyı keşke bu sütunlara sığdırabilseydim. Meraklıları elbette arar bulur. Benim belediye seçimleri için çalışanlara tavsiyem ise bu yazıyı okuyup meydanlarda, evlerde, insanlarımıza rezaletin boyutlarını sergilemeleri olacaktır.

***

AKP ile paralel yapı arasındaki kavgadan sonra gündeme gelen “yeniden yargılanma”dan halen ses yok. Müyesser Yıldız haberi Odatv’de patlattı. Meğerse Genelkurmay Karargahında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile bir görüşme gerçekleşmiş. Hapisteki askerlerin dışarı çıkabilmesi için çaba sarf eden Necdet Özel, Adalet Bakanı’na infaz yasasında değişiklik teklif etmiş. İnfaz hesaplamalarında 1/6 uygulansın. Bu sadece hükümete karşı işlenen suçları kapsasın. Böylece PKK’yı da kapsama endişesini ortadan kaldırırmış... Böylece 21 Eylül 2012’deki karar duruşmasında tutuklananlar, yani 1,5 yıldır hapiste olanlar hariç tüm subaylar tahliye olabilecekmiş... Ama buna AKP içindeki cemaat yanlıları karşı çıktığı için iş seçim sonuna bırakılmış... Nereden bakarsanız çelişki.. Her birinin suçsuz olduğuna inanan bir kurum böylesi sakil bir anlaşmaya varabilir mi? Bir an önce açığa çıkarılması gereken “kumpas” böylesi palyatif çözümlerle mi hayata geçecek! İçeride suçsuz yere tutulan bir tek askerin bile bunu kabul edeceğini sanmıyorum. İktidarı ve muhalefeti ile samimiyet testinden geçecek olanlar bir an önce “yeniden yargılanma”yı sağlayarak tutukluların tahliyesini gerçekleştirmeliler.

***

Gelelim Genelkurmay’ın ayağını denk al mesajına.. Malumunuz son MGK toplantısında “halkımızın huzuru ve ulusal güvenliğimizi tehdit eden yapılanmalar ve faaliyetler görüşülmüştür” tavsiye niteliğindeki karar açıklandı. Bunun üzerine paralel yapıya yakın twitter hesaplarından “kozmik oda” fotoğrafları servise kondu. Doğrusunu isterseniz bu kozmik oda fotoğrafı yeni değil. Devletin mahremiyeti, yatak odası olarak bilinen kozmik odaya 25 Aralık 2009’da girilmiş ve
2 hafta süreyle inceleme yapılmıştı. Yasaya göre bu mahrem odada bırakınız fotoğraf çekmeyi bir tek evrakın çıkması bile mümkün değil. Nitekim Hakim Kadir Kayan incelediği evrakla ilgili yazılı notlar almış ve bu notları da sorumlularıyla paylaşması gerekmekteydi. Ne hikmetse kozmik odada olan bazı planlar başta Yunanistan olmak üzere 3. ülkelerin eline geçmiş, Türkiye, muhtemel işgal ve taarruz planlarını değiştirmek zorunda kalmıştı.. Yani milli güvenliğimizle ilgili sırlar ifşa edilmişti. Dün yeniden servise konan kozmik oda fotoğrafların 2011 yılında Zaman Today adlı gazetede yayınlandığını hatırlatırken, hakim Kadir Kayan’ın da Yargıtay üyeliğine terfi etmiş olduğunun altını çizelim.
Emniyet ve yargıdan sonra TÜBİTAK’taki paralel yapı ile ilgili operasyonların başarısı tartışılır. Bu üçlünün başta Ümraniye, Balyoz, Poyrazköy, Odatv, askeri casusluk davalarında sahte dijital unsurlarla hayatları kararttığı bilinirken söz konusu davaların yeniden görülerek, tutukluların özgürlüğüne kavuşmasını sağlamayanların samimiyetsizliği meydandadır. Başbakan Erdoğan bunu sağlamadığı sürece kimseyi inandıramayacak, hak ettiği seçim mağlubiyetini doyasıya yaşayacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları