Kışlada isyan nasıl bastırıldı?
Sizlerden de gelen destek mesajları sonucunda Pazar yazılarımı güncel ve siyasetteki mizaha ayırmıştım. Başlarken de ifade etmiştim “sıcak gündem bizim yakamızı bırakmaz” diye. Aynen öyle oldu. Affınıza sığınarak bugünkü yazımda yine hafta içindeki tarza döneceğim.
Yaklaşık 15 gün önce çok ciddi bir duyum almıştım. İstihbarat, “kışlalarda başlayan bir isyan” ile ilgiliydi. Çok ciddi olan bu duyumu bir değil çok çeşitli kaynaklardan teyit ettirmem gerekiyordu. Sonunda Cuma günü akşam saatlerinde haberin tüm donelerine ulaştım. Fakat, haberde durumun ciddiyeti ve kritikliği yüzünden “yazılmaması” istenen hususlar var. Bu da bizim meslek namusumuz.
Hatırlayacaksınız. Astsubayların, uzman er ve erbaşların ve de emeklilerinin uzun süredir maaşları ve sosyal hakları konusunda sıkıntıları var. Bu sıkıntılar demokratik yollardan usülüne uygun bir şekilde dile getirildi. Genelkurmay önce sert tepki gösterdi daha sonra işi yumuşatmayı tercih etti. “Hükümet ile görüşülüp sıkıntılar çözülecek” mealinde mesajlar verildi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin bel kemiğini oluşturan astsubaylar ve uzman erbaşlar bundan bir süre önce başta Ankara olmak üzere yurdun birçok yerinde haklarını aramakta kararlı olduklarını üstlerine göstermek için birliklerde 1 günlük sessiz “direniş” yaptı. Örneğin; Ankara’da Kara Havacılık Okulunda tüm astsubay teknisyenler işi yavaşlatma eylemi yaptı. EDOK komutanlığında öğle yemeğine gidilmedi. Çeşitli illerde de buna benzer tepkiler konuldu. Bunun üzerine harekete geçen Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıkları, “işi büyütmeme” kararı aldı. Kuvvet komutanları bazı birlikleri ziyaret ederek sıkıntılar hakkında yerinde bilgiler aldılar. Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri Komutanlıklarında “Kuvvet Astsubayı” sistemi kuruldu. Kuvvet Komutanının makam odasının yakınında bir oda tahsis edildi. Her Kuvvet Komutanının bundan sonra bir kuvvet astsubayı, onun da iki yardımcısı olacak. Komutanlar “kuvvet astsubaylarına”, “bundan sonra ben nerde olacaksam siz de orada olacaksınız” dedi. Sıkıntılar ve taleplerin birinci elden iletilmesi talimatı verildi.
“Kışlada isyan” şimdilik bastırılmış gibi görünüyor. Bilgileri en son teyit ettirdiğim komutanın aktardığı bir bilgi daha var ki onu yazmadan geçemeyeceğim. O da Askerin içinde bulunduğu dünyası ile ilgili. Komutanın bana kullandığı cümlelerden aynen:
“Koca koca Paşalar ve subaylar’aman başımıza bir iş gelir’ korkusuyla evlerindeki av tüfeklerini teslim ediyorlar. Bunların içinde muvazzaflar da var. Beylik tabancalarını devlete hibe eden emekli subayların sayısı da arttı.”
Bu arada, Jandarma Genel Komutanlığı da terör örgütünün düzenlediği kanlı Pınarbaşı eyleminde başlattığı soruşturmayı tamamladı. Pınarbaşı karakoluna yapılan saldırıda ilk kontrol noktasındaki jandarma timinin Kahramanmaraş’taki harekat birimine “şüphelileri” bildirdiği, Sarız ve Pınarbaşı’ndaki Emniyet birimlerinin de durumdan haberdar edildiği ortaya çıktı. Sarız’daki güvenlik birimlerinin ilçenin güzergahta içerde kaldığı için “şüphelilerin” önüne geçemediği tespiti yapıldı. Soruşturma sonunda “görev suçu ve ihmali yok” kararı verilirken, buna dayanak olarak da “teröristlerin kullandığı aracın Passat marka ve plakasının 06 olması”, “kılık kıyafetlerinin düzgün olması” ve “batılı görünümleri” gösterildi. “Şüpheli” takip prosedürünün eksiksiz uygulandığı kaydedildi.