Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Turgay BEŞYILDIZ
Turgay BEŞYILDIZ

Kendisini kaybeden Trabzon'a Rize darbesi

Turgay Beşyıldız- Yeniçağ

Kafalarının karışık olduğu bir havada komşusunu misafir eden Trabzonspor, bu akşam Papara Park’ta, paparayı yiyen taraf oldu!
Çay ve Fındık hasadında ürünlerini bahçesinde toplayanları saymazsak, 25 bin civarına yakın Bordo Mavili taraftarın takımlarını yalnız bırakmadığı bu hamam havasında! İlk 45 dakikada sahaya hakim olan Çaykur Rizespor, bu yarıdaki emeğinin karşılığını aldı.
Bir topu, günün iyi ismi Kosovalı A. Zeqiri’nin ayağından yan direkte patlarken, Benhur’un ayağı ve Zalaegerszeg kulübü’nden yeni transferleri Atilla Mocsi’nin kafasıyla, ilk yarıyı 2-0 önde kapatan konuk ekip, ev sahibini abandone etti.
Misafir tribününde takımlarını yalnız bırakmayan Yeşil Mavili taraftarlar; 90 dakika boyunca tam destek verirken, orta hakem Halil Umut Meler’in, bu maça özellikle ilk yarıda bir türlü konsantre olamadığını fark ettim.
Karşılaşmaya her nedense kilitlenmiş bir havada çıkamayan bir başka taraf da, Bordo Mavili 11 oyuncuydu!
Taraftarlarının ‘yuh’ sesleriyle soyunma odasına yenik giden Bjelica’nın öğrencileri, ikinci yarıya iki oyuncu değişikliğiyle başladı. Kötü bir fotoğraf veren ve bir de sarı kartı olan sağbek Larsen yerini Mehmet Can’a, Teklic de formasını son transfer Yunan oyuncu Fountas’a devretti.
*
Orta sahada Hamsik ayarına yakın bir oyun kurucusu olmayan ve oyun bozucusu Siopis ile yolları ayıran, saha içinde lider oyuncu eksikliği de çeken Trabzonspor’da, bu üç mantalitede oyuncusu olmayınca hoş bir görüntü yerine endişeli bir süreç izletti.
Ev sahibinde; Orsic, Fernandez ve Trezeguet sakatlıkları devam ederken, Çaykur Rizespor ekibinde de; J.Mary, Alikulov, Azubuike ve Efe Tecimer sakatlıkları nedeniyle kadrolarında olmayan oyunculardı.
İkinci 45 dakikaya yedikleri ‘yuh’ seslerinin fırça yemiş etkisiyle daha derli toplu çıkan Trabzonspor takımı, kaleci Gökhan’ın önlediği Fountas’ın gol kokan nefis vuruşundan sonuç alamadıysa da, hemen arkasından kazandığı penaltıyı Bakasetas ile gole çevirmesi, saha içindeki ağır nemi, kuzeyden serin esmeye başlayan yıldızın ortamına bıraktı.
Beraberlik için şans yakalarken bunu ‘es’ geçen mekanın sahibi, bir kontra topta defans bloğu keklik gibi yakalanınca; Benhur, Rizespor’u yine iki farklı öne geçirdi.
Sakatlıktan sonra kendini henüz toparlayamayan Visca ve bana göre forvet hattında yalnız kalan Umut Bozok da bekleneni veremeyince, Enis Destan ve Abdülkadir takviye ikili olarak oyuna dahil oldu.
Aslında Abdülkadir, oyunun gidişatına göre ikinci yarıda, taktik gereği son 30 dakikada oyuna girmesi beklenen idi. Rakibin yorgun defansının önüne bırakılacak ve karşı ceza alanına topla dikine oynatılacaktı.
Ama hesap tutmadı. Bu düşünce girişimi sahaya yansıtılamadan skor 1-3 oldu.
*
Trabzon’a 3 puan parolasıyla gelen ve bunu hak eden ‘Atmaca’ yuvaya 17 yıl sonra Trabzon deplasmanında galip gelerek mutlu döndü.
Geçtiğimiz sezon her maçta şut ortalaması yakalayan Bakasetas’ın, bunu ilk üç hafta yakalayamamasının nedenini, ben orta sahada bu sezon daha defansif oynatıldığı düşüncesinden kaynaklandığını sanıyorum.
Eğer bu doğruysa, Bakasetas yanlış oynatılıyor demektir.
Ayrıca, Enis Bardhi halı saha futbolcusu kimliğinden bir an önce kurtulması lazım.

Bu takım kendisini kaybetmiş, bir an önce bulması lazım!
İlk üç hafta, ondan beklenilen golü kendisine yakışır bir şekilde bulan genç Enis Destan ise bu isteksiz, arzusuz ve savaşılmayan hüzünlü gecenin orta şekerli bir Türk kahvesi oldu.

Yazarın Diğer Yazıları