Eroğlu’nun yolu açık

KKTC Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu Nisan 2015’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olacağını açıkladı. Bilindiği üzere KKTC Meclis Başkanı Dr. Sibel Siber CTP-BG’nin adayı, Mustafa Akıncı ile Kudret Özersay ise Bağımsız aday olduklarını daha önce açıklamışlardı. Adayların tümü doğru, dürüst ve yaptıkları işleri başarılı şekilde yerine getirmiş değerlerimizdir. Tabi ki, bilindiği üzere seçimi bir aday kazanacaktır ve Cumhurbaşkanlığı gibi kutsal ve önemli bir görevi üstlenecektir.
Benim desteklediğim aday Dr.Derviş Eroğlu’dur. Eroğlu’nun devletimiz KKTC’nin kuruluşundan itibaren takip ettiği milli çizgisi benim gibi binlerce kardeşimizin de desteğini almıştır ve bundan sonra da alacaktır.
Eroğlu, Varoluş Mücadelemizin liderleri Dr.Fazıl Küçük ve Rauf R. Denktaş gibi Anavatan Türkiye’ye bağlı bir liderdir.Türkiyesiz Kıbrıs Türkünün yok olacağının bilincindedir. Anadolu halkının desteği olmadan Kıbrıs davamızın zafere ulaşamayacağını çok iyi bilmektedir. Siyasi hayatı boyunca, gerek milletvekili, gerek Başbakan ve gerekse de Cumhurbaşkanı makamlarında Anavatan Türkiye ile yakın ilişkilerde olmuş, diyalog ve istişarelerle, devletimizin en üst makamında gerektiği gibi,başarıyla görevini yerine getirmiştir.
Eroğlu’nun temel hedefi KKTC’nin kalkınması, halkın refah düzeyinin yükselmesi ve ülkede yaşayan her kesimin huzurlu bir şekilde yaşamını sürdürmesidir. Bu amaçla Başbakan olduğu dönemde planlı gelişme ve kalkınma adına birçok projeyi başarıyla sonuçlandırmıştır. Eroğlu, geçtiğimiz 15 Kasım’da 31. Kuruluş yıldönümünü onurla kutladığımız Devletimiz KKTC’nin 19 yıl Başbakan’lığını yapmış oldukça tecrübeli bir liderimizdir. KKTC’nin bugünlere gelmesindeki payını kimse inkar edemez. Muhakkak bu kadar yıl görevde bulunmuş bir siyasinin yanlışları, eksikleri de yok değildir. İmkansızlıklar içerisinde yapılabileceklerin en iyisini yaptığına inanmaktayım. Eroğlu’nun iyi niyetle ve şartların elverdiği ölçüde KKTC için en iyisini yapmaya çaba gösteren biri olduğunu yakından bilmekteyim. Eroğlu memleket sorunlarını yakından takip eden ve bunlara pratik çözüm yolları üretebilen bir liderimizdir. Başbakan olarak, parti başkanı olarak hep toparlayıcı, birleştirici ve ülkemiz için işbirliğinden yana olmuştur. Siyasi hayatında kendine yapılan yanlışları defalarca affettiğine, kin gütmediğine bütün memleket şahittir. Kendisini siyaseten arkadan hançerlemeğe çalışanları dahi affeden, gönlü zengin, kalbi temiz biridir.
KKTC’nin hedeflerini iyi bilen, yolunu iyi çizen ve bulunduğu makamlarda bunun hakkını verebilecek kapasitede olduğunu defalarca ispatlayan Eroğlu’nun önümüzdeki dönemde de Cumhurbaşkanlığı makamında olması gereklidir. Özellikle müzakerelerde bugüne kadar gösterdiği başarının hakkını vermek lazımdır. Seçildiği günden itibaren Kıbrıs sorunu konusundaki stratejisi ve taktiksel yaklaşımları oldukça başarılı olmuştur. Soğukkanlı bir şekilde kendinden ve davamızdan emin bir şekilde yürüttüğü müzakerelerde uluslararası kamuoyu haklı duruşumuzu anlamaya başlamıştır.
Anastasiadis’in müzakere masasını terketmesi, ustaca yürütülen müzakerelerde kritik bir aşamaya gelindiği anda köşeye sıkışmasının bir neticesidir. Gerek Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve gerekse de ABD yetkili makamları Eroğlu’nun müzakere sürecindeki olumlu ve iyi niyetli yaklaşımından memnundurlar. Müzakerelerde Eroğlu’ndan şikayetçi olan tek taraf Anastasiaidis ve Rum Yönetimi’dir. Davamız Eroğlu tarafından doğru yönetilmektedir; ve emin ellerdedir.
Ağustos ayında bu köşemde yazdığım “KKTC’nin geleceği için Eroğlu yeniden seçilmeli” başlıklı yazımda “iflas etmiş ve yıllardır masada olan federasyon çözüm modeli KKTC’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı sürecinden sonra kesinlikle gündemde olmayacaktır. Anavatan Türkiye’nin de iflas etmiş ve yıllarca üzerinde boşuna vakit kaybedilen federasyon çözüm modeline artık sıcak bakmayacağını tahmin etmekteyim. Anavatan Türkiye, AB tam üyelik sürecinde Kıbrıs’ın bir engel, bir ön şart olarak önüne getirilmesinden de yorulmuştur” diyerek “Konfederal bir ’çözüm modeli’nin en yürekli savunucusu olan Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun bir dönem daha, Kıbrıs Türkünün lideri olarak göreve devam etmesi ’Milli Davamız’ın başarıya ulaşması için olmazsa olmazımızdır.” diye Eroğlu’nun yeniden seçilmesinin önemine vurgu yapmıştım.
Cumhurbaşkanı Eroğlu adaylığını açıklamıştır. Eroğlu “Kıbrıs Türk halkının sesine kulak vererek, UBP ile DP-UG’nin çağrılarına uyarak, sivil toplum kuruluşları ve kurumlarımızın belirttiklerini dikkate alarak,işin kolayını seçmeden, sorumluluktan kaçmadan, sizlerin bana yüklediği misyonun bilinci içerisinde, önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimine bağımsız aday olarak katılmaya karar verdim” diyerek adaylığını duyurmuştur.
Kıbrıs Türk halkının gerekeni yapacağından ve Milli Davamızın tereddütsüz savunucusu ve yaşayan lideri olan Eroğlu’nu yeniden Cumhurbaşkanı görevine getireceğinden kuşkum yoktur. Halkımız kendisi ve ülkemiz için doğru olan kararı verecektir.