Ankara''nın Çubuk ilçesinde yaşayan Mustafa Orhan''ın gönüllü olarak yaptığı iş, çevresi tarafından alkışlarla karşılanıyor. AA''da yer alan habere göre Öğretmenlikten emekli olduktan sonra sık sık doğa yürüyüşlerine çıkan Orhan, vadideki yaban hayvanlarının yiyecek bulmakta güçlük çektiğini fark etti.
ELMA, ARMUT VE DUT AĞAÇLARI
Dolaştığı vadiyi daha yeşil bir alana kavuşturmak hem hayvanların hem de vadiye gelen insanların meyve yemesini sağlamak isteyen Orhan, yabani meyve ağaçlarını elma, armut, dut gibi meyvelerle aşılamaya başladı.
Her yıl önceden tespit ettiği yabani meyve ağaçlarını ekim ayında budayan Orhan, budaması yapılan ağaçlara da mart ve nisan aylarında aşılama yapıyor. Yaklaşık 5 yılda 130''un üzerinde ağacı meyvelerle aşılayan Orhan, bu ağaçlarla çocuğu gibi ilgileniyor.
"Hayvanlar ve insanlar doya doya meyve yesin" düşüncesiyle aşılama mesaisine tansiyon hastalığına rağmen ara vermeden devam eden Orhan, bu yıl ramazanın nisan ayına denk gelmesiyle hem oruç tutuyor hem de her sabah bisikletine binerek geldiği Çubuk Çayı Vadisi''nde ağaçları aşılıyor.
Emekli aylığının bir kısmıyla meyve fidanları da alan Orhan, fidanları toprakla buluşturmanın sevincini de yaşıyor.
"AĞAÇLARI ÇOCUK GİBİ SEVİYORUM"
Orhan, AA muhabirine, sağlığı yerinde olduğu müddetçe doğada aşılama ve ağaçlandırma yapmaya devam edeceğini söyledi.
Ülkede yeşillendirme faaliyetlerine destek vermeyi amaçladığını belirten Orhan, Hasanoğlan Öğretmen Lisesinde öğrenciyken tarım dersinde uygulamalı öğrendiği aşılama tekniğini doğadaki yabani meyve ağaçlarına uyguladığını dile getirdi.
"Bu ağaçları bir çocuk misali seviyorum." diyen Orhan, öğretmenliği döneminde öğrencilerine, şimdi de ağaçları gençleştirmeye çalışarak doğaya ve insanlığa faydalı olmaya çalıştığını kaydetti.
Herkesin doğaya sahip çıkması gerektiğine dikkati çeken Orhan, "Bu uygulamanın sadece benimle kalmaması için çevremdeki insanlara da bu konuda tavsiyelerde bulunuyorum. Aşılamayı bilen, gücü kuvveti yerinde olan herkes doğadaki yabani meyve ağaçlarını aşılamalı ya da yeni fidanlar dikmeli. ''Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur'' der atalarımız, doğamıza bakmamız gerekiyor." diye konuştu.
Orhan, hastalığından dolayı zaman zaman rahatsızlansa da ağaçlarla ilgilenmeyi hiç bırakmadığını söyledi.
Bazen tansiyonunun düştüğünü, gözlerinin karardığını belirten Orhan, "Rahatsızlandığımda biraz oturuyorum. Tansiyonum düzeldiğinde yine aşılamaya devam ediyorum. Bugün oruçluyum ama yine de geldim. Çünkü aşılama zamanını geçirmemek gerekiyor. Aşılama zamanı geçerse bir dahaki yıla kadar beklemek gerekiyor." ifadesini kullandı.
